‘Tecridi kıralım, Sayın Öcalan’ı özgürleştirelim’

  • 09:05 2 Şubat 2023
  • Güncel
Rojda Aydın
 
MÊRDİN - Mêrdînli kadınlar, 6 Şubat'ta gerçekleştirilecek olan yürüyüşün önemini vurgulayarak, "Tecridi kıralım ve Sayın Öcalan'ı özgürlüğüne kavuşturalım. Bu nedenle tüm halkımız bu özgürlük yürüyüşüne katılsın" diye çağrıda bulundu.
 
Demokratik Toplum Kongresi (DTK), Tevgera Jinên Azad (TJA), Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), Halkların Demokratik Partisi (HDP), Med Tutuklu ve Hükümlü Aileleri Hukuki ve Dayanışma Dernekleri Federasyonu (MED TUHAD-FED) ile Medeniyetler Beşiğinde Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma, Dayanışma, Birlik ve Kültür Derneği (MEBYA-DER),  PKK Lideri Abdullah Öcalan’a yönelik 15 Şubat 1999 yılından bu yana sürdürülen uluslararası komplo dolayısıyla yürüyüş düzenleyecek. “Çözüm için İmralı’ya Yürüyoruz” şiarıyla gerçekleştirilecek yürüyüş, 6 Şubat'ta Mêrdîn’in Qoser (Kızıltepe) ilçesi ve Colemêrg’in Gever (Yüksekova) ilçesi olmak üzere iki koldan başlayarak Bursa’nın Gemlik ilçesinde son bulacak. 
 
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Mêrdîn İl Eşbaşkanı Berivan Bahçeçi, TJA aktivisti Ayşe Bozan ile HDP Mêrdîn İl yöneticisi Suphiye Babayiğit, yapılacak yürüyüşle ilgili değerlendirmelerde bulundu.
 
‘Tecrit her alanda uygulanıyor’
 
Yürüyüşün, Kurdistan ve Türkiye halkları ile kadınlar için çok önemli olduğunu söyleyen Ayşe Bozan, "Bugün İmralı Adası'nda uygulanan tecrit tüm hapishanelere ve halklara yapılıyor. Cezaevlerinde çok fazla hukuksuzluk var. Tutuklulara hak verilmiyor. Bugün birçok tutsağın infazı yakılıyor. Bu tecrit sadece cezaevinde değil hayatın her alanında uygulanmaktadır. Tecridin toplum üzerinde ağır bir etkisi var. Kurdistan'ın ve Türkiye'nin her parçasında büyük bir hukuksuzluk var. Kadın katliamları da tecritle bağlantılıdır. Sayın Öcalan 24 yıldır ağır tecrit altında. Sayın Öcalan'ın düşünce ve fikirlerini tecrit altına almak istiyorlar. İmralı'daki hukuksuzluk son bulmalıdır" şeklinde konuştu.
 
‘Özgürlük ve barışın kapısını açalım’
 
Kürt halkını ve diğer halkları bu yürüyüşe katılmaya, tecridi kırmaya çağıran Ayşe, mevcut baskı, zulüm ve savaşın sona ermesi için tecridin son bulması gerektiğini vurguladı. Ayşe, "O yüzden bu yürüyüş çok önemli. 6 Şubat'ta tüm halkımız gelsin, bu yürüyüşe katılsın. Kurdistan'da hem Kürt sorunu hem de büyük bir kriz var. Bütün bunlar tecritle ilgilidir. Tecrit kırılıp Sayın Öcalan fiziki özgürlüğüne kavuştuğu zaman bu sorunlar da çözülebilecektir. Çünkü bu sorunu ancak Sayın Öcalan çözebilir. Özgürlüğe giden yol da böylece açılacak. Herkesin özgürlüğe ihtiyacı var. Bu Sayın Öcalan ile de yapılabilir. Bu yürüyüş Sayın Öcalan'ın ve kadının özgürlüğü için çok önemli ve anlamlıdır. Mêrdîn halkına çağrım bu yürüyüşe katılmalarıdır. Tecridi kıralım, özgürlüğün, barışın ve demokrasinin kapısını açalım” dedi. 
 
