Saldırılara tepki: Vicdanı olan karşı çıkmalı

  • 09:08 17 Ekim 2023
  • Güncel
 
Rabia Önver
 
COLEMÊRG - Türkiye'nin Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik saldırılarına tepki gösteren kadınlar, söz konusu Kürtlere yönelik saldırılar olunca  dünyanın görmezden geldiğini belirterek, “Vicdanı olan herkesi saldırılara karşı çıkmalı” dedi.   
 
Ankara'da 1 Ekim'de Emniyet Genel Müdürlüğü’ne dönük gerçekleşen eylem sonrası Kuzey ve Doğu Suriye'ye yönelik 5 Ekim'de başlatılan Türkiye saldırıları sürüyor. Savaş uçakları, Silahlı İnsansız Hava Aracı (SİHA) ve top atışları ile süren saldırılarda petrol, elektrik, su tesislerinin yanı sıra okul hastane gibi kamu hizmet alanları ve sivil yerleşim alanları hedef alındı. Saldırıların giderek ağırlaştığı Kuzey ve Doğu Suriye'de Türkiye’nin saldırılarına karşı sessizlik sürüyor. 
 
Colemêrg’in (Hakkari) Gever (Yüksekova) ilçesindeki Barış Anneleri, insan hakları savunucuları ve siyasetçiler Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik Türkiye’nin saldırılarına ilişkin konuştu.    
 
'Kimse bu savaşı görmüyor'
 
Barış Annesi Gülbeyaz Mıhçı, Kürtlere yönelik yapılan saldırıları kınadıklarını, savaşın ve ölümlerin biran önce son bulması gerektiğini belirtti. Gülbeyaz, "Siviller, çocuklar ve kadınlar katlediliyor. Ne hakları var Kürtlere kendi topraklarında saldırıyorlar? Neden kimse bu savaşı görmüyor herkes neden susmuş? İsrail ve Filistin arasında bir savaş var bütün dünya savaşın durması için ses çıkarıyor neden Kürler için ses çıkarmıyorlar? Neden kimse yapılan katliamlar için sesini çıkarmıyor? Vicdanı olan herkese sesleniyorum; Rojava için ayaklansınlar ölümlerin yaşanmaması için ayaklansınlar" dedi.
 
'Kimsenin ölmemesi için herkes bir adım atsın'
 
Günlerdir devam eden saldırıları kınadıklarını söyleyen Barışannesi Fatma Temel de, yapılan her saldırının barış annelerinin yüreğini yaktığını dile getirdi. Fatma, "29 kişi yaşamını yitirdi buna sebep olan herkesi lanetliyoruz. Filistin ve İsrail'den olan savaş için üzülüyorlar da neden Rojava'da olan savaş için susuyorlar ve görmüyorlar? Kürtlere, bomba ve kimyasallarla saldırıyorlar, elektrik ve suyu kesiyorlar yaşamlarını kısıtlıyorlar ama bunları gören yok. Çünkü söz konusu Kürtler. Bütün ülkelere sesleniyorum; Kürtler için kapattığınız gözlerinizi ve kulaklarınızı açın bu savaşa son verilmesi için elinizi taşın altına koyun diyorum. Bu saldırıların durması için ve artık kimsenin ölmemesi için herkes bir adım atsın artık" ifadelerini kullandı.
 
'Tek bir Kürt kalsa mücadeleden vazgeçmez'
 
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Gever Eşbaşkanı Halime Süre, büyük bir savaşın yaşandığını ve mesele Kürtler olunca herkesin sessiz kaldığını belirtti. Savaşın durdurulması için biran önce bir adımın atılması gerektiğini belirten Halime, "Bu tek taraflı bir savaştır, Kürtlerden ne istiyorlar? Sürekli Kürtlerin bulundukları yerlerde savaş yürütüyorlar. Mesele Kürtler olunca herkes gözünü ve kulağını kapatıyor. Bu savaşa karşı herkes elini vicdanına koyup sesini çıkarmalı. Kürtlere karşı başlatılan bu savaşa karşı herkes bir cevap olmalı. Sessizlik ölümdür ne zamana kadar sessiz kalacaksınız artık? Biz savaşa insanların ölümüne karşıyız. Bu yüzden bu savaş dursun. Kim oldukları önemli değil bu kan dursun diyoruz. Kürtleri bitirmek için savaş yürütüyorlar ama tek bir Kürt bile kalsa bu mücadeleden vazgeçmez" dedi. 
 
'Kürt halkına yönelik saldırılara sessiz kalınmamalı'
 
Son süreçlerde dünya çapında yaşanan savaşların insanları çok derinden etkilediğini söyleyen Colemêrg İHD yöneticisi Pınar Şen Zengin, 2018 yılından bu yana Rojava üzerinde yoğun saldırılar olduğunu belirtti.  Pınar, “Kürt halkı olarak da Kürtlere yönelik yapılan saldırılara karşı sessiz kalmamamız gerektiğini düşünüyorum. Sağlık hakkı tamamen ihlal edilmiş durumda, elektrik, su ve insanların geçim hakları ellerinden alınıyor. Ekimin başından beridir süren hava ve kara saldırıları halkın üzerinde inanılmaz etkiler bırakırken biz bugün sadece Filistin ve İsrail hakkında konuşabiliyoruz. Bizim hak savunucuları olarak söylemek istediğimiz şey siyasal bağlamdan uzak durarak en azından toplum dinamiklerinden düşünerek yaşanan bu savaşın çocuklar ve kadınlar üzerinde yaratmış olduğu etki inanılmaz derecede ürkütücü ve vahşet verici bir durumdur. Bizler bu savaşların durdurulması için özellikle Kürt halkının ayrıştırıcı bir duruma gelmektense birleştirici bir duruma gelmesini temenni ediyoruz" ifadelerini kullandı.