Nazlıcan Nujin Yıldız

 

İZMİR - Yeni yıla az bir zaman kala ekonomik kriz sebebiyle 2023’ün çok zor geçtiğini, sorunun iktidardan kaynaklı olduğunu belirten İzmirli kadınlar, 2024’ün daha da zor geçeceğini söyledi. 

 

Yeni yıla sayılı günler kaldı. 2023 her alanda zor geçtiği gibi insanları en çok ekonomik anlamda zorladı. İktidarın halka değil savaşa ve yandaşlarına ayırdığı bütçe nedeniyle derinleşen ekonomik kriz, bu yıl kendini daha çok hissettirdi. Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun (TÜRK-İŞ) 2023 Kasım ayı açlık, yoksulluk araştırmasına göre açlık sınırı 14 bin 25 TL'ye, yoksulluk sınırı ise 45 bin 686 TL'ye yükseldi. Yeni yılın, bu yıldan daha zor geçeceğini düşündüklerini söyleyen kadınlar, zamlar sebebiyle 2024’te daha çok zorlanacaklarını belirterek, “Enflasyonun altında ezildik” dedi.

 

‘Sakin olmaya çalışıyoruz ama ne kadar sabredeceğiz?’

 

2023’ün ekonomik anlamda kendileri için çok zor geçtiğini söyleyen Hülya Bilginer, “Her şey çok pahalı, çok zor. Öğrencilere, çocuk okutanlara Allah yardımcı olsun. Ne yapacağız bilmiyoruz, gelen zamlar zaten hemen geldiği gibi tekrar gidiyor. Onun için gerçekten çok zor durumdayız. Hepimiz öyle. Asgari ücretli, biz daha az alıyoruz emekliler olarak. Mümkün mü yetmesi? Mümkün değil. Hükümetle ilgili bir şey bu. Yani onların yapacağı şeyler. Bizler sakin olmaya çalışıyoruz ama ne kadar sabredebileceğiz bilmiyoruz tabi. İyice araştırıp ona göre asgari ücretliye, emekliye özellikle yapacaklarını yapsınlar. Gerçekten çok zor durumda insanlar” dedi.

 

Kadınlar ekonomik krizden daha çok etkileniyor

 

Yılbaşını evde geçireceğini belirten Gül Balıkçı da, ekonomik durumun malum olduğunu ifade ederek bu yılın çok zor geçtiğini ve ekonomik anlamda 2024’ün daha zor olacağını kaydetti. Gül, asgari ücretin yeterli olmadığını vurgulayarak “Yılda bir kez arttırmayı düşünüyorlar yani zorlanacağız. Nasıl ekonomi politikası uygulandı, sonra faiz artırıldı. Sonra her şey alt üst oldu bütün dengeler bozuldu” diye belirtti. Kadınların bu durumdan daha fazla etkilendiğinin altını çizen Gül, “Mutfak, alışveriş, pazar çok zor artık. Birçok şeyden kısılıyor. Ülkemize ekonomik bolluk istiyorum, çok zor bir yıl geçireceğiz diye düşünüyorum. Yani şimdi sonbaharı olsa ekonominin, seneye kışı olacak diye düşünüyorum” şeklinde konuştu.

 

‘Maaşlar artmadan ürünler zamlanıyor’

 

Bu yıl maaşların arttırılmasının gerekli olduğunu dile getiren İnci de, maaşlar artmadan ürünlere zam geldiğini söyledi. Bu durumda bir dengenin olmadığına dikkat çeken İnci, Türkiye’nin kendi üretimini yapması gerektiğini vurguladı. İnci, “Maaşlara zam gelecek ama onun çok fazla artacağını düşünmüyorum. Üstelik senede bir artış yapılıyor. Aslında emeklilere tabi yapılması lazım, asgari ücretlilere de. Herkesin çalışması lazım bir evde. Maaşların biraz daha yukarı çekilmesini istiyoruz. Ne kadar yeterli gelir onu da bilmiyorum da ortada konuşulan rakam götürmeyecek gibi. Türkiye’nin kendi malını üretmesi lazımdı. Çiftçilerin pahalılıktan dolayı el ayak çekmeleri, benzini alamayışları, bu sorunlardan dolayı maalesef üretemiyorlar” ifadelerine yer verdi.

