İSTANBUL - İstanbul’daki Adalet Nöbeti eyleminde bugün panel gerçekleştirilirken  “Mutlaka bu faşizmi yeneceğiz” mesajı verildi. 

 

İmralı Adası’nda 25 yıldır ağırlaştırılmış tecrit altında tutulan ve 35 aydır kendisinden hiçbir haber alınamayan PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünü sağlanması talebiyle Kurdistan ve Türkiye cezaevlerinde “Abdullah Öcalan’a Özgürlük, Kürt Sorununa Siyasi Çözüm” şiarıyla tutsaklar 27 Kasım 2023’te dönüşümlü açlık grevi eylemi başlattı. Aynı taleple Marmara Tutuklu ve Hükümlü Aileleri ile Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (MATUHAYDER) öncülüğünde tutsak yakınlarının İstanbul’da başlattığı Adalet Nöbeti eylemi 46’ıncı gününde Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti)  Sancaktepe İlçe Örgütü’nde devam ediyor. Eylemin gerçekleştiği salona Kürtçe ve Türkçe, “Özgür yaşamın inşası için tecridi kıralım zindanlara ses olalım”, “Adalet için tecridi kıralım toplumsal barış için zindanlara ses olalım”, “Mutlak tecridi kıralım özgür geleceği inşa edelim” pankartları asıldı.  Nöbet eylemcileri ve dayanışma ziyaretine gelen kadınlar, Kürtçe ve Türkçe “Tecrit insanlık suçudur” yazılı beyaz önlükleri giydi eylemde sık sık “Jin jiyan azadî”, “Bijî berxwedana zindanan” ve “Bijî Serok Apo”  sloganları atıldı.

 

Adalet Nöbeti eylemini bu gün tutsak yakınları, MATUHAYDER Eşbaşkanı Dilek Sönmez Demir ile yöneticileri, Göç İzleme Derneği (GÖÇİZDER) yöneticileri, Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD), DEM Parti İstanbul milletvekili Çiçek Otlu, Mazlum Doğan’ın ablası Serap Mutlu Doğan, Anadolu Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (ANYAKAY-DER) Eşbakanı ile yöneticileri, Birleşik Mücadele Güçleri (BMG), DEM Parti Bursa il örgütü Tevgera Jinên Azad (TJA),  DEM Parti, Beykoz, Üsküdar, Ümraniye, Sultanbeyli, DEM Parti il örgütü, Pendik, Sarıyer, Şişli ilçe örgütlerinin yanı sıra çok sayıda yurttaş ziyaret etti. DEM Parti Sancaktepe ilçe örgütünde sürdürülen nöbet eylemi MATUHAYDER öncülüğünde yapılan panel ile başta adrese devrediliyor.  

 

Panelin moderatörlüğünü MATUHAYDER yöneticilerinden Abdullah Yıldız yaptı. Panelde konuşmacı olarak ise tutsak yakını Fince Akman, DEM Parti Milletvekili Çiçek Otlu, ÖHD avukatlarından Ahmet Özcan yer aldı.

 

Mücadeleyi ortak bir şekilde yürütme çağrısı

 

Saygı duruşunun ardından ve açılış konuşmasının ardından ilk olarak, tutsak yakını ve aynı zaman da Adalet Nöbeti sürdürücülerinden Fince Akman söz aldı. Gelen yurttaşları selamlayarak sözlerine başlayan Fince, 35 aydır PKK Lideri’nden hiçbir haber alınamamasından kaynaklı tutsakların başlattığı açlık grevi eylemini hatırlattı. Fince, “Çocuklarımızın başlatmış olduğu bu eyleme destek vermek amacıyla bizler de Adalet Nöbeti başlattık. Tüm halkların tüm annelerin bu eyleme destek ve ses vermesi gerekiyor. Bizim eylemimiz çok değerlidir. Dolayısıyla  hem cezaevlerinde hem de tutsak yakınları olarak bu mücadeleyi ortak bir şekilde yürütelim” dedi.

 

‘Tecrit  her şeyden izole etmek demektir’

 

Ardından konuşan Çiçek Otlu ise, “Adalet Nöbeti Annelerini ve cezaevlerinde yürütülen büyük mücadeleyi selamlıyorum. Ölüm oruçlarında şehit düşmüş tüm arkadaşları saygıyla anıyorum. Garibe Gezer’i de selamlıyorum ve anarak sözlerime başlamak istiyorum. Hapishanelerde neler yaşanıyor. Anneler neler yaşıyorlar tutsaklar neler yaşıyorlar bunları iyi bilmek ve görmek gerekiyor. İmralı’da Sayın Abdullah Öcalan’dan başlayarak her kese yayılan bir tecrit var. Sayın Abdullah Öcalan’dan 35 aydır hiçbir haber alınamıyor. Devlet Kürt halkını tecrit etmek istiyor. İşçi ve emekçileri tecrit etmek yani biat ettirmek istiyor. Önce cezaevlerinde tecridi başlattı. Tecrit demek her şeyden izole etmek demektir. Bu mücadelenin gerisine düşürmek için tecrit uygulanıyor. Herkesi izole etmek istiyor” ifadelerini kullandı. 

