‘Ev yapacağız’ diyen iktidara: Kefen bulamadınız ev mi yapacaksınız?

  • 09:10 8 Mayıs 2023
  • Güncel
 
Dilan Babat
 
MELETÎ - Depremin üzerinden 3 ayı aşkın bir zaman geçmesine rağmen yıkımın etkilerinin ilk günkü gibi olduğu Argan’a bağlı Ören Mahallesi’nde yaşayan kadınlar kendi imkanları ile yaşama tutunduklarını belirtirken iktidarın ev yapma vaadine ilişkin “Devlet kefen bulmamış ev mi yapacak” sözleri ile tepkilerini dile getirdi. 
 
6 Şubat’ta Mereş (Maraş) merkezli yaşanan depremlerde ortaya çıkan yıkımın etkileri ilk günkü gibi sürüyor. Yıkımdan dolayı ağır hasar gören yerlerden biri de Meletî’nin (Malatya) Argan (Akçadağ) ilçesine bağlı Ören Mahallesi. Enkazların hala çoğunun kaldırılmadığı Ören Mahallesi’nde halkın büyük çoğunluğu ala kendi imkanlarıyla yaptıkları çadırların içerisinde yaşam mücadelesi veriyor. Havaların ısınmasıyla birlikte çadırların kalınmayacak durumda olması insanların yaşamlarını daha da zorlaştırırken, en fazla etkilenen de kadınlar. Mahallede yaşayan kadınlar, depremin üzerinden 3 ayı aşkın zaman geçmesine rağmen sorunların hala çözülmemesine ve seçimlerden dolayı ikinci plana atılmalarına tepkili.  
 
‘Devletten bir şey görmedik’
 
Depremin ilk günlerinde 70 kişiyle beraber evi yıkılmayan bir arkadaşının evine yerleştiklerini söyleyen depremzedelerden Leyla Demiroğlu, şuan 20 gencin kaldığı barakaya gelip yerleşmek zorunda kaldıklarını belirterek şunları söyledi: “5 aile bu barakanın içerisinde kaldık. Şimdi herkes dağıldı 4 aile kaldık. Suyumuz, yiyeceğimiz yoktu. Bunları da enkazların altında kendi imkanlarımızla aldık. Bir kış için yaptığımız yiyecekler elektrik olmadığı için çöp oldu. Kışlık bulgurlarımız, senelik buğdaylarımız, konservelerimiz hepsi gitti. Hala konservenin borcunu ödüyorum. 3 aydır tek bir şey düzelmedi. Bu gidişle de düzelmez. Devletten tek bir şey görmedik, dışarıdan geldi her şey. Şimdi de bu pisliğin içerisinde kendi kendimizi düzeltmeye çalışıyoruz” dedi.
 
‘Devlet koltuk derdine düştü’
 
Ortak tuvalet ve banyo kullanımının kadınları çok fazla zorladığını dile getiren Leyla, yabancıların da gelip kullandığını dile getirdi. Leyla şunları belirtti: “Kızım idrar yolundan enfeksiyon kaptı, regl oluyoruz bunun ped durumu var. Bir iki defa ped geldi artık gelmedi. Kaynanam enfeksiyon kaptı, hastaneye yatırdık geri gönderdiler. Kaynanam da herkes tuvaletini etrafa yaptığı için oradan kaptı. Şimdi kaldığımız baraka küf kokuyor, çadırlar kokuyor, evim yıkılmadı ama içi yandı evin içinde yaşanılmaz bile. Böyle idare ediyoruz. Daha biz AKP’nin tek bir şeyini görmedik. Belediye başkanını dahi görmedik. Devlet kendi koltuğunun derdine düştü, hem AKP hem CHP için diyorum. Kimse bizleri düşünmüyor. Herkes sokakta, kimsenin banyosu yok, hazır tuvalet vermişler ama köşeye atıldı alt yapı olmadan ne yapalım.” 
 
