Gözaltındaki annelerin nöbetini devraldılar: Bir gider bin geliriz!

  • 09:07 17 Ocak 2024
  • Güncel
 
Marta Sömek-Elfazi Toral 
 
İSTANBUL - Gözaltına alınan 17 kadın  arasında bulunan Adalet Nöbeti eylemcilerinin yerine nöbet tutan kadınlar ile siyasetçiler, “Tutuklamaları ve gözaltıları bizi yıldıramayacak. Gözaltına alınan kadınların yanındayız ve onların da yerinde nöbet tutuyoruz. Sayın Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğü ve Kürt sorununun çözümüne dair mücadele de bizim mücadelemizdir. Bu onurlu mücadelede bir gider bin geliriz. Bizler de mücadeleyi büyüterek yolumuza devam edeceğiz” sözleriyle tüm kadınlara dayanışma çağrısı yaptı.
 
İstanbul, Amed, Adana ve Dîlok’un da aralarında bulunduğu 28 kentte dün sabah saatlerinde düzenlenen ev baskınlarında toplam 165 kişi gözaltına alındı. Gözaltılar kapsamında İstanbul’da da aralarında Adalet Nöbeti eylemcileri Kumri Akgül ile Gülsüm Öztürk, İstanbul Barış Anneleri İnisiyatifi üyeleri Bedia Gökguz ile Fatma Yılmaz, Kadın Zamanı Derneği Başkanı Dilek Başalan, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) üyeleri Beser Çelik ile Gönül Karaman, Tevgera Jinên Azad (TJA) aktivisti Suna Kaymaz, Mezopotamya Kültür Merkezi (NÇM) sanatçıları Dilan Suyu ve Zehra Suyu ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) Gever (Yüksekova) eski ilçe eşbaşkanı Selcan Saygı’nın da bulunduğu 17 kişi gözaltına alındı.
 
Saldırılar protesto edildi: Mücadeleden vazgeçmeyeceğiz!
 
Vatan Caddesi’nde bulunan İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne götürülen 17 kişinin, “örgüt üyeliği” iddiasıyla gözaltına alındığı öğrenilirken, dosyaya gizlilik ve 24 saat avukat kısıtlılık kararı getirildiği paylaşıldı. Her kesimden tepkilerin büyüdüğü gözaltılar, basın açıklaması ile protesto edildi. Dün TJA, Kadın Zamanı Derneği, Barış Anneleri, Adalet Nöbeti eylemcileri, Anadolu Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (ANYAKAYDER), DEM Parti İl Eşbaşkanları ve NÇM sanatçılarının, Beyoğlu’nda bulunan DEM Parti İstanbul İl Örgütü önünde gerçekleştirdiği ortak basın açıklamasında, “Kadın özgürlüğünün hakikatine yaraşır bir biçimde direnişimizi büyütmeye, mücadelemize ve kimliğimize sahip çıkmaya devam edeceğiz. İçeride de dışarıda da olsak ‘Jin Jiyan Azadî ile Özgürlüğe Doğru’ şiarının izinde yürümekten ve mücadeleyi yükseltmekten vazgeçmeyeceğiz” mesajı verildi.
 
Adalet Nöbeti’ne dayanışma ziyareti gerçekleştiren kadınlar ile DEM Parti İstanbul Kadın Meclisi Sözcüsü Aygül Sincar, gözaltılar ve Kürt kadın mücadelesine ilişkin JINNEWS’e değerlendirmelerde bulundu.
 
Kürt kadınların dik duruşu…
 
Yine bir sabah gözaltılar ile uyandıklarını paylaşan DEM Parti İstanbul Kadın Meclisi Sözcüsü Aygül Sincar, “Türkiye ve Kurdistan’da Kürt kadınların, kurumlarda mücadele eden kadınlar gözaltına alındı. Bizlerin ortak amacı iktidarın yarattığı bu çürümüş sisteme karşı bir duruş sergileyip, bir örgütlenme ağı oluşturmak” şeklinde konuştu. İktidarın savaş ve kaostan beslendiğini vurgulayan Aygül, “Buna dair politikalar üretip hayata geçiriyor. Biz kadınlar, iktidarın yürüttüğü politikaların farkındayız. Erkek-devlet şiddeti, kadın katliamları, militarizm, şüpheli kadın ölümleri gibi kadınlara dair bilinçli bir politika sürdürülüyor. Kürt kadınlar olarak da köklü, güçlü ve haklı bir mücadele yürüten bir yerdeyiz. Net bir tutum sergileyip iktidarın, sistemin yaratmak istediği kaosun karşısında dik durduğumuzdan dolayı bizi tehdit olarak gören bir zihniyet sürekli bize saldırarak, geri adım atacağımızı planlamakta” cümlelerini kullandı.
 
‘Fiziki özgürlük mücadelesi bizim de mücadelemizdir!’
 
PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğü ve cezaevlerinde açlık grevi eylemine başlayan tutsakların taleplerini de sahiplendiklerinin altını çizen Aygül, “Bizler mücadele eden kadınlar, Adalet Nöbeti annelerinin ve cezaevindeki siyasi tutsakların talebini taleplerimiz olarak görmekteyiz. Sayın Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğü ve Kürt sorununun çözümüne dair mücadele de bizim mücadelemizdir. Sorunlar ve çözümler birbiriyle bağlantılı. Birbirinden besleniyor ve güçleniyor. Bizler ‘Jin jiyan azadî’ felsefesini sonuna kadar hayata geçiren bir yerden duruşumuzu güçlendirmeye devam edeceğiz” mesajını verdi.
 
