Rabia Önver - Rojda Aydın

 

DÎLOK- Bir haftadır soğuk havaya rağmen dışarıda kalan İslahiyeli kadınlar çadıra ihtiyaçlarının olduğunu söylerken, ilçeye gönüllü olarak gelen HDP Siirt Kadın Meclisi üyesi Yasemin Demirkaya da birçok ilden 600 tane çadırın gelmesini beklediklerini belirtti.

 

Mereş’in Bazarcix (Pazarcık) ilçesi merkezli 11 kentte meydana gelen depremlerde arama kurtarma çalışmaları sürerken, deprem nedeniyle enkaza dönen Dîlok'un İslahiye ve Nurdağı İlçesinde de halk enkaz başlarında yakınlarından iyi haber alma umuduyla bekleyişini sürdürüyor. Depremin üzerinden 7 gün geçmesine rağmen hala enkazlardan sağ kurtarılan yurttaşlar olurken, bölge halkı yardımın geç gelmesi ve arama kurtarma ekiplerinin bölgeye geç ulaşması nedeniyle yaşamını yitirenlerinin sayısının arttığını belirtiyor. Bölgede en büyük sorunlardan biri de ısınma ve barınma sorunu. Havaların eksi 2 ve 3’lerde olduğu Dilok’un İslahiye ilçesinde de halk çadır sayılarının az olması nedeniyle tüm gününü açık havada geçiriyor. Yüzlerce yapının enkaza döndüğü ve büyük hasarların olduğu İslahiye’de halk en çok çadır yardımı bekliyor. 

 

Bazı yurttaşlar ise kendi imkanlarıyla yaptığı çadırlarda kalarak, barınma sorununu çözmeye çalışıyor. AFAD ekiplerinin geç geldiği Xolto (Altınüzüm) köyünde halk, ölü ve yaralılarını kendi imkanlarıyla enkaz altından çıkardığını belirtti. Yaşadıkları sorunlara ve yaşanan depremlere ilişkin mikrofon uzattığımız kadınlar, çevre illerden çadır yardımı beklediklerini belirterek çağrıda bulundu.  

 

'Onların gelmesi gerekirken bizleri çağırıyorlar'

 

Deprem üzerinden bir hafta geçmesine rağmen birçok kişinin cenazelerinin enkaz altında olduğunu, ailesinden ise 3 kişiyi kaybettiğini belirten Sultan Uçar, beldeye gelen savcının cenazeleri numaralandırıp ardından defnetmelerini söylediğini aktardı. Sultan, "Savcı bize 'gidin cenazelerinizi kendiniz defnedin' dedi. Benim 3 cenazem üç gün boyunca enkaz altında kaldı. Kendi imkanlarımızla cenazelerimizi çıkardık. Evsiz kaldığımız için çadır istiyoruz başkada bir şey istemedik. Ama istediklerimizi yerine getiremediler. Çadır istediğimiz zaman bize 'karakola gidin isminizi yazdırın' dediler. Kimse gelip halimizi sormuyor ve bizim için bir şey yapmadılar. Burada birçok kişi mağdur ama kimse ne görüyor ne de duyuyor. Büyük bir ayrımcılık yapılıyor bize karşı. Karakolun bizim yanımıza gelmesi gerekirken bizleri ayağına çağırıyor. Bize çadır getirsinler orada kalalım başka da bir şey istemiyoruz" dedi.

 

'Hayatımın sonu olduğunu düşündüm'

 

İslahiye'de Cumhuriyet Mahallesi’nde depremden sonra evi yıkılan ve kendi imkanlarıyla çadır kuran Emine Demir ise, günlerdir yardım beklediklerini fakat geri dönüş olmadığı için kendi imkanlarıyla kalabilecekleri bir yer yaptıklarını belirtti. Emine, "Deprem olduğunda çok korktuk, çocuklarımız çığlık atarak ağlıyorlardı. O zaman ne yapacağımızı bilemedik. Ev çok sallanıyordu dışarı çıkamıyorduk. Deprem olduğunu düşünmedik sanki kıyamet kopuyordu. Hayatımızın sonu olduğunu düşündüm. Umarım başka kimse bu durumu yaşamaz. Çocuklarımızı dışarı çıkardığımız gibi evimiz yıkılmaya başladı. Birçok arkadaşım ve akrabam bu depremde öldü" sözleriyle yaşadıklarını anlattı. 