‘Kendimizi güvende hissetmiyoruz’
 
Kendilerini güvende hissetmediklerini kaydeden Leyla, “Biri dışarıda yatıyor bekliyor bizi, nasıl güvende hissedeyim. Köyümüzde binlerce yabancı var bunları tanımıyoruz. Sorduğumuz da çalışanlar diyorlar. Gece ben yattığımda eskiciler geliyor. Eskicilerin akşam burada ne işi var. Devlet bunu durdurabilir. Herkesin her şeyi dışarıda. Korkuyorum açıkçası. Tek bir özel alanımız yok, enfeksiyon kaptım doktora gidemedim. Yolda geçen gelip tuvaleti kullanıyor ama birbirimize destek olmak için ses çıkarmıyoruz. Hepimiz bir komşumuzun çamaşır makinasında eşyalarımızı yıkıyoruz.  Bir hafta on gün boyunca duş alamıyoruz gidip aldığımız da hemen çıkmak zorundayız. Geçim kaynaklarımız gitti, senede bir kaysımız vardı onunla geçiniyorduk. Hayvanlarımız vardı, onları da yok parasına verdik. Artık o verdiğim hayvanları da alamam. Bir emekli maaş var onunla zar zor geçinmeye çalışıyoruz” sözleri ile yaşadıkları zorlukları anlattı. 
 
‘Dört dörtlük dediklerini biz neden göremedik!’
 
14 Mayıs Cumhurbaşkanlığı ve 28’nci dönem milletvekili seçimlerine de değinen Leyla, yaşadıkları bu felaketin içinde seçime gidilmesini doğru bulmadığını aktardı. Leyla, “Birkaç ay erteleyebilirlerdi ama ertelemediler. Depremde insanlardan önce seçim geldi. Seçimin birkaç ay ertelenmesi lazımdı ama ertelemediler. Elimizden bir şey gelmiyor ama. Kadınlar olarak bize imkanlar verilmiyor. Ne diyorlar; ‘herşey dört dörtlük’ peki biz neden görmedik bu dört dörtlüğü. Deprem alanların hiçbiri dört dörtlük değil. Ne yapacağımızı bilmiyoruz” dedi. 
 
‘Devlet kefen bulamadı evi nasıl yapacakmış?’
 
Depremzede evi yıkıldığı için şuan yurt dışında olan komşusunun evini kullanmak zorunda kaldığını söyleyen depremzedelerden Gülfiruz Acar da, bu sene kendisine zor şartlarda ev yaptığını ama onun da yıkıldığını kaydetti. Gülfiruz, “Durumumuz rezillik.  3 aydır tek bir şey düzelmiş değil. Seçim için yine gelip duruyorlar ama seçimden sonra hiç gelmezler artık. Önce Kılıçdaroğlu kazanırsam 6 ayda evleri yaparım dedi şimdi bir yıl diyor. Devlet kefen bulamadı evi nasıl yapacakmış. Şuan çıkmazdayım, ne yapacağımı bilmiyorum. Kaldığım evin içi dahi inşaat. Orada da kalamadığımız için çadırda kalıyoruz. Zar-zor tırnaklarımla bir ev yaptım onun da pencerelerini takmak bile nasip olmadı” şeklinde konuştu.
 
‘Kimliğimizden dolayı ötekileştiriliyoruz’
 
Bir an önce evlerin yapılması gerektiğine işaret eden Gülfiraz, “Deprem yeri olduğu zaman vali, kaymakam geçmiş olsun bile gelmedi. Özellikle Alevi ve Kürt köyü olduğu için gelmiyorlar. Kimliğimizden dolayı ötekileştiriliyoruz. Adıyaman’da onca şey oldu gitmediler. Şuan çok çaresizim ne yapacağımı bilmiyorum. İmkanlar olmadığı için kendi evimizi dahi yapamıyoruz. Devlet zaten yapmaz. Dediğim gibi; devlet kefen bulamamış ev mi yapacak” ifadelerini kullandı.