Elfazi Toral

 

İSTANBUL - PKK Lideri Abdullah Öcalan’a yönelik uluslararası komplonun yıl dönümüne ilişkin konuşan kadınlar, komplonun amacına ulaşmasına izin vermeyeceklerini belirterek “Önderimizin izindeyiz” mesajı verdi. 

 

Uluslararası komplonun amacına ulaşamadığını, kendi amaçlarının sonuç alacağını vurgulayan Adalet Nöbeti’ne katılan kadınlar ile siyasetçiler, “Devlet bir Kürt’ü hapsedebilir ama binler yetişir. Önderliği hapsetmiş ama milyonlar Önderlik için ayakta. Tek bir çare var o da Önderliktir. Çocuklarımız ve Önderimizin izindeyiz. Biz kadınlar, bu mücadeleyi ve direnişi Önderliğimiz için sonuna kadar yürüteceğiz” sözleriyle herkesi komploya ses çıkartmaya çağırdı.

 

15 Şubat 1999 tarihinde uluslararası komplo ile Türkiye’ye getirilen PKK Lideri Abdullah Öcalan, o tarihten beridir ağırlaştırılmış tecrit altında tutuluyor. 35 aydır da hiçbir haber alınamayan PKK Lideri’nin fiziki özgürlüğü için dünyanın dört bir yanında her kesimden halklar tarafından mücadele yürütülüyor. Cezaevlerindeki tutsakların 27 Kasım 2023 tarihinde başlattığı açlık grevi eylemi sürerken, aynı taleplerle tutsak yakınlarının başlattığı Adalet Nöbeti eylemleri de Kurdistan ve Türkiye kentlerinde devam ediyor. Her kesimden milyonlarca kişinin tek talebi olan Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğü sağlanana dek mücadelenin kesintisiz bir şekilde süreceğinin mesajı veriliyor.

 

Adalet Nöbeti eylemine destek veren kadınlar ile siyasetçiler, uluslararası komploya ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

 

 ‘Milyonlar Önderlik için ayakta!’

 

Bir an önce PKK Lideri ile görüşülmesi ve fiziki özgürlüğünün sağlanması gerektiğini vurgulayan Nedret Kalkan, iktidarın hem Abdullah Öcalan’a hem de Kürt halkına yönelik sürdürdüğü “düşman” hukukundan vazgeçmesi gerektiğini dile getirdi. Nedret, “Büyük uluslararası kumpasın yıl dönümü. Önderliğin cezaevine girişinin yıl dönümünü nefretle kınıyoruz. Ne diğer devletler ne de Türk devleti kesinlikle amacına ulaşamamıştır. Bu kumpas amacına ulaşmamıştır, asla da ulaşmayacak. Amacına ulaşmak için başlattıkları bu komplo yarım kaldı. Çünkü bizler bu kumpasın önünde duruyoruz. Devletin amacına ulaşmasına asla izin vermeyeceğiz. Kürt halkı durmaz. Önderliği cezaevinde tutarak onların eline hiçbir şey geçmez. Devlet bir Kürt’ü hapsedebilir ama binler yetişir. Önderliği hapsetmiş ama milyonlar Önderlik için ayakta. Bizler bir gider milyonlar olarak geri döneriz. Bu saatten sonra hiçbir Kürt durmaz. Buna kimse sessiz kalmaz artık. Bizler hep bir arada ve hep birlikteyiz” şeklinde konuştu.

 

‘Tek bir çare var o da Önderlik!’

 

“İmralı’nın kapısı açılmalı. Açılmadığı sürece de biz buradayız” ifadelerini kullanan Nedret, “Biz sadece tecridin kırılmasını istemiyoruz. Biz Önderimizin özgür olmasını, onu aramızda görmek istiyoruz. Hem de en kısa sürede bunun gerçekleşmesi gerekiyor. 15 Şubat’a hiçbir Kürt sessiz kalmamalı. Dur demenin tam zamanı artık. Bütün halkların tepki göstermesi gerekiyor. Önderimize sahip çıkalım, onu cezaevinden çıkartalım. Hiçbirimiz evinde rahat uyumamalı, kimsenin vicdanı rahat olmamalı bu saatten sonra. Kürt halkı Önderine sahip çıksın. Önderlik özgürleşmeden kadın, gençler ve toplum özgürleşemez. Tek bir çare var o da Önderliktir. Mücadelemiz her daim bu yönde olacak” diyerek çözümün anahtarının PKK Lideri olduğunu belirtti.

 

‘Çocuklarımız ve Önderimizin izindeyiz’

 

Adalet talebiyle Kürt anneler ile bir araya geldiklerini dile getiren Gülperi Saydut ise, “Başta Önderlik olmak üzere tüm cezaevlerinde bulunan tutsaklar, barış talep eden ve bedel ödeyen tüm Kürt çocuklarının özgürlük taleplerinin hatırına her daim ayakta olacağız” diye konuştu. Gülperi, “Biz çocuklarımız ve Önderimizin izindeyiz. Önderlik tutuklandığında canımız çok acımıştı. 25 yıldır devletin komplosu yüzünden tutuklu. Artık tutukluluğunun sona ermesi gerekiyor. Özgürlüğüne bir an önce kavuşması gerekiyor. Biz annelerin talebi adaletli, özgür, eşit ve savaşın olmadığı bir yaşam” sözlerini kullandı.