 

'Bu depremi asla unutmayacağım'

 

Bir haftadır dışarıda kaldıklarını söyleyen Emine, şu an zorlu şartlarda yaşamlarını sürdürdüklerini belirtti. Emine, "Kar ve yağmurlu günler vardı o günlerde ateş yakıp ısınmaya çalışıyorduk. Çocuklarımız çok zor günler yaşıyor. Bize gıda yardımları geldi ama bizim ihtiyacımız olan tek şey çadır.  Çünkü hava soğuk yaptığımız çadır sağlam değil içinde kalamıyoruz. Yaptığımız çadırda 3 aile kalıyoruz. 3 ailenin de sayısı çok fazla ve hepimiz içinde kalamıyoruz. İlk günlerde bu çadırımız bile yoktu. Bir diğer sorunumuz da suyun olmaması. Ne içme suyuna ulaşabiliyoruz ne de yıkanabiliyoruz. Çocuklarımızla çok kötü durumdayız. Bitlenmekten korkuyoruz. Depremin etkisinden dolayı kendimi psikolojik olarak iyi hissetmiyorum. Asla bu depremi unutamam. Bu süreçten sonra nasıl tekrar evimde kalabileceğim bilmiyorum” diye konuştu.

 

'Bir haftadır buradayız'

 

Cumhuriyet mahallesinde kalan ve evi yıkılan Fatma Çetinkaya, depremden kaynaklı bir haftadır zor günler yaşadıklarını ifade etti. Fatma, "Askeriyede çocuk bakıyorum deprem sırasında oradaydım ev dördüncü katta. Deprem sırasında çok zor dışarı çıkabildik. Çocuklarım evdeydi ben yalın ayakla koşarak evime geldim çocuklarıma bir şey oldu sandım çok korktum. Gelip baktığımda hepsi çıkmıştı. Umut ediyoruz ki başka kimse bu sorunu yaşamasın. İslahiye'de çok akrabamız var, birçok akrabamız öldü. Birçok akrabamız da hala enkaz altında. Bir haftadır çadırda başka ailelerle kalıyoruz. Şu an ihtiyacımız olan tek şey çadır. Bize çadır verilmesini istiyoruz" ifadelerini kullandı.

 

'Her yere yetişmeye çalışıyoruz'

 

HDP Siirt Kadın Meclisi Üyesi Yasemin Demirkaya, İslahiye'de depremden etkilenen yurttaşlar için Siirt'ten yardımlaşma için geldiğini dile getirerek, İslahiye'ye geldiği günden bu yana yardımlaşma ve dayanışma çalışmalarının sürekli olarak devam ettiğini ifade etti. Yasemin, "Xolto beldesine şimdiye kadar hiç bir yetkili gitmedi. Bizler oraya ulaştık elimizde olan yardımları onlara ulaştırdık. Hepimiz seferberlik ilan ettik yardımları dağıtmak ve toplamak için. Hala da çalışmalarımız sürüyor, devam ediyoruz. 3-4 gündür İslahiye’deyiz. Oradaki insanlar da kendi kaderlerine terk edildiği için sürekli 'devlet burada yok' diyorlar. Partili olabiliriz ama bizler gönüllü olarak İslahiye’deyiz. Biz aileler arasında ayrımcılık yapmıyoruz. Yardım götürmeye gittiğimizde bütün ailelere götürüyoruz. Şu an elimizde gıda ve elbise var ama ihtiyaç olan tek şey çadır, çadırlar lazım" dedi.

 

600 çadır gelecek

 

Tüm köylere ulaşmak için çaba harcadıklarını söyleyen Yasemin, İslahiye'de mahalle ve köyleri gezerek yardımlar dağıttıklarını söyledi. Yasemin, "Halkımız mağdur olmasın diye sürekli çalışıyoruz, gelen yardımları toplayıp ailelere veriyoruz. Şu an ailelerin çadırlara ihtiyacı olduğu için çadır toplama çalışmalarına başladık. Her şehirden 600 tane çadır gelecek. Çadırda kurabilecekleri sobalar için çalışmalar yürütülüyor. Bugün yarın çadırlar gelir, sobalar da elimize ulaştığı gibi ailelere dağıtacağız. Şu an köylerde de çadır ihtiyacı var oralara da dağıtacağız. Elimizden geldiği kadar ailelerimizi çadırsız ve sobasız bırakmayacağız. Bazen gidip cenazeleri enkaz altından çıkarıyoruz. Bu acıyı kaldırmak çok zor onların acısı bizim de acımızdır. Elimizden geleni sonuna kadar yapacağız" sözlerini kullandı.