Rojda Aydın 

 

ŞIRNEX - Büyük Özgürlük Yürüyüşü’nün Cizîra Botan durağında rengi görüntüler ortaya çıkarken, 7’den 70’e herkes sokağa çıkarak “Direne direne kazanacağız” mesajı verdi, özgürlükteki ısrarını gösterdi.

 

Yoğun baskı politikalarına karşı hep direnişi esas alan Botan, PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğü ve Kürt sorununun siyasi çözümü için başlatılan “Büyük Özgürlük Yürüyüşü’ne”  iki  gün ev sahipliği yaptı. Elkê’den (Beytüşşebap), Qileban’a (Uludere), Silopiya’dan (Silopi) Cizîr’e (Cizre) kadar gidilen her yerde yürüyüş büyük yankı uyandırdı. 

 

Manisa’dan katıldı

 

8 günden bu yana yollarda olan Özgürlük Yürüyüşçüleri gittikleri her yerde büyük bir ilgi ile karşılaşıyor. Yürüyüşe destek gittikleri her yerde artıyor, büyüyor. Silopiya’da 4 Ocak 2016 tarihinde katledilen Sêvê Demir’in annesi Sakine Demir Manisa’dan gelerek yürüyüşe katıldı. Yıllardır barış talebinde bulunan Sakine Ana, bu yürüyüş ile bir kez daha talebini dile getirdi. 

 

‘Berxwedan xweş doz e’ ile karşılama

 

Silopiya’dan “Bijî berxwedana İmrali” ve “Bijî berxwedana zindanan” Cizîr’e doğru uğurlandı yürüyüşçüler. Büyük bir heyecan vardı çünkü Cizîr tarih boyu “direniş kalesi” olarak biliniyordu. 32 kilometrelik yolun ardından Cizîr’e ulaşıldı. Cizîr’deki ablukaya rağmen Barış Anneleri ve Cizîr halkı Yafes Köprüsü’nde yürüyüşçüleri “Berxwedan xweş doz e” ve “Herne pêş” ile karşıladı. Burada yürüyüşçülerle kol kola giren Barış Anneleri “Barışın elçisi İmralı’da”, “Bijî berxwedana zindanan”, “Jin jiyan azadî”  ve “tecrit ölümdür direniş özgürlüktür” sloganları ile yürüdü. Yürüyüş ile abluka ve özel savaş politikalarına cevap verildi. 

 

7’den 70’e…

 

Yürüyüş boyu beyaz tülbentleri ile yürüyüşe renk katan anneler barış taleplerini haykırdı. Cizîr’de 7’den 70’e herkes yürüyüşte yerini aldı. Bu insanların özgürlük taleplerinden asla vazgeçmediklerinin ve vazgeçmeyeceklerini gösterdi. Bastonu ile yaşlı bir amca, tekerlekli sandalyesi ile engelli biri de yürüyüşe yerini aldı. Bu görüntüler duygu yoğunluğunu en üst seviyeye çıkardı. Cizîra Botan bu görüntülerle özgürlük talebinin ne kadar büyük olduğunu bir kez daha gösterdi.

 

Polislerin esnafların dükkanlarından çıkmalarını engellemesine rağmen halk alkışlarla durumu protesto ederek yürüyüşçülere destek verdi. Halk büyük kararlılıkla Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) binasına geldiğinde “Bijî Serok Apo” ve “Bijî berxwedana zindanan” sloganları  her yerde yankılandı. Cizîr bir kez daha kararlılığını gösterdi. DEM Parti önünde yürüyüşçüleri karşılayanlardan biri de Mehmet Tunç ve Orhan Tunç’un anneleri Esmer Tunç idi. 

 

Küçük bir çocuk İmralı’ya gönderilmek üzere oyuncak verdi

 

DEM Parti binasına geçtikten sonra Barış Anneleri yaptıkları patik ve eldivenleri, mektupları İmralı’ya gönderilmek üzere yürüyüşçülere teslim etti. Şal û şapik giyen küçük bir kız çocuğu da yazdığı mektubu ve oyuncağını Abdullah Öcalan’a göndermeleri için yürüyüşçülere verdi. Bu sıcak görüntülerle gençler de direniş stranları ve halayları ile atmosfere sıcaklık kattı. 

 

Katledilenler anıldı

 

Cizîr’de, sokağa çıkma yasakları döneminde katledilenlerin anıldığı sahneler ise daha bir duygu dolu idi. Salona katledilen 177 kişinin isimleri asılmıştı. Mehmet ve Orhan Tunç’un annesi Esmer Tunç, kızının cenazesi hala kayıp olan Hezni Arslan, evinin önünde katledilen Nihat Kazanhan’ın annesi Ayşe Kazanhan, polis kuruşunu ile katledilen Ümit Kurt’ün annesi Nafiye Kurt ve çocuklarını kaybeden bir çok anne anmada yer aldı. Gösterilen sinevizyonda duygu dolu anlar yaşandı ve yine o günlere dönüldü adeta. 1980’lerden 90’lara ve günümüze kadar bir çok acı yaşamalarına rağmen bu tablo Cizîr’in geri adım atmadığını bir kez daha gösterdi. 

 

Sokaklarda ‘direne direne kazanacağız’ sesleri

 

Ardından büyük bir coşku ile ilçe merkezinde esnaf ziyaretleri gerçekleştirildi. Orhan Doğan Caddesi’nde başlayan ziyaretler Şerafettin Elçi Caddesi’ne kadar devam etti. “Direne direne kazanacağız”, Jin jiyan azadî” “Tecrit ölümdür direniş yaşamdır” “Bijî berxwedana zindanan” sloganları bir an olsun durmadı ziyaret boyunca. Yürüyüş ilerledikçe katılım daha da arttı. 3 kilometre boyunda coşku zirveye çıktı. 

 

Engel tanımadılar

 

Polislerin engelleme girişimlerine rağmen esnaflar alkışlarla yürüyüşe destek verdi ve dükkanlarına girmedi. Sonunda engelleyemeyeceklerini anlayan polisler de “Artık bitsin biz de evimize gidelim” demeye başladı. 

Ve Botan yürüyüşe ev sahipliği yaptığı günler boyunca özgürlükte ne denli ısrarcı ve kararlı olduğunu bir kez daha herkese gösterdi.