 

Komploya karşı ses çıkarma çağrısı

 

Başta anneler olmak üzere herkesin sorumluluk alması gerektiğini paylaşan Emine Aksoy da, “Her annenin kendi çocuğuna, Kürt halkına, Önderine sahip çıkması gerekiyor” diye belirtti. PKK Lideri tutuklandığı zaman tüm Kürt halkının protesto eylemleri gerçekleştirdiğini aktaran Emine, “Halk Önderlik için dünyayı salladı. Kimse evinde kalmadı, herkes sokaklarda buna tepki gösterdi. Hepimiz tam da bu zamanda aynı o dönem gibi öfkemizi kusmalı ve Önderimize sahip çıkmalıyız. Bu gün tam da adaleti sağlamanın zamanı. Biz kadınlar ve anneler öncülüğünde olacak bu özgürlük. Anneler Adalet Nöbeti’ne oturdu. Eylemleri sonuç alana kadar da mücadele edecekler. Taleplerimiz karşılanacak yoksa buradan asla kalkmayacağız. Madem devlet adaleti bilmiyor, bizler burada bu adaleti herkes için getireceğiz. Bunu biz yapacağız” mesajını verdi.

 

‘Devlet değil biz amacımıza ulaşacağız!’

 

Emine, “Komplo ahlaksız bir siyasetin sonucudur. Önderlik ağırlaştırılmış tecrit altında tutuluyor. Komplodan bu yana bu sistem bu şekilde işliyor. 15 Şubat komplosunun karşısında da durmayı biliyoruz. Yıl dönümü yaklaşırken kimsenin sessiz kalmaması gerekiyor. Olması gereken şey ses çıkartmaktır. Biz var olduğumuz ve sesimiz yükselttiğimiz sürece devlet geri adım atacaktır. Devlet komplo ile amacına ulaştığını zannediyorsa yanılıyor. Devlet amacına ulaşmadı, hiçbir zaman da ulaşmayacak. Çünkü biz varız. Asıl biz amacımıza ulaşacağız. Biz zafere çok daha yakınız. Devlet katletse de tutuklasa da amacına ulaşamayacaktır. Bizler buna müsaade etmeyiz” ifadeleriyle fiziki özgürlük mücadelelerinin başarı ile sonuçlanacağını vurguladı.

 

‘Devletler kendilerini var edebilmek için komplo kurdu’

 

“Devlet Kürtlere komplo kurdu” diyen DEM Parti Üsküdar İlçe Yöneticisi Menice Serin ise komployu hiçbir zaman kabul etmediklerini dile getirdi. Menice, “Önderimize yapılan komploya öfkemiz dinmeyecek. Çünkü devlet Kürt halkının iradesinden korktu ve komployu gerçekleştirdi. Kürtlerin kimlik sahibi olmasını istemedi. Bundan dolayı da Önderimizi cezaevine koydu. Bütün devletler birbirine yardım etti. Ve hem Kürt halkına hem de Önderliğe komplo kuruldu. Çünkü tüm devletler bunu istiyordu. Devletler kendi iktidarlarını sürdürebilmek için birbirlerini desteklediler. Kendilerini var edebilmek için kirli bir komplo gerçekleştirdiler” değerlendirmesini yaptı.

 

‘Kadınlar Önderliğimiz için sonuna kadar mücadelede!’

 

Abdullah Öcalan’dan 35 aydır haber alınamadığı ve sağlığından endişe duyduklarını paylaşan Menice, “Önderlikten haber almamız şart. Fiziki özgürlüğünün sağlanması şart. Önderliğin özgür olması hepimizin özgürlüğüdür. Kürt halkının Önderliğe ihtiyacı var. Hepimizin özgürlüğü, iradesi Önderliğe bağlıdır. Her şeyimizi ona borçluyuz. Biz gözümüzü onunla açtık, onunla kapatacağız. Eskiden özgürlük kelimesini bile tanımlayamıyorduk. Onun sayesinde kendimizi tanıdık. Ben kendimden örnek vereyim, eskiden sadece ‘çocuk doğur, bulaşık yıka, çamaşır yıka, erkeklere hizmet et’ sadece mantığını görüyordum. Önderliğin perspektifi sayesinde kendimizi bulduk. Yolumuzu aydınlatan oydu. Önderlik olmasaydı direniş de olmayacaktı. Biz kadınlar da, bu mücadeleyi ve direnişi Önderliğimiz için sonuna kadar yürüteceğiz” sözleriyle fiziki özgürlük mücadelelerini sonuna kadar sürdüreceklerinin altını çizdi.