Bin 330 avukattan İmralı başvurusu

  • 14:05 22 Ocak 2024
  • Hukuk
AMED - Birçok hak ve hukuk kurumundan çok sayıda avukat yaklaşık 3 yıldır kendisinden haber alınamayan PKK Lideri Abdullah Öcalan’la görüşmek için başvuru yapıldı. Ardından polisin tüm engellemelerine rağmen başvuruya ilişkin açıklama gerçekleştirildi.
 
İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde ağırlaştırılmış tecrit koşulları altında tutulan PKK Lideri Abdullah Öcalan ile görüşme talebiyle 35 barodan bin 330 avukat, Adalet Bakanlığı’na başvuruda bulundu. Aralarında Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD), Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD), çok sayıda baro, hak ve hukuk örgütü temsilcisi ile Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) milletvekillerinin de katılımıyla, başvuruya dair Diyarbakır Adliyesi önünde kitlesel açıklama gerçekleştirildi. Çok sayıda polisin engellemelerine rağmen avukatlar başvuruya dair basın açıklaması yaptı. Basın metnini ÖHD Eş Genel Başkanı Avukat Ekin Yeter okudu.
 
2019 yılından bu yana görüşmeler engelleniyor
 
2019 yılından bu yana PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın avukatları ile görüşmesinin engellendiğine dikkat çeken Ekin, “Daha önce de defalarca gündeme aldığımız ve sizleri bilgilendirdiğimiz gibi, Sayın Abdullah Öcalan ile 7 Ağustos 2019 tarihinden beri diğer tutsakların Sayın Veysi Aktaş, Sayın Hamili Yıldırım ve Sayın Ömer Hayri Konar‘ın ise İmralı Adasına nakledildikleri 2015 yılından bugüne kadar avukatları ile görüşmelerine izin verilmemiştir. Avukat görüş yasağı, 27 Temmuz 2011 yılından 2 Mayıs 2019 tarihine dek 8 yıl boyunca kesintisiz biçimde devam ettirilmiş olup, 2019 yılında 5 defa avukat görüşmesi gerçekleştirilmiş ve 7 Ağustos 2019 tarihli son avukat görüşü sonrası kesintisiz yasaklama uygulamasına yeniden başlanılmıştır” dedi.
 
‘Devletler hakların kullanımını güvence altına almakla yükümlüdür’
 
CPT’nin 20 Ağustos 2020 tarihinde açıkladığı raporda mutlak iletişimsizlik halinin mevcut olduğu belirlemesinin yer aldığını dile getiren Ekin, CPT’nin bu durumu “kabul edilemez ve ilgili uluslararası insan hakları belgelerine ve standartlarına aykırı” şeklinde değerlendirdiğini hatırlattı. Ekin, “İmralı Hapishanesine avukat ziyaretinin yasaklanması, 5275 Sayılı İnfaz Yasasını açıkça ihlal etmekle kalmayıp uluslararası kurallara ve insan hakları sözleşmelerine aykırıdır. Bir kez daha hatırlatmak isteriz ki devletler, tutuklu ve hükümlülerin kimliklerine ve cezalarının niteliğine bakılmaksızın haklarını kullanmalarını güvence altına almakla yükümlüdür. Türkiye bu yükümlülükten azade değildir. Yerel ve uluslararası hukuk ve etik kuralları uyarınca avukatlar, hiçbir baskı, engelleme, taciz veya yolsuz bir müdahaleyle karşılaşmadan mesleki faaliyetlerini yerine getirebilmeli ve müvekkilleriyle görüşebilmelerinin sağlanması gerekmektedir” ifadelerini kullandı.
 
‘Talepler yanıtsız bırakıldı’
 
Ekin, toplamda 29 farklı baro olarak 775 avukatın 2022 yılında başvuruda bulunduklarını fakat yanıt almadıklarını, “İçlerinde baro başkanlarının da bulunduğu yüzlerce avukatın 2022 yılında yapmış olduğu başvuruya herhangi bir yanıt verilmedi. Akabinde Avrupa ülkeleri başta olmak üzere 22 farklı ülkeden 350 avukat 14 Eylül 2022 tarihinde, Ortadoğu’dan 756 avukat da 19 Eylül 2022 tarihinde Adalet Bakanlığına başvuruda bulunarak İmralı Ada Hapishanesinde bulunan tutsaklarla görüşmek istemiş ve süre gelen ihlal durumlarına son verilmesi talebinde bulunmuştur. Ancak bu talepler de yanıtsız bırakılmıştır. Avukatların uzun süredir tecride ve savunma hakkı ihlaline yönelik gösterdikleri çabanın esasen Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi başta olmak üzere Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmelerde ve kurallar ile koruma altına alınmış olan hakların uygulanmasının bir mücadelesi olduğunun bir kez daha altını çizmek isteriz” sözleriyle hatırlattı.
 
Adalet Bakanlığı’na başvuru
 
Ekin son olarak bugün de başvuru yaptıklarını ve başvurularına yanıt almak istediklerini şu sözlerle aktardı: “Bugün bu gerekçeler ile İmralı’da tutulan Sayın Abdullah Öcalan, Sayın Ömer Hayri Konar, Sayın Hamili Yıldırım ve Sayın Veysi Aktaş ile görüşme talepli başvurumuzu Adalet Bakanlığı’na gönderdiğimizi sizler ile paylaşmak isteriz. Bu hukuksuzluğa bir an için son verilmesi talebimizi tekrar ediyoruz.”