 

‘Bu adaletsizliğe ve eşitsizliğe öfke duymalıyız’

 

“Devlet Kürt halkını ve cezaevlerinde bulunan tutsaklardan intikam almak istiyor” diyen Çiçek,  “O yüzden hapishanelerde hiçbir arkadaşlarımızı yalnız bırakmamalıyız. Hapishanelerde bulunan arkadaşlarımıza sahip çıkmalıyız. Hapishanelerde tecrit giderek derinleşirken bir yandan da hasta tutsakların sayısı çok fazla. Adli Tıp Kurumları ölüm merkezi olmuş. Hapishanede kalamaz  denilmesine rağmen arkadaşlarımız hala cezaevlerinde tutuluyor. Hizbullahçıları tahliye ediyorlar. Bu adaletsizliğe ve eşitsizliğe öfke duymalıyız. Bütün mücadelemizi yürütmeye ve onların sesini yükseltmeye devam etmeliyiz” diye konuştu.

 

‘Mutlaka bu faşizmi yeneceğiz’

 

Tecridin yaşamın her alanında sirayet ettiğini paylaşan Çiçek, yoksulluğun hat safhalarda olduğunu vurguladı.  Çiçek, sözlerini şöyle sürdürdü: “Tecrit yaşamımızın her alanında yayılmış durumda. Aileler yoksulluktan tutsak bulunan çocuklarını bile göremiyor. Tüm bu hukuksuzluğu her alanda anlatmamız gerekiyor. Bu Adalet Nöbetlerini daha çok yaygınlaştırmak gerek. Sayın Abdullah Öcalan üzerinde uygulanan tecridi birleşik bir mücadele ile yıkarız.  Bence dayanışmayı yükseltmeliyiz. Oturup  ailelerimizin taleplerine yoğunlaşmalıyız. İçeride ağırlaştırılmış bir tecrit var. İlk başta, gözümüz kulağımız İmralı’da ve daha sonra da tüm cezaevlerinde olmalı. Adalet Nöbeti annelerini yalnız bırakmayalım. Mutlaka bu faşizmi yeneceğiz” dedi.

 

Talepleri Abdullah Öcalan

 

Daha sonra da ÖHD avukatlarından Ahmet Özcan konuştu. Özcan, “Hem Kurdistan hem de Türkiye genelinde hukuk anlamında en çok ihlalle maruz kalanların başında cezaevleri geliyor. Biz 27 Kasım’dan bu yana özellikle Marmara Bölgesi’nde bulunan cezaevlerini geziyoruz onların nelere maruz kaldıklarını raporlaştırıyoruz. 20’ye yakın cezaevini gezdik ve rapor tuttuk. Bunları yakından takip ediyoruz. Bu süreçlerde müvekkillerimizle görüşme sağladığımızda,  tutsakların tek bir talebi var, o da İmralı Adası’nda tutulan Abdullah Öcalan’dan haber alınması ve fiziki özgürlüğünün sağlanması oluyor. Tutsaklar açlık grevine girmesiyle birlikte ihlallerde arttı diyebiliriz” dedi. Ahmet, tutsakların açlık grevine girdiğinden bu yana ihlallerinde daha giderek arttığını ve tutsaklara disiplin cezaları verildiğini kaydetti.

 

‘Talepler meşrudur’

 

Kürt halkının Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünü talep ettiğine işaret eden Ahmet, “Sonuç olarak mahpusların talebi de Sayın Abdullah Öcalan’ın özgür olmasıdır. Sayın Abdullah Öcalan’ın özgürleşmesini talep eden tutsaklar ve ailelerin bu talepleri meşrudur. Çünkü tecrit başlı başına işkence yasasının ihlalidir. Talepleri çok masumanedir. Daha öncede açlık grevlerine şahit olduk. Çok ciddi sağlık sorunlarının başlangıcıdır bu açlık grevleri.  Bu tecrit uygulamalarının tamamen ortadan kaldırılması gerekiyor” dedi.

 

‘Abdullah Öcalan ile diyalog kurulmalı’

 

ÖHD’nin CPT’ye göndermiş olduğu mesajı hatırlatan Ahmet,  “Tüm başvurular hukuksuz bir şekilde yanıtsız bırakılmıştır. Bunca aydır hiçbir şekilde ne aile ne avukat görüşü yapıldı. Ne olursa olsun ailesi ve avukatlarıyla görüşme sağlaması gerekiyor. Sayın Abdullah Öcalan’a uygulanan tecrit temel insan haklarına aykırıdır. Bunu kabul etmek mümkün değildir. Bu kadar zor ve ağır şartlarda mahpusların sırtına bırakılan yükü ortadan kaldırmak gerekiyor. Sayın Abdullah Öcalan’a uygulanan tecridi asla kabul etmiyoruz. Barış ve diyaloğun olması da Sayın Abdullah Öcalan’dan geçiyor” sözlerine yer verdi.

 

Adalet Nöbeti eyleminin 15 günlük yeni DEM Parti Esenyurt İlçe Örgütü olacak.