AMED - Ağırlaştırılmış tecrit altında tutulan ve kendisinden 29 aydır haber alınamayan PKK Lideri Abdullah Öcalan’a yönelik tecridi değerlendiren kadınlar, tecridin ancak birlik olarak durdurulabileceğinin altını çizdi.

 

15 Şubat 1999 tarihinden bu yana İmralı Cezaevi’nde tutulan PKK Lideri Abdullah Öcalan’dan 29 aydır haber alınamıyor. En son 7 Ağustos 2019’da avukatları ile görüşebilen Abdullah Öcalan ne avukatları ile ne de ailesi ile görüştürülüyor. Kardeşi Mehmet Öcalan ile de en son 25 Mart 2021’de yarıda kesilen bir telefon görüşmesi yapan Abdullah Öcalan’ın o günden bu yana durumu bilinmiyor. PKK Lideri Abdullah Öcalan’a uygulanan ağırlaştırılmış tecridi Amed’in Farqîn (Silvan) ilçesinde kadınlarına sorduk.

 

‘Kürtleri yok etmeye çalışıyorlar’

 

PKK Lideri Abdullah Öcalan’a uygulanan ağırlaştırılmış tecridi ve siyasi tutsaklar üzerindeki baskıları kabul etmediklerini söyleyen Meryem Akın, Abdullah Öcalan’dan hiçbir haber alınamamasını “büyük bir zulüm” olarak değerlendirdi. Meryem, “Önderliğin üzerindeki tecridi kabul etmiyoruz, aynı zamanda siyasi tutsaklar üzerindeki tecridi de kabul etmiyoruz. Abdullah Öcalan özgür olmadan Kürt kadınları, Kürt halkı da özgür olmaz. Kürt halkı ayaklanmalı hem Önderliğin üzerindeki tecrit için hem de Kürt halkının üzerindeki  tecrit için. Hepimiz görüyoruz ki Kürt halkı üzerinde büyük bir baskı var. Mesela Licê, Cudî, Dersim’de yanan ormanlar ve Kürt kentlerinde yapılan festivaller var. Bunların hepsi aslında Kürt halkı üzerinde  bir tecrit ve bizler bu zulmü kabul etmiyoruz, Kürtleri yok etmeye çalışıyorlar” dedi.

 

Tecride ve baskılara karşı birlikte mücadelenin önemine dikkat çeken Meryem, “Hep birlikte ses olmalıyız, bu zulmü durdurmalıyız ve kendi topraklarımıza sahip çıkmamamız gerekir” çağrısında bulundu.

 

Ajanlaştırma politikaları

 

Meliha Başkale ise Kürt halkı arasında bir birlik olmadığını ve bu nedenle baskı ve zulmün durdurulamadığını belirtti. Meliha, "İçimizde ajanlar var. Böyle olmasaydı uçaklarıyla, bombalarıyla çocuklarımızı nasıl öldürebilirlerdi” diye sordu. Kürt halkının ayağa kalktığını ve direndiğini, ancak ajanlık dayatmalarının halka kaybettirdiğini ifade eden Meliha, “Bizi açlıktan öldüreceğini, evimizi yakacağını, çocuklarımızı öldüreceğini söylüyorlardı ve bu aynı zamanda bir tecrittir” sözlerini kullandı.

 

‘Kürtler el ele vermeli’

 

Tecridin cezaevlerine etkisine vurgu yapan Meliha, Kürt halkının birbirine destek vermediği sürece PKK Lideri Abdullah Öcalan ve Kürt halkına uygulanan tecridin bitmeyeceğini dile getirdi. Meliha, "Tutsaklarımıza zulmediyorlar. Hasta tutsaklarımız var ve tedavi edilemiyor. Kürt halkı el ele vermeli. Birlik ve beraberlik içinde olana kadar mücadele etmeye devam edeceğiz” mesajını verdi.