Kadınlar tekstil atölyelerinde sömürü ve tacizle yüz yüze

  • 09:07 7 Eylül 2022
  • Güncel
BATMAN - Batman’da tekstil atölyelerinin oldukça arttığını söyleyen Zeynep Çelik, bu alanda çalışan kadınların emek sömürüsüne ve tacize maruz kaldıklarını ancak kadınların bunun  bilincinde olmadıklarını belirtti. 
 
Kapitalist modernite kendisini emek sömürüsü üzerinde ayakta tutuyor. Bu emek sömürüsünün geliştirildiği alanlardan biri de tekstil atölyeleri. Ağır şartlarda çalışma yürütülen atölyelerde en çok da kadınlar çalıştırılarak emekleri sömürülüyor. Batman’da son yıllarda giderek artan tekstil atölyelerinden birinde çalışan Zeynep Çelik, koşulları anlattı. 
 
‘Kadın emeği sömürülüyor’
 
Türkiye’de kadın emeğinin her yerde sömürüldüğünü söyleyen Zeynep, “Bunlardan biri de tekstil alanı. Ben de bu alanda çalışıyorum. Burada emeğimiz sömürülüyor. Bugün tekstillerde çalışan kadınlar, başka işleri olmadığı için mecburen çalışıyorlar. Batman’da son zamanlarda tekstil atölyeleri ve burada çalışanların sayıları arttı. Tekstillerde en çok kadınlar çalışıyor. Bunun iki nedeni var. Birincisi, kadınlar sadece evle sınırlı kalmak istemiyor, rahatlıkla kendi emeğini ortaya çıkarıyor. İkincisi de tekstil atölyelerinin sahipleri ve  firmalar kadınları tercih ediyor.  Buralarda kadınların iki açıdan emekleri sömürülüyor. Hem burada hem de aile içinde emekleri sömürülüyor. Evde emeği sömürülen kadının iş yerinde de emeği sömürülüyor. Çünkü haklarını koruyamıyorlar. Tekstillerde var olan hakları da ortadan kaldırılıyor.  Bu yüzden tekstillerde en çok kadınlar tercih ediliyor. Atölye sahipleri sürekli olarak kadınları tercih ettiklerini söylüyorlar” diye konuştu. 
 
‘Kadınlar üzerinde sürekli baskı var’
 
Kendisinin atölyede masa başında çalıştığını ancak sürekli ayakta olan kadınların olduğunu belirten Zeynep, sözlerinde şunlara yer verdi: “Tekstil atölyesi rahat bir yer değil. Kadınlar yaklaşık 9 saat çalışıyor, bazen mesaiye de kalıyorlar.  Güvenceleri yok. Emekleri yok sayılıyor.  Kadınlar çok çalışıyor. Ama bu kadar çalışmanın aynı karşılığı olmuyor. Emeğimiz görülmüyor ve de hakkımız az veriliyor. Sürekli daha fazla üretim olsun diye baskı var. Tüm zamanımız burada geçtiği için enerjimiz, gücümüz kalmıyor. Başka bir iş yapacak enerjimiz kalmıyor. Kendisi için bir şey yapamıyor. Çünkü çalıştığı süre içerisinde sadece nasıl daha iyi iş yapabilirim diye düşünüyorsun.  Gerçekten de kadınların emeği yok  sayılıyor.”
 
‘Kadınlar mobbinge maruz kalıyor’
 
Tekstil atölyelerinde kadınların hakaret ve baskıya maruz kaldıklarını söyleyen Zeynep, “Tekstilde kadınlara bağırıyorlar. Çalışan sayıları azaldığında öfkelerini kadın çalışanlardan çıkarıyorlar.  Onların istediği gibi bir iş çıkmazsa, çalışmamışsınız diyorlar. Lavaboya gittiklerinde bile söylüyorlar. Sadece benim çalıştığım yerde değil, tüm tekstil atölyelerinde böyle. Düşünün ki, çalışanlar sadece belirli zamanlarda ihtiyaçlarını karşılayabiliyor.  Yine mobbinge maruz kalıyorlar. Her zaman yaptığından daha çok istiyorlar.  Ama çok çalıştığında da daha çok çalışmanı istiyorlar. Biri size bağırdığında hakkınızı arayamıyorsunuz çünkü başvurabileceğin bir yer yok. Tekstillerde en çok kadın çalışanlar hakarete maruz kalıyor. Hiyerarşik bir sıralama var. Müdür, müdür yardımcısı oralardan geçiyor. Bu yüzden de mobbingin farklı şekilleri var. Diğer yandan psikolojik baskı yapılıyor. Tekstilde bilinen ve bilinmeyen patronlar var” ifadelerini kullandı. 
 
‘Kadınlar fiziki tacize maruz kalıyor’
 
Tekstilde sadece kadınların değil tüm çalışanların hakarete maruz kaldığını belirten Zeynep, “Tüm çalışanlar hakarete maruz kalıyor. Yine fiziki olarak temas çok. Kıdemli olan, fiziki temas hakkını kendinde buluyor. Bilinç az olunca, sömürü de daha fazla oluyor. Fiziki temas da sömürü ve tacizdir. Ama kadınlar bu fiziki temasın taciz olduğunun bilincinde değiller, öyle görmüyorlar. Bu aynı zamanda toplumsal olarak da bir eksikliğimiz. İnsanlara kendi istekleri dışında temas edilmemesine izin vermemeleri gerektiğini söylemeliyiz. Bu aynı zamanda bir hak ihlalidir. Kadınların bu konuda duyarlı, uyanık olmaları gerekir. Bizim üstlerimiz tarafından yapılan bu durum taciz olarak değil sevgi olarak görüüyor. Bu çok yanlış” diye konuştu. 
 
 Kadınlara bilinçlenme çağrısı
 
 Kadınlara seslenen Zeynep, emek sömürüsüne karşı bilinçlenmelerini istedi. Zeynep son olarak şunları dile getirdi: “Tekstillerde bunu gördüğümde gerçekten çok daralıyorum. Kimse bunu sömürü olarak görmüyor. Bunun temelinde de aile var. Çünkü öncelikle aile tarafından sömürülüyorlar.  Kadının emeği sömürülüyor. Evde emek sömürüsüne maruz kalanın tekstildeki emek sömürüsü nasıl olur. Çünkü kadının evde emeği sömürülüyor. Bizler günde 9 saat çalışıyoruz bazen mesaiye kalıyoruz. Lütfen kadınlar okusun, bilinçlensin. Babalarının, erkeğin, sevgilerinin kendileri üzerinden hak iddia etmelerine izin vermesinler.  Kendilerini ilişkin kararı kendileri alsın. Kendileri ve çocukları için iyi bir toplum inşa etsinler.”