 

‘Ekonomiyi düzeltmek için her şeyin sıfırlanması lazım’

 

Bu yılı hep evde geçirdiklerini paylaşan Sevgi Türkkan da, eşinin emekli maaşıyla geçindiklerini söyleyerek çocukları yardımcı olmazsa geçinemeyeceklerini dile getirdi. Sevgi, “İnsanlar nasıl geçinecekler? Zor geçiniliyor. Biz şimdi çoluğumuzu, çocuğumuzu büyüttük, onlara da zor bize de zor. Ekonomi biraz zor düzelir, ekonomiyi düzeltmek için her şeyin sıfırlanması lazım. 2024’ten talebim, sağlıklı yaşayalım, sağlıklı yaşayabilmek için de para olması lazım. Para olmadığına göre, nasıl olacak sağlıklı yaşamak?” dedi.

 

‘Ekonomik krizin sebebi yönetim’

 

Bu sene hayatın çok pahalı olduğunu kaydeden Sevim Tümer de, eşinin emekli maaşını aldıklarını ama yeterli olmadığını paylaştı. ‘Enflasyonun altında ezildik’ diyen Sevim, ekonomik krizin sebebinin yönetim olduğunu belirtti. Sevim, “Adalet olmayan bir ülkede adaleti arıyoruz, başka bir şey aramıyoruz. 2024 korkutuyor beni, bu pahalılıkta korkutuyor. Kızımla beraber yaşıyorum, aldığımız maaşın 15 gün sonrası yok. Hiçbir beklenti bırakmadılar, hiç umudum yok. Benim kızım üç tane üniversite bitirdi, işsiz. Kimi nereye yerleştiriyorlar, anladığımız da yok yani” sözlerini kullandı. 

 

‘Çalışmak zorundayım’

 

Öğrenci olan Amine Demir ise, kendi için bu yılın çok kötü olmadığını fakat insanlar için zor olduğunu dile getirerek hem okuyup hem çalıştığını paylaştı. Çalışmak zorunda olduğunu söyleyen Amine, “Eğer öyle olmasa, babam tek çalışıyor, dört kardeşiz, asla bakamaz bize. Biz dört kardeşiz, en küçüğümüz çalışmıyor sadece. Diğer üçümüz çalışıyoruz. Çünkü babama yardım etmemiz gerekiyor yoksa nasıl geçineceğiz? Benim daha çok derslerime önem vermem lazım ama mecburen çalışıyorum hafta sonları ki geçinebilelim yani. Devletin başındakilerin bir şeyler yapması lazım. Ekonomiye düzeltmesi lazım. Bu yılın güzel bir yıl olmasını istiyorum. Renkli bir yıl olmasını istiyorum, istediğimizi alabilelim, istediğimiz yere gidebilelim istiyorum arkadaşlarımla” diye konuştu.

 

Bakan’a çağrı: Biraz bizi de düşünsünler!

 

Ekonominin çok zor ve her şeyin çok pahalı olduğundan bahseden Güler Yorulmaz da, geçinmenin daha da zorlaştığını ifade ederek, “Çoluğu çocuğu olanın Allah yardımcısı olsun. Ev kiraları fazla, ben hiç memnun değilim. Emeklinin durumu gerçekten çok zor. 7500 lirayla ne olabilir? Bizim beklentimiz çok yüksek ama bakalım. Emekliye en az 20-25 bin olsa belki biraz rahatlarız. Evi olanlar şükür ama evi olmayanlar için gerçekten çok zor. Ekonominin biraz rahatlamasını istiyorum. Bakan’a sesleniyoruz, biraz bizi de düşünsünler” dedi.