AMED – Suriye’de Esad rejiminin devrilmesi ardından yaşananları değerlendiren DBP Kadın Meclisi Sözcüsü Berivan Bahçeci, Rojava’ya yönelik saldırılara dikkat çekerken, kadınlar öncülüğünde bu saldırıların boşa çıkarılacağını ve kazananın halk olacağını vurguladı. 

 

Türkiye ve ona bağlı SMO çetelerinin, Rojava’ya yönelik saldırıları 27 Kasım’dan bu yana devam ederken, 8 Aralık’ta ise Heyet Tahrir el-Şam (HTŞ), Suriye’ye girerek Esad rejimini devirdi. Ardından Türkiye’ye ait savaş uçakları ve ona bağlı SMO çeteleri, Minbic ve çevresindeki köylere yönelik saldırılar başlattı. Suriye’de geçici hükümete dair tartışmalar sürerken, SMO’nun saldırılarının bir kez daha Rojava Devrimi’nin yok edilmesine yönelik olduğu vurgulanıyor. 

 

Kuzey ve Doğu Suriye’de devam eden saldırılara ilişkin DBP Kadın Meclisi Sözcüsü Berivan Bahçeci değerlendirmelerde bulundu.

 

DAİŞ tehlikesine dikkat çekti

 

Türkiye’nin Rojava’ya yönelik saldırılarının sürdüğünü söyleyen Berivan Bahçeci, diğer yandan DAİŞ tehlikesine işaret etti.  Berivan Bahçeci, “Rojava gibi Kürtlerin öncülüğünde bir sistemin varlığı söz konusu olduğunda, bu tür yapıların Türk devletiyle bağlantısını göz ardı etmek eksik bir analiz olur. Türkiye’de geçtiğimiz günlerde bir çözüm süreci havası yaratılmaya çalışılırken, bir yandan da Rojava’ya yönelik saldırılar gerçekleştiriliyor. Bu da gösteriyor ki son 10 yılda Kürtlere karşı devlet aklında hiçbir değişiklik olmamıştır” dedi. 

 

‘Rojava halkı kazanacak’

 

Kadın düşmanı devletlerin ve DAİŞ zihniyetinin kendini kadınlar üzerinden var etmeye çalıştığını ifade eden Berivan Bahçeci, bu zihniyetlerin savaşlarda ilk hedefinin kadınlar olduğunu söyledi. Berivan Bahçeci, “Biz Kürt kadın hareketi olarak diyoruz ki 21. yüzyıl kadın yılı olacak. Kadın düşmanı devletler ve DAİŞ gibi zihniyetler, kendilerini kadınlara saldırarak ayakta tutmaya çalışıyor. Bu nedenle ilk hedefleri kadınlar oluyor. 10 yıl önce Rojava ve Şengal devrimlerine baktığımızda bu devrimlerin kadın öncülüğünde gerçekleştiğini görüyoruz. İşte bu yüzden kadını hedef alıyorlar. Şengal’de binlerce kadını köle pazarlarında sattılar, kaçırdılar ve hala ellerinde esir kadınlar var. Ancak kadınlar, bu zihniyete karşı örgütlenerek mücadele ediyor. Bugün de bu savaşlara baktığımızda aynı zihniyetle mücadele edenlerin yine kadınlar olduğunu görüyoruz. Ön safta kadınlar yer alıyor. Eğer yeniden bir devrim olacaksa, bu da yine kadınların öncülüğünde gerçekleşecektir. DAİŞ gibi zihniyetlere sahip olan tüm devletler ve güçler kadın eliyle yok edilecek. Onlar kesinlikle başarıya ulaşamayacak. Kürtler başaracak ve Rojava halkı kazanacaktır” dedi.  

 

 ‘10 yıl öncesine dönülmek isteniyor’

 

Türkiye ve ona bağlı SMO çetelerinin Rojava’yı hedef almalarının nedenlerinden birinin de özerklik sistemi olduğunu kaydeden Berivan Bahçeci, bu saldırıların arkasında “böl, parçala, yönet” anlayışının yattığını ifade etti. Berivan Bahçeci, “Mevcut duruma baktığımızda, bölgede 10 yıl öncesine dönülmek istendiği açıkça görülüyor. Dünya bu kadar değişmişken, DAİŞ zihniyeti kendini yeniden hortlatmaya çalışıyor. Bugün bu bölgelerde DAİŞ benzeri anlayışların saldırılarını görüyorsak, yarın bu saldırılar kendi ülkelerinde de benzer şekilde yaşanacaktır” diye belirtti. 

 

Kadınlara çağrı 

 

Orta Doğu’daki savaşlara karşı tüm kesimlerin Kürtlerin yanında yer alması gerektiğini dile getiren Berivan Bahçeci, şu çağrıyı yaptı: “Kendi topraklarında özerklik sistemini yaşatmaya çalışan halklar olarak, demokrasi talep eden herkesin bu noktada sesini yükseltmesi gerekiyor. Halkların, Kürtlerin, Rojava ve Şengal halklarının yanında olması şart. Nerede olursak olalım, bu saldırılara karşı sesimizi çıkarmalı ve bu saldırıları lanetlemeliyiz. Çünkü bu yalnızca Kürtler için değil, tüm insanlık için bir tehdittir. Bu nedenle Kürt kadın hareketi olarak, nerede olursak olalım mücadele etmeye devam edeceğiz. Rojava ve Şengal halkının yanında olmayı sürdüreceğiz. Tüm kadınların da bu noktada seslerini yükseltmelerini bekliyoruz.”