 ‘Tüm sokakları direniş alanı haline getireceğiz’
 
Berivan Bahçeci de, İmralı Adası'nda 22 ay değil 24 yıldır ağır bir tecridin uygulandığını vurgulayarak, "Sayın Abdullah Öcalan şahsında bugün tüm toplum tecrit ediliyor. Bu tecrit özellikle kadınlara uygulanmaktadır. Çünkü bugün hem kadınlar hem de tüm Kürt halkı soykırımla karşı karşıyadır. Bu katliam ve saldırılar da tecrit politikasının bir sonucudur. Bu nedenle tecrit kırılana kadar durmayacağız diyoruz. Tecrit ekonomik, kültürel, yaşamsal, siyasi ve diğer tüm alanlarda var. Tecridi kırmak için direniş ve örgütlenme şart. Tüm alanları, sokakları, mahalleleri direniş alanı haline getireceğiz. Sayın Öcalan özgürse, onun şahsında Kürt halkı da özgür olacaktır" ifadelerini kullandı. 
 
‘Komplo Kürtler için kara bir gündür’
 
Kürt halkının tecride karşı  verdiği mücadeleyi alanlara taşıdığına işaret eden Berivan, şunları dile getirdi: "15 Şubat Kürt halkının yüreğinde ayrı bir gündür. Sayın Öcalan'a yönelik komplo biz Kürtler için kara bir gündür. Tecridi kırmak için zaman zaman çeşitli etkinlikler düzenleniyor. Bu nedenle tecride karşı yürüyüş bizim için çok önemli. Bu tecridin kırılması için özgürlükten, barıştan ve demokrasiden yana olanların bu yürüyüşe katılması ve yürüyüşe güç katması gerekiyor. O direniş ruhuyla tecridi kıralım. Bu yürüyüş iki koldan yapılacak. Bir kol Türkiye'de, bir kol da Kurdistan'da olacak. Yürüyüşümüzü Qoser'de yapacağız. Bu nedenle katılım bizim için çok önemli. Tecridin kırılması için bu yürüyüşe sadece Kürt halkının değil, diğer halkların da katılması gerekiyor. Özgürlük arayışçısı olan tüm halkımız bu yürüyüşe destek versin ve tecridi birlikte kıralım. Sayın Öcalan'ı ve tüm toplumu özgürleştirelim."
 
‘Tecridi kıralım Öcalan’ı özgürleştirelim’
 
Suphiye Babayiğit ise 15 Şubat komplosunu kınayarak sözlerine başladı. Yıllardır özgürlük ve barış talep ettiklerini ifade eden Suphiye, "24 yıldır devam eden bu ağır tecrit daha ne kadar devam edecek? Bu zulüm sonuna kadar sürmeyecek, elbet bir gün bitecektir. Tüm dünya insanlarının uyanmasını istiyoruz. 15 Şubat'ta herkesi yürüyüşe davet ediyoruz. Bu yürüyüş sadece Kürt halkı için değil, tüm dünya halkları içindir. Çünkü tecridi kırar ve Sayın Öcalan'ı özgürlüğüne kavuşturursak kalıcı bir barış olur. Savaşın durmasını ve daha fazla kan dökülmemesini istiyoruz. Bugün dört duvar arasındaki tutsaklar da tecrit altında. Bu savaş 45 yıldır devam ediyor. Anneler daha ne kadar ağlayacak? Tecridi kırmak, tüm bu sorunlara bir çözümdür"  şeklinde konuştu. 
 
‘Özgürlük yürüyüşüne katılın’
 
İmralı Adası'nda 24 yıldır uygulanan tecridin hukuka aykırı olduğunu kaydeden Suphiye, konuşmasını şöyle bitirdi: "İmralı'da yıllardır büyük bir hukuksuzluk yaşanıyor. Görüşmelere izin verilmiyor. Bu zulüm kimseye kalmaz. Ellerinizi insanların kanından çekin. Halkımızı özgürlük yürüyüşüne katılmaya çağırıyoruz. Birlik olmazsak bu tecrit, baskı, savaş ve hukuksuzluk devam edecek. Tüm halklar için sesimizi yükseltelim. Yürüyüşe birlikte katılalım ve özgürlüğe kavuşalım.”