Ayşe Sürücü: Kaostan çıkabilmek için tecrit politikalarından vazgeçin

  • 10:33 31 Ocak 2023
  • Güncel
 
ANKARA - Adalet Nöbeti’nin 29’uncu gününde Meclis önünden seslenen HDP Milletvekili Ayşe Sürücü, “Öcalan barış için savaşıyor. 2015 yılından itibaren Türkiye'de izolasyonist politikalar uygulanmaya başlandı, savaş derinleşti ve yoksulluk arttı. Türkiye'nin bu kaostan çıkabilmesi için öncelikle tecrit ve savaş politikasından vazgeçmesi gerekiyor” dedi.
 
Halkların Demokratik Partisi (HDP) milletvekilleri, İmralı Yüksek Güvenlikli F Tipi Kapalı Cezaevi’nde ağırlaştırılmış tecrit altında tutulan PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın avukatları ve ailesiyle görüştürülmesi talebiyle Adalet Bakanlığı'na ve hükümete seslendikleri Adalet Nöbeti’ne 29’uncu gününde devam etti. Meclis önünde gerçekleştirilen nöbete milletvekilleri Kemal Peköz, Fatma Kurtulan, Feleknas Uca, Muazzez Orhan, Abdullah Koç, Ayşe Sürücü, Murat Çepni, Sait Dede, Şevin Coşkun ve Erdal Aydemir katıldı. Ayşe Sürücü nöbette söz aldı.
 
‘Cezaevinden çıkan tabutlar tecridin sonucu’
 
İmralı’daki tutsakların ve Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması için 29 gündür Adalet Nöbeti’ni sürdürdüklerini kaydeden Ayşe, “Sayın Öcalan 24 yıldır tecrit altında tutuluyor. 5 Nisan 2015'ten beri ağır tecrit altında. Özellikle 2 yıldır Sayın Öcalan'dan bilgi alınamıyor. Sayın Öcalan ne ailesiyle ne de avukatıyla görüşemiyor. Tüm tutuklular için geçerli olan Türkiye yasaları Sayın Öcalan ve İmralı’daki diğer tutuklular için geçerli değil. İmralı adeta başka bir bölge ve ülkeymiş gibi orada farklı yasalar ve izolasyon politikaları uygulanıyor. Öcalan'ın tecrit edilmesiyle bu ülkede bir kriz yaşandı. Bugün bu tecrit cezaevleri başta olmak üzere tüm toplumu etkiliyor. 5 Nisan 2015'ten bu yana cezaevlerinin durumuna baktığımızda çok derin ve işkenceli politikalar uygulandığını görüyoruz. Her gün cezaevlerinden tabutlar çıkıyor. Hayatını kaybeden mahkumların bir kısmı hasta, bir kısmı şüpheli şekilde ölüyor ve cezaevlerinden her gün tabutlar çıkmakta. Bu aynı zamanda tecrit politikalarının bir sonucudur” diye konuştu.
 
‘Kürt kimliği inkar edildi’
 
Ayşe konuşmasına şöyle devam etti: “2015'ten beri bu ülkede yoksulluk artmaya başladı, gerilimler arttı, kadın cinayetleri arttı. Türkiye'de son bir yılda 320 kadın öldürüldü. 2015'ten bu yana 2 binden fazla kadın sokakta, evde veya işte erkekler tarafından katledildi. Kadın cinayetleri de tecrit politikalarıyla bağlantılı. Bugün bu ülkede bir savaş var. Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşundan bu yana Kürt kimliği ve Kürt dili inkâr edilmiştir. Bu ülkede 40 yıldır süren bir savaş var. Mevcut sistem kabul etmese de ortada bir savaş var. Ülke bütçesi büyük ölçüde savaşa aktarılıyor.
 
Kaos ve yaşananlar tecrit ile alakalı
 
Türkiye'nin bütçesinin büyük ölçüde savaşa ayrıldığını bütçenin hazırlanma sürecinde de gördük. Bir yanda tecrit ve savaş politikaları sürerken diğer yanda yoksulluk artıyor. Artık toplum öyle bir seviyeye geldi ki, insanlar çocuklarına kıyafet ve ayakkabı alamayacak durumda. Cinayetler ve ölümler umutsuzca artıyor. Öyle bir noktaya geldi ki kadınlar ve özellikle genç doktorlar ve profesyoneller bu ülkeyi terk ediyor. Çünkü burada umutlarını yitirmiş durumdalar. Bu kaos ve yaşananların hepsi tecrit ile alakalıdır.”
 
‘Sayın Öcalan barış için savaşıyor’
 
İmralı’da başlayan tecridin bütün toplumu etkisi altına aldığını kaydeden Ayşe, “Sayın Öcalan'ın sıradan biri olmadığını herkes, iktidar sistemi ve her yer biliyor. Sayın Öcalan'ın Kürt sorununun çözümündeki rolü çok önemli. Öcalan barış için savaşıyor. Onun mesajlarıyla birçok grup Türkiye'ye geldi. 2013'ten 2015'e kadar İmralı Adası’nda Öcalan'la görüşmeler oldu. Demokratik çözüm yönünde müzakereler yapıldı. Ancak 2015 yılından itibaren Türkiye'de izolasyonist politikalar uygulanmaya başlandı, savaş derinleşti ve yoksulluk arttı. Türkiye'nin bu kaostan çıkabilmesi için öncelikle tecrit ve savaş politikasından vazgeçmesi gerekiyor. Tecrit politikalarına karşı HDP olarak sonuna kadar mücadele edeceğiz. Adalet Bakanlığı’na sesleniyoruz. Tecrit politikalarından vazgeçin, Öcalan avukatlarıyla ve ailesiyle buluşsun. Tecride ve savaşa karşı sonuna kadar mücadele edeceğiz” ifadelerini kullandı.