ŞIRNEX - Hezex’de 3 çocuğu ile birlikte katledilen Leyla Karaaslan’ın kardeşleri, kadınları katledilenlerin cezasızlık politikalarından cesaret aldığını belirterek, bunun olmaması için Leyla’nın katilinin en ağır şekilde cezalandırılmasını istediklerini belirtti. 

 

Şirnex’e Hezex ilçesinde 24 Ağustos’ta Leyla Karaaslan ile kızları Derya (17), Melek (16) ve Şerife (13), Hasan Karaaslan tarafından katledilmişti. Hasan Karaaslan daha sonra polise gidip teslim olmuş, ardından da çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderilmişti.   

 

Hasan Karaaslan mahkemedeki savunmasında “şizofren” olduğunu iddia etmişti. Leyla ve çocuklarının katilinin şizofren olup olmadığının tespit edilmesi çin önce İstanbul Adli Tıp Kurumu’na (ATK) ardından da Êlih’teki cezaevine götürülüdüğü öğrenildi. 

 

Konuya ilişkin konuşan Leyla’nın kardeşleri, katilin şizofren olduğuna inanmadıklarını belirterek en ağır şekilde cezalandırılmasını istediklerini belirtti. 

 

‘Planlayarak katletti’

 

Leyla’nın kardeşi Kania Başbaş, “Kardeşim ve 3 çocuğunun vahşi bir şekilde katledilmesinin üzerinden 3 ay geçti ancak şu ana kadar da daha yargılama yapılmış değil. Katil ben şizofrenim diyor. Ancak eğer şizofren ise 4 kişiyi katlettikten sonra nasıl gidip sigarasını içtikten sonra arabaya binip emniyete gidiyor. Biz ona inanmıyoruz. Kardeşimi ve çocuklarını katlettiği gün herkesi bilinçli olarak evden çokarıyor. Leyla’nın küçük kızı da ordaydı ve Leyla onu saklıyor eğer saklamasa onu da katledecekti. Katilin en ağır ceza ile yargılanmasını umuyoruz. Ailemiz çok tepkili” diye konuştu.  

 

‘Yıllarca sistematik işkence gördü’

 

Kania, Leyla ve çocuklarının  Hasan Karaaslan tarafından sistematik işkence gördüğünü belirterek şöyle dedi: “Kardeşim ve çocukları yıllarda sistematik işkenceye maruz kaldı. Sürekli tehdit ediliyordu. Katil, iki kızına sürekli baskı yapıp dışarı toplum içine çıkmalarına izin vermiyordu. Hep evde tutuyordu. Bir düğün ya da başka bir şey olduğunda kızları bırakmıyor hep evde tutuyordu.”

‘Katiller cesaret destek alıyor’

 

Cezasızlık politikalarına tepki gösteren Kania, “Tüm kadınlara çağrım, baskı ve katliamlara karşı sessiz kalmasınlar. Neden her katil bir kadını katlettikten sonra psikolojim yerinde değil diyor. O kadar kadın katlediliyor ancak katilleri yargılanmıyor, bu katillerin çoğu da yargılanmıyor.  Artık bir kadının katledilmesini istemiyoruz. Kardeşim katledildikten iki gün sonra Kerboran’da bir kadın katledildi. Katiller birbirinden cesaret alıyor. Yargılanıp ceza almadıklarında kadın katliamlarının önü açılıyor. Biz sonuna kadar davamızın takipçisiyiz ve katil en ağır cezayı alması için mücadele edeceğiz” diye konuştu. 

 

‘Bir çok kez öldürmeye çalıştı’

 

Sıdıka Kılıç da Leyla’nın birçok kez ölümle karşı karşıya geldiğini belirterek şunları dile getirdi: “Kardeşim 21 yıllık evliydi. BU süre içerisinde birçok kez işkence gördü. Kızı Melek’e hamileyken, bir gece evimize geldi, başı kan içindeydi. O adam, öldürmeye çalışmış onu ve kardeşim evden kaçmış. Bu olaydan sonra kardeşim 4 yıl aile evinde kaldı. Melek doğduğunda biz onu büyüttük. Kardeşim korkusundan hep sessiz kalıyordu.  Ne zaman sorsak sessiz kalıyordu ve hiçbir şey demiyordu. Ancak onun işkence gördüğünü biliyorduk. Bu yüzden de evine bırakmıyorduk onu. Daha sonra aileler araya girince yine evine döndü. Bir süre Hasan sessizdi ancak daha sonra tekrar şiddete baş vurdu.” 

 

‘Artık yeter kadınlar öldürülmesin’

 

Sıdıka, katilin şizofren olduğuna ilişkin iddiaları kabul etmediklerini belirterek, en ağır ceza ile yargılanmasını istedi. Sıdıka, “Dosyada bir gelişme yok. Şizofren olup olmadığı netleşene kadar yargılama yapılmayacağını söylüyorlar. Biz bunu asla kabul etmiyoruz. Bu kişinin en ağır şekilde cezalandırılmasını istiyoruz. 4 kişiyi katleden birinin, bir raporla bırakılmasını kabul etmiyoruz. Psikolojileri bozulduğunda gidip kız kardeşlerini ve eşlerini katlediyorlar. Bu artık onlar için normal bir hale gelmiş. Hiçbir şekilde cezalandırılmadıkları için bundan cesaret alıyorlar. Kardeşimden sonra da birçok kadın katledildi ve hala da katlediliyor. Artık yeter kadınlar katledilmesin. Katillerin cezasızlık politikalarından cesaret almamaları için iyi bir yargılamanın yapılmasını istiyoruz” ifadelerini kullandı.