Direniş sonucu abluka kırıldı

 

Uzun süre polis ablukasına karşı direnen ve ablukayı büyük bir direniş ve kararlılıkla kıran kitle daha sonra il binası içerisinde açıklama gerçektirdi. Açıklamada konuşan HDK Eşsözcüsü ve Yeşil Sol Parti İstanbul Milletvekili Cengiz Çiçek, partilerine saldıran iktidarı, “kumpas iktidarı” olarak tanımladı. İktidarın her sıkıştığında Kürt halkına, sosyalistlere, emekçilere ve kadınlara saldırdığını belirten Cengiz, “İktidar, kendi yönetim kabiliyetsizliğinin faturasını bu ülkenin en onurlu ve en direnişçi insanlarına kesiyor” dedi. Cengiz ayrıca, iktidarın savaş politikalarıyla ülkeyi adeta “cehenneme çevirdiğini” dile getirdi. 

 

İçişleri Bakanı’na: Sizi katliamlarınızdan biliriz!

 

Cengiz, konuşmasını şu sözlerle sürdürdü: “Türkiye ve Orta Doğu’da savaşı ihraç edenler, kendi pisliklerini örtbas etmek için bir kez daha HDP ve Yeşil Sol Parti’ye saldırmaktadır. Biz bu oyunları, tezgahları çok gördük. Daha dün Gezi Davası’nda, Kobanê Kumpas Davası’nda, Madımak Katliamı’nda gördük. Her yönetim kabiliyetsizliklerinde, ülkenin muhaliflerine saldıran bir kumpas aygıtıyla karşı karşıyayız. Bizi ‘terör’ yardakçısı olarak yaftalayan İçişleri Bakanlığı’na açıkça söylüyoruz, kimlerin kimlerle beraber işbirliği halinde olduğunu biliyoruz. Biz sizi Madımak Katliamı’nda katliamcılarla işbirliğinizden, kadın katliamlarınızdan biliriz. O yüzden kimse HDP’ye ve Yeşil Sol’a dil uzatmasın” sözleriyle seslendi. 

 

Kürt sorununun çözümünde kararlılar

 

Ardından söz alan HDP İstanbul İl Eşbaşkanı İlknur Birol da, gözaltılara ilişkin dijital medyada iktidarın resmi hesaplarından hedef gösterici açıklamalara karşı, “O resmi hesaplarda ayan beyan bir şekilde HDP’ye ve Yeşil Sol Parti’ye karşı bir algı operasyonlarının yönetildiğini gördük. Onlara ‘hade oradan’ diyorum. Bu operasyonlara aracı kılarak toplumu kutuplaştırarak, algı operasyonlarıyla yöneterek HDP’yi kriminal bir alanda değerlendirme pozisyonunda tutarak, demokratik muhalefetin sesini kesmeye çalıştığınızı biliyoruz” ifadeleriyle karşılık verdi. Gözaltı ve baskı politikalarını ilk kez yaşamadıklarını söyleyen İlknur, “O yüzden sözümüz şimdi de toplumadır. Halkımız bu oyunlara gelmeyecektir. Demokrasiden, özgürlüklerden yana saf tutan, sömürüden ve yoksulluktan yana olmayan bizimle saf tutmalıdır. Bizim gibi ‘hade oradan’ demelidir. Biz yine barış demeye, biz yine Kürt sorununun demokratik çözümü demeye devam edeceğiz” vurgusunu yaptı.   

 

Konuşmaların ardından açıklama, alkış ve sloganlarla sona erdi.