Jineoloji’den Elif İpek: Tek çıkış ortak mücadele

  • 09:03 30 Eylül 2024
  • Güncel
WAN - Jineoloji dergisi çalışanı Elif İpek, kadın hakikatine dikkat çekerek, “Tarihten bu yana kadın hakikatinin örtüldüğü, yok edildiği, üzerine toprak örtüldüğü bir gerçeklik var. Bu ölü toprağın kadınlar üzerinden atılması lazım. Mücadelenin ortaklaşması gerekliliği artık bütün kadınlar açısından tek çıkış noktası” mesajını verdi.
 
Kadın özgürlüğü ve kadın odaklı bilim çerçevesinde mücadelesine 10 yıldır aralıksız devam eden Jineoloji dergisi, her alandan kadınlara dokunurken kadınların ortak çatısı haline gelmiş durumda. Farklı perspektif ve ideolojilere de öncülük eden Jineoloji, Orta Doğu’dan Avrupa’ya “jin, jiyan, azadî” felsefesi ile hayat bulmaya devam ediyor.
 
Jineoloji dergisi çalışanı Elif İpek, Jineoloji’nin kadınların ortak mücadelesindeki önemine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
 
‘Ölü toprağın atılması gerekiyordu’
 
Jineoloji’nin Kürt kadınları açısından çok eski bir geçmişi olmadığını ifade eden Elif, Jineoloji’nin tarih boyunca kadınların gündeminde olması gereken bir kavram olduğunu vurguladı. Elif, “Tarihten bu yana kadın hakikatinin, kadın toplumsallığının örtüldüğü, yok edildiği, çarpıtıldığı ve deyim yerindeyse katmanlar boyunca üzerinde toprak örtüldüğü bir gerçeklik var. Bu ölü toprağın kadınlar üzerinden atılması, bütün o katmanların deşilmesi lazım. Jineoloji, ulus devletten tutun da kapitalizmde kadın hakikatinin nasıl çarptırıldığı, yok edildiği ve kadının bin yıllar boyunca yaratılan erkek egemen sistemde nasıl tahakküm altına alındığına ilişkin önemli bir inceleme ve araştırma alanıdır” şeklinde konuştu.
 
‘Kadın hakikatini Jineoloji çalışma olarak önüne koydu’
 
Kadın hakikatinin ortaya çıkarılmasında ciddi bir araştırma yapılması gerektiğine dikkat çeken Elif, “Bunu da Jineoloji çalışma olarak önüne koydu. Bunun sonucunda yaratılan erkek egemen sisteme karşı da kadın toplumsallığının, kadının toplumdaki yerinin tekrar açığa çıkarılması, hak ettiği konuma getirilmesi ve bununla birlikte eşitlik, adalet, özgürlüğe dayalı bir sistemin yeniden bütün dünya halkları, dünya kadınları ve evren için yaratılması hedefleniyor. Jineoloji bu anlamda önemli çalışmalar yürütüyor. Jineoloji, kadınların günlük yaşamından tarihsel sürecine işin sosyolojisini, tarihini, eğitim boyutunu, sağlık boyutunu, yaşamın etik-estetik ölçülerle yeniden örülmesini amaçlıyor. Yaratılan erkek egemen sistemin tümüyle daraltılması ve kadının özgür yaşam alanının genişletilmesi adına çalışmaların yürütülmesi için önemli bir alan açıyor” dedi.
 
‘Mücadelenin ortaklaşması tek çıkış noktası’
 
Bin yıllara dayanan bir erkek egemen sisteme karşı kadınların mücadelesinin ve direnişinin hem mücadele boyutuyla hem de mücadele biçimleri ve yöntemleri boyutuyla hiç yok olmadığını belirten Elif, mücadelenin hep devam ettiğini vurguladı. Elif, tarih boyunca kadınların deneyimlediği ve mücadelenin ortak yürütülmesi gerektiği üzerinden ciddi bir tartışma olduğunu kaydederek, “Çünkü dünya kadın hakları bugün biraz da teknolojinin de gelişmesi ile birlikte birbirinden daha hızlı haberdar oluyor, daha çok örgütlenme alanı bulabiliyor. Ortak dayanışmanın, bütün bu erkek egemen sistemle mücadele ederken ya da kadın kazanımlarını, yaşamlarımızı korumaya çalışırken, şiddetle mücadele ederken, nasıl bir önemde olduğu, nerede durduğu, bize neler kattığı, neler kazandırdığı çokça deneyimlendi. Artık bilgi ve bilinç olarak bütün dünya kadın hareketleri bunun farkında. Bu yüzden de ortak mücadele daha çok konuşulur oldu. Daha çok gündemlerimizi işgal eder oldu. Bugüne kadar hep şiddet, tahakküm, ayrımcılık konuşuldu. Yani bütünüyle bir ataerkil sistem ifşa edildi ama buna karşı bu mücadelenin nasıl yürütülmesi gerektiğini de aslında konuşuyoruz. Ancak mücadelenin ortaklaşması gerekliliği artık bütün kadınlar açısından tek çıkış noktası. Çıkış noktasının da ötesinde bir gerekliliktir ve aslında hepimizin de artık farkında olduğu bir durum” ifadelerini kullandı.
 
‘Jin Jîyan Azadî’ felsefesi ortak mücadelede önemli’
 
Ortak mücadele hattını örerken birçok yol ve yöntemin olduğunu hatırlatan Elif, kadınların tarih boyunca bunu değişik şekillerde deneyimleyip, açığa çıkardıklarını dile getirdi. Elif, “Bugün hem küresel çapta hem ulusal çapta hem de yerel düzeyde bir kadın dayanışması ve kadın birlikteliği söz konusu. Ancak bunların bir arada oluşu, birbirlerinden haberdar olmasını sağlayan, birbirlerine güç katmayı sağlayan dayanışmayı küresel çapta sinerjiye çevirmeyi hedefleyen kimi projeler de Kürt Kadın Hareketi’nin bir süredir gündeminde. Dünya kadın konfederalizmi de bunlardan bir tanesi. Konfederal sistemde kadınlar örgütlenerek, kadın dayanışma ağının, ortak mücadele hattının, bugün belki ‘jin jiyan azadî’ felsefesiyle de ortaya çıkan bütün mücadelenin enerjiyi ortaklaştırıp birleştirmede önemli bir katkısı olacağı fikrindeyiz” diye belirtti.