Nuray Atmaca

 

HABER MERKEZİ - Ankara merkezli soruşturma kapsamında tutuklanan gazetecilere dair konuşan Akademisyen Ceren Sözeri, dayanışma vurgusu yaptı. Ceren, “Birlikte dayanışma ağını kurarak omuz omuza yürümeliyiz” dedi.

 

Ankara merkezli başlatılan soruşturma kapsamında 25 Ekim’de gözaltına alınan 12 gazeteciden JINNEWS muhabirleri Habibe Eren ve Öznur Değer ile Mezopotamya Ajansı (MA) Yazı İşleri Müdürü Diren Yurtsever, MA muhabirleri Berivan Altan, Deniz Nazlım, Selman Güzelyüz, Hakan Yalçın, Ceylan Şahinli ve Emrullah Acar “örgüt üyeliği” iddiasıyla 29 Ekim’de gece yarısı tutuklandı. Farklı bir soruşturma kapsamında yine 25 Ekim’de Diyarbakır’dan gözaltına alınan JINNEWS Muhabiri Derya Ren ise kesinleşmiş cezası olduğu gerekçesiyle tutuklanarak cezaevine gönderildi.

 

Öte yandan Dicle Fırat Gazeteciler Derneği’nin (DFG), Ekim ayı raporunda yer alan verilere göre de 10 gazetecinin tutuklanmasıyla birlikte sayı 87’ye çıktı.

 

Akademisyen Ceren Sözeri, gazetecilerin hedef alınmasına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

 

‘Gazetecilik suç değildir’

 

Gazeteciliğin suç olmadığını belirten Ceren, “16 Haziran’da 16 gazetecinin tutuklanması ve 25 Ekim’de 11 gazetecinin gözaltına alınıp 9 gazetecinin tutuklanmasına rağmen neyle suçlandıklarını hala bilmiyoruz. Gazeteciler haklarında soruşturma varsa ifadeye çağrılmaları gerekirken sabah ev baskınlarıyla ve ters kelepçe takılıp başları öne eğdirilerek suçlu gibi polisler tarafından araca bindirmelerine rağmen halen neyle suçlandıklarını bilmiyoruz. Gazetecilere uygulananlar gazetecilik açısından utanç verici görüntüler. Dünyanın her yerinde olduğu gibi bu coğrafyada da gazetecilik suç değildir” dedi.

 

‘Baskıların bizleri yıldıramayacağını kanıtladık’

 

Gazetecilik örgütlerinin elinden geldiği kadar tutuklanan gazetecilere destek olmaya çalıştığını dile getiren Ceren, şöyle konuştu: “Gazeteciler ile dayanışmak için basın açıklamaları yapanlara polisin engellemesi söz konusu. Gazetecilere yönelik baskıların gazetecileri yıldırmayacağını kanıtladık. Gazetecilere yönelik baskılara daha geniş kesimden ses çıkması gerekiyor. Gazetecilere baskı yapıldığında önce Mezopotamya Ajansı ve JINNEWS’ten başlanıyor ondan sonra başka yerdeki gazetecilere sıçrıyor. O yüzden bunlarla karşılaşacağımızı bilerek birlikte dayanışma ağını kurarak omuz omuza yürümeliyiz.”

 

*Gazeteci