‘Nerede bu devlet’ isyanı: Halk kimin geldiğini biliyor

  • 09:02 16 Şubat 2023
  • Güncel
 
Gülistan Dursun
 
HATAY - Samandağ’da kurdukları çadıra ilişkin bilgi veren İrem Kayıkçı, halkın “Nerede bu devlet” isyanı ile çokça karşılaştıklarını belirterek, “Bu halk ve kadınlar her şeyin farkında, ilk kimlerin buraya geldiğini, ilk kimlerin dayanışmayı büyüttüğünün farkında. Hepimiz bu zor zamanları beraber atlatacağız, dayanışma ve mücadeleyi büyüteceğiz” dedi. 
 
Mereş Bazarcix (Pazarcık) ve Elbistan ilçelerinde 6 Şubat günü meydana gelen ve 10 ili etkileyen 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki depremlerde en çok etkilenen şehirlerden biri olan Hatay'da yaşamını yitirenlerin sayısı halan tespit edilemedi. Arama kurtarma ekiplerinin yavaş hareket etmesi ve koordinesizlikten kaynaklı ölü sayısı her geçen gün artarken, hala enkaz altında binlerce kişinin olduğu belirtiliyor. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'nın açıkladığı hasar tespit raporuna göre, Hatay’da toplam 29 bin 352 binada 106 bin 930 bağımsız birimde hasar tespit çalışması yapıldı. 6 bin 316 binada bulunan 33 bin 647 bağımsız birimin acil yıkılması gerektiği ağır hasarlı ve yıkık olduğu tespit edildi.
 
Kentin büyük oranda yıkık olmasından ve yardımların ulaşmamasından kaynaklı halk dayanışma ile korunmaya ve ayakta kalmaya çalışıyor. Mor Dayanışma'nın Hatay Samandağ’da kurduğu dayanışma çadırlarına ilişkin İrem Kayıkçı ve Sinem Çakal  yaptıkları çalışmalara ilişkin bilgi verdi.  
 
'Dayanışmayı kadınlar büyüttü'
 
Depremin ilk gününden itibaren mahallelerde kurulu olan Mor Dayanışma mekanizmalarının kadınların temel ihtiyaçların karşıladığını aktaran İrem Kayıkçı, "Şu anda Hatay Samandağ'da bir kadın dayanışma çadırımız var. Ve bir çok kadın ve feministle beraber bu dayanışma ağını büyütmeye devam ediyoruz. Çünkü ihtiyaçlarımız güncel, sürekli ped, kadın iç çamaşırı, hijyenik pedler, içlikler gibi temel ihtiyaçları hem sağlıyoruz hem de dayanışmayı da mahalle mahalle örmelerini de rica ediyoruz. Ve böylelikle dayanışma kanallarını da büyütüyoruz. Çünkü hala hiç bir mahalleye doğru düzgün su verilmiş durumda değil. Samandağ merkezde de ne su ne de elektrik verilmiş. Kadınlar ve çocuklar için ciddi bir salgın krizinden korkuyoruz" şeklinde konuştu. Örülen dayanışmayı halkın kendi emekleri ile büyüttüğünü vurgulayan İrem, "Dayanışmayı halk, devrimciler ve kadınlar büyüttü" dedi.
 
'Nerede bu devlet isyanı büyüdü'
 
Deprem bölgesinde arama kurtarma ekiplerinin, koordinesizliğine dikkat çeken İrem, "Afetin dördüncü gününde sadece 4-5 AFAD ekibini merkezin en yakında bulunan mahallelerde gördük. Geç gelen ekibin bir önemi olmuyor artık. Çünkü bir çok insan AFAD'ın zamanında gelmemesi yüzünden öldü" dedi. Halkın dayanışmaya sahip çıktığına da işaret eden İrem, "Halkın devrimcilere, kadın derneklerine güvenmesinden dolayı bir evreye gelinebildi. Bu kadar çok mahalleyi kendi başımıza toplamaya çalışırken nerede bu devlet? isyanı ile karşılaştık ve bu isyan giderek katlandı. Bu isyan hala sürüyor. İnsanlar hala cenazelerini bekliyor. İnsanlar hala doğru düzgün kefen bulamıyorlar. Biz ilk 3 gün insanlara ısınsınlar diye vermemiz gereken battaniyeleri kefen olarak kullansınlar diye vermek zorunda kaldık" ifadeleri ile anlattı. 
 
'Birbirimize sahip çıkacak olan biziz'
 
Halkın ve kadınların ördüğü dayanışmanın daha da büyütülmesinin zorunluluk olduğunu kaydeden İrem, "Çünkü birbirimize sahip çıkacak olan biziz. Hiçbir yeri terk etmeyeceğiz. Irkçı provokasyonlara ayrımcılığa geçit vermeyeceğiz. Bu halk ve kadınlar her şeyin farkında ilk kimlerin buraya geldiğini ilk kimlerin dayanışmayı büyüttüğünün farkında. Hepimiz bu zor zamanları beraber atlatacağız dayanışma ve mücadeleyi büyüteceğiz" ifadelerini kullandı. 
 
'Kadınların ve çocukların ihtiyaçları görmezden geliniyor'
 
Sahada çalışma yapan Sinem Çakal, ise izlenimlerini şu ifadeler ile anlattı: “Kadınların, çocukların ihtiyaçları görmezden geliniyor. Mesela karma çadırlar kadınlar için güvenli olmayabiliyor. Elektrik, su yok o yüzden temizlik en önemli ihtiyaç. Kadınların en çok bizden talep ettiği iç çamaşırı, kadın pedi, hijyen kiti. Ve bunların biraz arka plana atılıyor, çocukların psikolojisi, kadınlarının ihtiyaçları görmezden geliniyor. Kurduğumuz dayanışma çadırı ile bunları ön plana çıkarmaya çalışıyoruz ve çocuklar ile kadınlara ulaşmaya çalışıyoruz. Bugün burada hep çocuklarla oyunlar oynadık bu çok önemli bir durum. Dayanışmanın altından feminist bir dayanışma ile çıkacağız, bu enkazı kadınlarla birlikte kaldıracağız."