Gözaltındaki yoldaşlarının nöbetini devraldılar
 
Adalet talebiyle nöbet eylemcileri ile bir araya geldiklerini söyleyen Safiya İnedi ise şu ifadeleri kullandı: “Bizler adalet talebiyle, çocuklarımız ve tutsaklarımız için buradayız. Devlet zannetmesin ki biz ondan korkuyoruz. İstediğini yapsın, biz yine buradayız ve varız. Biz var oldukça davamızın peşindeyiz. Bizler bu mücadele yolunda kararlı bir şekilde devam edeceğiz” dedi. İktidarın bir kez daha çok sayıda kadın ile annelere dönük gözaltına operasyonları gerçekleştirdiğini belirten Safiya, “Buradan bir kez daha söylüyoruz, tutuklamaları ve gözaltıları bizi yıldıramayacak. Kadınları tutukladıkları zaman bizler daha çok çoğalıyoruz. Gözaltına alınan kadınların yanındayız ve şu an burada onların da yerinde nöbet tutuyoruz. Birimiz gittikçe yerimiz dolduruluyor. Bizler buradayız ve korkmuyoruz” vurgusunu yaptı.
 
‘Tutsaklarımızın mücadelesinden besleniyoruz…’
 
Nöbet eylemine dayanışma gösteren kadınlardan Necibe Elmas da, “Kadınları gözaltına alarak korkutmaya çalışıyorlar. Bununla Kürt halkı ve Kürt kadınları korkutmak istiyorlar. Bir şey unutuyorlar, bizler bugüne kadar hiç korkmadık. Bundan sonra da hiçbir şekilde korkmayız” ifadelerini kullandı. Kürt halkının 1980 ve 90’lı yıllardan beridir her türlü baskıya maruz kaldığını dile getiren Necibe, “O süreçte de korkmadık, bundan sonra da korkmuyoruz. Bizim binlerce çocuğumuz cezaevinde. Bizler tutsaklarımızın mücadelelerinden besleniyoruz. Onların mücadelelerinin izindeyiz” diye konuştu.
 
‘Bir gider bin geliriz!’
 
Hem Kürt anneleri hem de Kürt halkının yıllardır kesintisiz bir mücadele verdiğinin altını çizen Nejla Aktay ise Adalet Nöbeti eylemlerinin de bu mücadelenin bir parçası olduğunu aktardı. Nejla, “Annelerin yürüttüğü bu mücadele, herkese nasip olmayan güçlü bir cesarettir. Kürt halkının da bu onurlu mücadelesine sımsıkı sarılır ve desteklerini güçlendirir. Tüm halkların dayanışma içerisinde ve özgürlük taleplerini dile getirme noktasında birlik olması lazım” dedi. Gözaltılara tepki gösteren Nejla, “Arkadaşlarımızı gözaltına aldılar bu sabah. Biz bugün çok daha güçlü bir şekilde bir araya geldik. Biz bitmiyoruz. Bir gider bin geliriz. Sistem sadece gözlerimizi korkutmak amacıyla bir şeye kalkıştı. Bizler bunu ciddiye almıyoruz. Bizi alabilir, yıllarca da cezaevinde de tutabilir ama bizim yerimiz doluyor. Kürt halkı milyonlardır. Bizlere baskı uygulayarak yok etmeye çalışıyorlar ama bunu başaramayacaklar” cümlelerini kullandı.
 
‘Gözaltıların nedeni Kürt kadın hareketinden korkmaları’
 
İktidarın Kürt kadın hareketinden korktuğunu vurgulayan Nejla, korku politikaları ile kadınları sindirmeye çalıştığını sözlerine ekledi. Nejla, “Kürt kadın hareketi devletin saldırılarından korkmuyor. Çünkü çok güçlü. Kürt kadınlar o kadar yükselmiş ki ondan korkuyorlar. Bu saldırıları da bundan dolayı. Ondan gözaltına aldı arkadaşlarımızı. Bizden korktukları için bizi gözaltına alıyorlar. Ama bizi hiçbir şey korkutamaz. Her zaman söylüyoruz, biz korkmuyoruz. Bizler her zaman alanlarda olacağız. Arkadaşlarımızın ve çocuklarımızın yanında olacağız. Dün sabah gerçekleşen operasyonu kınıyoruz. Gözaltına alınan annelerimiz ve arkadaşlarımızın yanındayız. Yalnız değiller. Gözaltına alınanlardan biri de Adalet Nöbeti anneleri. Bunu da kınıyoruz. Bizler birbirimizin arkasındayız” diyerek dayanışmayı sürdüreceklerini dile getirdi. 
 
Mesajları net: Mücadele ile yola devam!
 
Nejla, “Benim çağrım bütün kadınlara, özelde de Kürt kadınlara. Bugünü kendilerine örnek görsünler. Annelerin cesaretini, her birimizin kendine cesaret alması gerekiyor. Cesaret bulaşıcıdır. Bütün Kürt hareketi ve Kürt kadın hareketi birlik olmalı, ele ele vermeli, bu saldırılara tepki göstermeli. Çünkü sistem Kürt kadın hareketinden çok korkuyor. Bizler de mücadeleyi büyüterek yolumuza devam edeceğiz” mesajını verdi.