Demokratik Toplum Kongresi (DTK) ve Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) öncülüğünde Güney Kurdistan’da KDP saldırılarına dikkat çekmek için Şirnex’in Silopiya (Silopi) ilçesine bağlı Tilqebîn beldesinde yürüyüş düzenledi. Yürüyüşe, DTK Eşbaşkanı Berdan Öztürk, DBP Eş Genel Başkanları Keskin Bayındır ve Saliha Aydeniz, Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) milletvekilleri, Tevgera Jinên Azad (TJA), Barış Anneleri Meclisi, MED Tutuklu ve Hukuki ve Dayanışma Dernekleri Federasyonu (MED-TUHADFED), Mezopotamya Beşiğinde Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma Dayanışma Birlik ve Kültür Derneği (MEBYA-DER), siyasi parti ve sivil toplum örgütlerinin temsilcileri ile yurttaşlar katıldı. 

 

Pankart geri alındı

 

Çevre kentlerden ve ilçelerden gelen yurttaşlar, belde girişinde kurulan noktada Genel Bilgi Taraması’ndan (GBT) geçirildi. "Em xiyanetê qebûl nakin, Em ê destkeftiyên xwe biparêzin" pankartını açan yüzlerce kişi, "Bimre îxanet" sloganıyla Habur Sınır Kapısı’na doğru yürüyüşe geçti. Yürüyüşe geçen gruba, bir süre sonra asker ve polisler saldırdı. Polis ve askerlerin, plastik mermi, gaz bombası ve tazyikli suyla gerçekleştirdiği saldırıda birçok kişi yaralandı. Saldırıda yaralanan Keskin Bayındır, Silopi Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. 

 

Kitleye saldırı 

 

Kitlenin taşıdığı pankarta asker el koymak istedi. Yeşil Sol Parti Milletvekili Newroz Uysal, pankartı geri almak için uzun uğraşlarda bulundu ve pankartı askerin elinden geri aldı. Bir asker amiri DBP Eş Genel başkanı Saliha Aydeniz’i ölümle tehdit ederek, yumruklamaya kalkıştı. Bunun üzerine askerler ile Saliha arasında tartışma yaşanırken, askerler bu sefer de milletvekili danışmanlarına saldırdı.

 

Daha sonra yapılan açıklamada konuşan Barış Annesi Emine Atak, KDP saldırılarını eleştirerek, “Artık bu savaşın bitmesini istiyoruz biz barış ve eşitlik istiyoruz. Bunlara karşı boyun eğmeyeceğiz eğer sonuç almazsak eylemlerimize devam edeceğiz” dedi.

 

‘Halk geri adım atmadı’

 

Ardından söz alan Saliha Aydeniz, çizilen suni sınırları anlamsızlaştırmak için Silopiya’ya geldiklerini belirterek, “Bugün anlamsız sınırları haykırmak için Silopi sınırındaydık. Ancak bugün Türkiye’nin hunharca saldırısı 100 yıllık saldırılarını da gösterdi. Ancak bizler sokakları bırakmadık. Kürt coğrafyasına, sanatına, yaşamına dair saldırılara karşı tutum gösterildi. 100 yıldır ve özelde 50 yıldır aralıksız bir mücadele sürdürülüyor ve bizler boyun eğmedik. KDP’ye karşı tepkimizi göstermek için buradayız. Kürt kazanımlarının kalıcılaşmaması için işbirliği yapıyorlar. Kürdistan kazanımlarının korunması için mücadele ediyoruz. KDP bu yaklaşımdan uzak dursun. KDP’nin yaklaşımını görmek gerekiyor. Hakan Fidan Başur’a gittikten sonra nasıl saldırdıklarının anlaşılması gerek. Hakan Fidan’ın ne yaptığı iyi görülsün. Kürt halkı tarihte nasıl ki birliktelik inşa ettiyse, Kerkük’te nasıl birlikteliğin nişanesi olduysa şimdi de aynı şekilde KDP’yi birlikteliğe çağırıyoruz” dedi.

 

‘KDP’nin tek taraflı tutumu’

 

Saliha devamında, “Buradan Mesut Barzani’ye, rolünü ve misyonunu yerine getirme çağrısı yapıyoruz. Birakujî istemediklerini söylüyordu. Şu an ki durum birakujî meselesi de değildir. Bu KDP’nin tek taraflı bir tutumudur” ifadelerini kullandı. 

 

Açıklama sırasında kitleye yeniden biber gazı kapsülleriyle saldıran polislere “Biji serok Apo”, “bê serok jiyan nabe”, “Bimre xiyanet” sloganlarıyla yanıt verildi. Ardından kitle sloganlar eşliğinde yürüyüş gerçekleştirdi. 

 

Eylem yürüyüşün ardından son buldu.