Halide Türkoğlu: Mücadelemizle iktidarın suçunu teşhir edeceğiz!

  • 10:05 11 Aralık 2023
  • Güncel
ANKARA - Sincan Cezaevi Kampüsü önünde konuşan HEDEP Kadın Meclisi Sözcüsü Halide Türkoğlu, bu tür davaların kadın mücadelesini geriletemeyeceğini vurgulayarak, “Bu davayı boşa çıkarıp mücadelemizle iktidarın suçunu teşhir edeceğiz ve iktidarın suçlarının yargılanması için bu davanın takipçisi olacağız” dedi. 
 
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (HEDEP) Kadın Meclisi Kobanê Davası’na ilişkin Sincan Cezaevi Kampüsü önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamaya,  HEDEP Kadın Koordinasyonu, kadın platformu, feminist kadınlar, HEDEP milletvekilleri ve Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Çiğdem Kılıçgün Uçar katıldı. Açıklamada HEDEP Kadın Meclisi Sözcüsü Halide Türkoğlu konuştu. 
 
‘Arkadaşlarımız 7 yıldır hukuksuz bir şekilde tutuklu’
 
Türkiye ve Kurdistan’ın birçok yerinde kadınların Kürt siyasetçi Sebahat Tuncel’in savunması ve dayanışma için burada bulunduklarını söyleyen Halide, “Siz de biliyorsunuz ki arkadaşlarımız 7 yıl boyunca hukuksuz bir şekilde tutukludur. Bugün Sebahat Tuncel’in davasını takip ederken Sebahat yoldaşımızın erkek egemen iktidarı nasıl yargılayacağını da tanıklık edeceğiz. Bu dava aynı zamanda Kobanê Kumpas Davası’dır. Kobanê Kumpas Davası, özellikle Kobanê’de kadınların IŞİD çetelerine karşı mücadelesini bütün dünyada protestolarla mücadeleyi sahiplenirken, Türkiye’de de başta kadınlar olmak üzere demokrasiye, eşitliğe inanan birçok kesim Kobanê’yi savunma noktasında mücadele yürüttüler” dedi.
 
‘Kürt halkına yönelik düşmanlık politikalarının tanığıyız’
 
İnsanların Kobanê’yi savunduğu için yargılanmadığını, Kobanê davasıyla kadınların yargılanma sürecinin içerisine alınmak istenildiğine dikkat çeken Halide, “Bu, elbette iktidarın çökertme meselesinin de çöktüğünün kanıtıdır. Bu, aynı zamanda bir intikam davasıdır, kadın mücadelesine karşı düşmanlık davasıdır.  Bu, aynı zamanda halkların ve eşitlik ve özgürlük mücadelesine yönelik iktidarın baskı politikaların sonucudur. Bizler bu mahkemede şunu çok iyi göreceğiz. 7 yıl boyunca arkadaşlarımızı aynı zamanda mahkeme salonlarında erkek egemen iktidarın yapmış olduklarını yargılanan değil yargılayanlardır. Bu iktidar gizli ve açık tanık bahaneleriyle arkadaşlarımızı rehin almak isterken, biz gizli ve açık tanık diye bir şey olmadığını tekrar söylemek istiyoruz. Bu davayı takip eden herkes çok iyi bilsin ki ortada ne gizli, ne açık tanık var. Bu tanıklar ifadelerini geri çekmelerine rağmen bugün bu kumpas sürdürülmeye devam ediliyor. Biz eşitlik ve özgürlük mücadelesi yürüten kadınlar olarak Sebahat Tuncel’in özgürlük mücadelesinde yolları kesişmiş kadınlar olarak bir şekilde ortak deneyimleri olan kadınlar olarak şunları açık ve net söylüyoruz; biz bu iktidarın kadın düşmanı politikalarının tanığıyız. Kürt halkına yönelik düşmanlık politikalarının tanığıyız. Kumpas davalarının tanığıyız” diye belirtti.
 
‘Bu davalar kadın özgürlük mücadelesini geriletemez’
 
Halide, eşitliğe dönük müdahalelerinin bir suç olduğunu gören ve buna karşı mücadele eden kadınlar olduklarına vurgu yaptı. Kadınlar olarak, İstanbul Sözleşmesi’nin gasp edilmesine tanıklık ettiklerini dile getiren Halide şöyle konuştu: “Biz bu iktidarın aynı zamanda kadınların seçme ve seçilme hakkı olan kayyım politikalarıyla nasıl gasp ettiğinin tanığıyız. Sebahat arkadaşımız bu mahkemeleri bu şekilde yargılayacak. Biz de bu dava sürecinde tanık olacağız. Davanın etkilenenleri olarak Sebahat yoldaşımızla dayanışmayı büyütmeye devam edeceğiz. Bunu herkes bilsin ki, Kobanê Davası üzerinden bu süreç işletiliyor ise, Kobanê’yi savunmak suç değildir. Kadın özgürlük mücadelesini savunmak suç değildir. Kobanê’de insanlar IŞİD’e karşı mücadele ederken aslında kendi yaşam haklarını savundular. Bütün dünya bunu sahiplendi. Şunu açık söyleyelim IŞİD’e karşı mücadele etmemek suçtur. IŞİD’in politikalarına karşı durmamak suçtur. Êzidî kadınların köle pazarlarında nasıl satıldığını gördük hepimiz. Buna karşı mücadele etmemek suçtur. Bu dava bir kumpas davasıdır demeye devam edeceğiz ve kadın özgürlük mücadelesi yürütenler olarak bu meselenin her yönüyle çöktüğünü açık ve net söylüyoruz. O yüzden bu davanın bir şekilde sonlanacağını biliyoruz. Ama şunu da açık ve net söyleyelim ki, bu davalarla kadın özgürlük mücadelesi asla geriletemez, engellenemez. Biz mücadelemizi büyütmeye devam edeceğiz. Aynı zamanda bu davayı boşa çıkarıp mücadelemizle iktidarın suçunu teşhir edeceğiz ve iktidarın suçlarının yargılanması için bu davanın takipçisi olacağız. Çünkü aynı zamanda bu iktidar karşısında davalıyız.”
 
Açıklama, “Jin jiyan azadî” sloganı ile sona erdi. Kadınlar açıklamanın ardından duruşma salonuna geçti.