ANKARA - PKK Lideri Abdullah Öcalan’a dönük mutlak tecridin kaldırılması talebiyle başlattıkları Adalet Nöbeti’nde konuşan HDP’li Dilşat Canbaz Kaya, “İmralı tecridine karşı tüm toplumu ses çıkarmaya ve itiraz etmeye çağırıyoruz. Çünkü bu tecrit hepimize uygulanıyor ve bütün ülkeyi sarmış durumda” dedi.

 

Halkların Demokratik Partisi (HDP) milletvekillerinin PKK Lideri Abdullah Öcalan’a dönük mutlak tecridin kaldırılması talebiyle başlattıkları Adalet Nöbeti 24’üncü gününde. HDP Milletvekilleri Şevin Coşkun, Murat Sarısaç, Kemal Peköz, Murat Çepni, Hasan Özgüneş, Nusrettin Maçin, İmam Taşçıer, Ali Kenanoğlu, Erdal Aydeniz, Muazzez Orhan, Dilşat Canbaz Kaya, Züleyha Gülüm, Celadet Gaydalı ve Gülistan Kılıç Koçyiğit “İmralı tecridi kaldırılsın”, “Tecrit insanlık suçudur” dövizleri taşıdı. Eylemde Dilşat Canbaz Kaya konuştu.

 

‘Mutlak tecrit bütün toplum üzerinde sürüyor’

 

İnsan hak ve özgürlüklerinin kişilere ve siyasete göre uygulanamayacağını söyleyen Dilşat, başta İmralı olmak üzere cezaevlerinde yaşanan tecride işaret etti. “İmralı’da Sayın Öcalan şahsında ağır ve mutlak bir tecrit yaşanıyor. Bu mutlak tecride karşı tüm toplum olarak ses çıkarmamız gerekiyor” diyen Dilşat, mutlak tecridin sadece İmralı’da değil, tüm toplum üzerinde uygulandığının altını çizdi.

 

‘Ülke açık bir hapishaneye dönüştü’

 

Cezaevlerindeki ağır hasta tutsakların sağlık hakkına erişiminin ihlaline vurgu yapan Dilşat, infaz yakmalar ve çıplak arama gibi uygulamaların da sürdüğünü belirtti. Dilşat, “Yani buradan baktığımızda her şey çok normal gözüküyor ama Türkiye ve Kurdistan'ın bütün hapishanelerinde ağır tecrit koşulları yaşanıyor. Tecrit sadece hapishanelerde değil, tüm toplum üzerinde, kadınların üzerinde, hak ve temel özgürlükler üzerinde… En ufak basın açıklamamızda, yaptığımız eylemlerde polis ablukası ile karşı karşıyayız. Alevilerin eşit yurttaşlık talepleri bile tecrit altında. Kadınlar kendi özgürlükleri hak ve talepleri için eylem yaptıklarında polis ablukasında sıkıştırılıyor. Gençler aynı şekilde işçiler, sendikasızlaştırmaya karşı tecrit altında. İşte buradan baktığımızda gördüğümüz şey ülkenin açık bir hapishaneye çevrildiğini ve ülkenin tecrit altında olduğunu görüyoruz. Kadınlar, gençler, Aleviler, inançlar, Kürtler açısından toplum tecrit altında. İşte bunu kırmanın yolunun nereden geçtiğini biliyoruz. Buna sessiz kalmak toplumun hepsinin tecrit altında kılmak demek” şeklinde konuştu. 

 

Talep yinelendi

 

Dilşat son olarak şunları ekledi: “Kadınlar, taleplerini dile getirdikleri için yargılanıyorlar. Bugün bilim insanları, hukukçular yargılanıyor bu ülkede. Biz HDP grubu olarak, bu ülkenin yarısı olarak kadınları, Alevileri, gençleri, işçileri, ezilen tüm emekçiler olarak İmralı tecridine karşı tüm toplumu ses çıkarmaya ve itiraz etmeye çağırıyoruz. Çünkü bu tecrit hepimize uygulanıyor ve bütün ülkeyi sarmış durumda. Talepleri yeniliyoruz. Sayın Öcalan’ın ailesi ve avukatlarıyla görüşmesinin gerçekleşmesini bir kez daha talep ediyoruz.”