'Tecrit kırılıncaya kadar yüzümüz Gemlik'e dönük olacak'

  • 11:19 30 Eylül 2023
  • Güncel
 
 
 
İSTANBUL- PKK Lideri Abdullah Öcalan’a yönelik uluslararası komplonun 25’inci yıl dönümü dolayısıyla siyasi parti ve sivil toplum örgütlerinin  yanı sıra Asrın Hukuk Bürosu’nun da katılımıyla düzenlenen basın toplantısında, “İmralı tecridi kırılıncaya kadar yüzümüz Gemlik’e dönük olacaktır” dedi.  
 
PKK Lideri Abdullah Öcalan’a yönelik 9 Ekim 1998’de başlayan uluslararası komplonun 25’inci yıl dönümü dolayısıyla İstanbul’da basın toplantısı düzenlendi. Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul İl Örgütü binasında düzenlenen toplantıya, Halkların Demokratik Kongresi (HDK), Tevgera Jinên Azad (TJA),  Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), Yeşil ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti), HDP, Barış Anneleri, Asrın Hukuk Bürosu, Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD), Kürt Dili Enstitüsü,  Anadolu Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (ANYAKAY-DER),  Marmara Tutuklu ve Hükümlü Aileleriyle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (MATUHAY-DER), Mezopotamya Kültür Merkezi (MKM), Göç İzleme Derneği (GÖÇİZDER) katıldı. İmzacı kurumlar, Partizan, Sosyalist Dayanışma Platformu, Emekçi Hareket Partisi (EHP), Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP), Sosyalist Meclisler Federasyonu (SMF), Devrimci Parti ve Türkiye İşçi Partisi’nin (TİP) de yer aldığı toplantıda “Tecrit kırılıncaya dek özgürlük yürüyüşümüz devam edecek” pankartı asıldı.  Katılanlar adına basın metnini, Yeşil Sol Parti milletvekili ve HDK Eşsözcüsü Cengiz Çiçek okudu.
 
‘En ağır insanlık suçu İmralı mutlak tecrididir’
 
Uluslararası komployla başta Kürt halkı olmak üzere Ortadoğu ve Türkiye halklarının demokrasi ve özgürlük mücadelesinin tasfiyesinin hedeflendiğini dile getiren Cengiz, komplonun hala devam ettiğini belirtti. Cengiz, “En ağır insanlık suçlarından biri olan İmralı mutlak tecridi, 30 aylık mutlak iletişimsizlik durumuyla yeni bir boyut kazanmıştır. Ailesi ve avukatlarıyla görüştürülmeyen Sayın Öcalan’dan hiçbir şekilde haber alınamamaktadır. Mutlak tecrit hali, başta Kürt halkı olmak üzere Ortadoğu’da yaşayan halkları kaygılandırmaktadır. Tecrit, Türkiye’nin imzalamış olduğu ilgili uluslararası sözleşmelere, evrensel hukuk ilkelerine ve Anayasaya da aykırıdır. Hukuk, ahlak ve insanlık dışı bir şekilde sürdürülen tecrit yüzünden başta Türkiye’nin en büyük sorunu olan Kürt meselesi olmak üzere Ortadoğu’nun en temel sorunları çözümsüz kalmaya devam etmektedir” dedi.
 
‘Kürt halkının özgürlük, Türkiye halklarının demokrasi mücadelesi’
 
Yaşamın her alanına yayılan tecridin halkları nefessiz bıraktığının altını çizen Cengiz, tecrit politikaları ile Kürt sorunun çözümsüzlüğünde ısrar edildiğini kaydetti. Cengiz, “Tecrit politikalarını sürdürenler, ülkeyi zamlara, çetelere, uyuşturucu mafyalarına, göçmen ve mülteci düşmanlığına, kadın katliamlarına mahkum edenlerdir. O nedenle İmralı tecridi, her türden hukuksuzluğun, sömürünün, eşitsizliğin, adaletsizliğin de en temel zeminlerinden birini oluşturmaktadır. Tecrit kırılmadan ve Sayın Öcalan özgürleşmeden Kürt halkının özgürleşmesi ve statüye kavuşması mümkün olmadığı gibi Türkiye halklarının üzerindeki ekonomik, politik, kültürel, inançsal sömürü de ortadan kalkmayacaktır. Bu nedenle tecride karşı mücadele, aynı zamanda Kürt halkının özgürlük, Türkiye halklarının demokrasi mücadelesidir” ifadelerini kullandı.  
 
‘Çözümün yürütücüsü Sayın Öcalan’dır’
 
Türkiye ve Ortadoğu’da barışın toplumsallaştırılması için en büyük adımın tecridin kaldırılması olacağına işaret eden Cengiz, barışın ortak irade ile kurulabileceğini vurguladı. Cengiz, “Belirttiğimiz ilkeler ekseninde Kürt meselesinin gerçekçi ve kalıcı çözümünün yürütücüsü, müzakerecisi ve kolaylaştırıcısı Sayın Öcalan’dır. Son iki çözüm sürecinin biriktirdiği deneyimler bu gerçeği fazlasıyla ispatlamıştır. Ortak kurtuluşumuz için tecrit politikalarının kırılması ve halkların onurlu barışının sağlanması için Sayın Öcalan’ın özgürlük, güvenlik ve çözüm adına çalışır koşullarının oluşması temel hedefimizdir. İmralı mutlak tecrit rejimi lağvedilmedikçe çatışma ve savaş iklimi, bugünümüzü ve yarınımızı çalmaya devam edecektir. Bu nedenle Sayın Öcalan şahsında mutlak iletişimsizlik biçiminde sürdürülen tecridin ortadan kaldırılması için tüm gücümüzle harekete geçmenin tam zamanıdır” diye konuştu. 
 
‘İmralı tecridi kırılana kadar yüzümüz Gemlik’e dönük olacak’
 
Siyasi çevrelere ve partilere, demokratik kitle örgütlerine, derneklere, sendikalara, meslek birliklerine, hukuk kurumlarına, kadın, gençlik ve çevre örgütlerine; uluslararası kurum ve kuruluşlara çağrıda bulunan Cengiz, Abdullah Öcalan’ın sesinin barışı yükselteceğini söyledi. Cengiz, “Sayın Öcalan, kandan, acıdan, gözyaşından beslenen tekelci sermayenin ve savaş baronlarının karşısındadır; halkların, inançların, ezilenlerin birlikte, eşit, özgür yaşama iradesinin yanındadır, bu iradenin yoldaşıdır. Bu inanç ve kararlılıkla İmralı tecridi kırılıncaya kadar yüzümüz Gemlik’e dönük olacaktır. Her bölgeden, dört bir koldan Gemlik’e yürüyeceğiz. Bu planlamanın detaylarını ayrıca saygıdeğer kamuoyuyla paylaşacağız. İmralı tecridi kırılana kadar yüzümüz Gemlik’e dönük olacak, özgürlük yürüyüşümüz kesintisiz bir biçimde sürecek” diye konuştu.
 
Metnin imzacı kurumları:  Asrın Hukuk Bürosu, TJA, Barış Anneleri İnsiyatifi, Yeşil Sol Parti, HDP, HDK, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), ÖHD, Kürt Dili Ensititüsü,  ANYAKAY-DER, MATUHAY-DER, MKM, Göç İzleme Derneği (GÖÇİZDER)