Yaz Tartışmaları’nın ardından ‘Kadın Tartışmaları’ yapılacak

  • 09:07 30 Ağustos 2022
  • Güncel
 
Marta Sömek
 
İSTANBUL - HDK, yoğun katılım ile geçen “Yaz Tartışmaları”ndan sonra Ekim ayında da “Kadın Tartışmaları” üst başlığıyla bir araya gelecek. Genel Kurul’a giderken örgütlenme ve dünya siyasetine ilişkin politikalarını belirleme noktasında böylesi çalışmalara ihtiyaç duyulduğunu vurgulayan HDK Eşsözcüsü Esengül Demir, tüm yapılara da tartışmalara dahil olarak zenginleştirmesi ve mücadeleyi büyütmesi çağrısında bulundu.
 
Halkların Demokratik Kongresi (HDK) startını 31 Temmuz verdiği “Yaz Tartışmaları”nda, Kürt sorunu, kapitalizm, ekoloji, emek ve mültecilik sorunu gibi Türkiye'nin temel ve sistemsel sorunlarına ilişkin dört hafta boyunca tartışmalar yürüttü. HDK Genel Merkezi’nde düzenlenen ve her Pazar günü 11.00-17.00 saatleri arasında gün boyu süren etkinliğe, ilk haftadan itibaren katılımcılar tarafından oldukça yoğun ilgi gösterildi.
 
Tartışılan konular
 
Dört hafta boyunca “Küresel Kapitalizm Nereye? Yeni Savaşlar, Yeni Sömürgeler mi; Yeni Devrimler Çağı mı?”, “Kürt ve Kürdistan Sorunu: Bölgesel-Küresel Dinamikler; Olasılıklar, Avantajlar, Dezavantajlar”, “Emek ve Ekoloji Direnişleri: Yeni Sınıfsal ve Toplumsal Mücadelelerin Ayak Sesleri”, “Göçmen ve Mülteciler, Yurtsuzluk-Vatansızlık Girdabında Yükselen Irkçılık mı, Halkların Özgürlüğü mü Kazanacak?” başlıkları tartışıldı. 
 
Ortak mücadele hattı hedeflendi
 
Siyasetçiler, hak savunucuları, kadınlar ve gençlerin büyük bir ilgi gösterdiği tartışmalarda birçok soruna karşı çözüm önerileri ve örgütlenme üzerine de çıkarımlarda bulunuldu. Her oturumun sonunda çözüm önerilerine dair de tartışmalar yürütülen etkinlikte, saatler süren karşılıklı soru-cevap bölümleri yapılarak konu başlıklarına dair bilgi aktarımlarında bulunuldu. Tartışmalar, ağırlıklı olarak bir örgütlenme zemini oluşturması için gerçekleştirilirken, aynı zamanda farklı kurum ve kuruluşlarla ortak mücadele hattının örülmesi için de planlandı. Tartışmaların sonucunda ise tüm krizlere karşı HDK çatısı altında örgütlü bir mücadele yürütülmesi ve bunun büyütülmesi gerektiği vurgulanarak, etkinliklerin düzenli olarak yapılacağının mesajı da verildi.
 
HDK Eşsözcüsü Esengül Demir ile “Yaz Tartışmaları”nın ilk oturumundan son oturumuna dek nasıl bir etki yarattığı, neden böyle bir etkinliğe ihtiyaç duyulduğu ve Türkiye ile Kürt kentlerindeki krizlere karşı nasıl bir yol izlenileceğine dair konuştuk.
 
Politika belirlemede ihtiyaç duyuluyordu
 
Yaz mevsiminde ve herkesin tatilde olduğu bir dönemde böyle bir planlama almanın riskli olduğunun farkında olduklarını söyleyen Esengül, “Katılımcıların sayısı, katılımın güçlü geçmesi açısından böyle bir risk barındırıyordu ama bir taraftan da Türkiye’de uzun süredir çok teorik, politik ve güçlü tartışmaların yapılmadığı, bir eksiklik olduğunun farkında olduğumuz için böyle bir planlama aldık” dedi. Esengül, ayrıca 10’uncu Halkların Demokratik Kongresi’nin Genel Kurulu’na giderken hem örgütlenme açısından hem de gelişen Türkiye, dünya ve bölge siyasetine ilişkin politikalarını belirleme noktasında böyle bir tartışmaya ihtiyaç olduğu için de bu programı önlerine koyduklarını ifade etti. Esengül ayrıca tartışmaların politika belirlemede oldukça ön açıcı ve faydalı olduğunu da sözlerine ekledi.
 
Mücadele yöntemleri üzerinde duruldu
 
Dört haftalık programın başlıklarının oldukça önemli olduğuna değinen Esengül, “Başlıklardan bir tanesi ‘Küresel Kapitalizmin Çöküşü’ydü. Bunun karşısında halkların çözüm önerileri nelerdir? Kapitalizmin kendi içerisinde çözüm arayışında bulunuyorken emekçiler, halklar ve bu dünyada yaşayan sınıfların tavrı, tutumu nedir? Küresel kapitalizmi nasıl okumamız gerekiyor ve buna ilişkin mücadelenin yol ve yöntemleri nasıl olacaktı? soruları üzerine tartıştık. Dolayısıyla konuşmacılar ve konuşmacıların dışında da katılımcıların karşılıklı etkileşim halinde söz kurabilecekleri, görüş ve önerilerini ve yeni dünya düzeni içinde mücadele yöntemimizin ne olacağına dair de bir tartışma dizisi hedefledik. Yine bir oturum da ekolojik yıkım ve dengelerin değişmesi, ekoloji-emek bağlamı üzerinden bir planlamaydı. Bu konuda çalışma yürütmüş, yazmış, çizmiş, mücadele eden insanlar ve ilgi duyanların da katıldığı bir programdı” sözleriyle iki konu başlıklarını anlattı.
 
En önemli konu: Kürt sorunu
 
Esengül, en önemli başlıklardan birinin de Türkiye ve Ortadoğu’nun artık küreselleşmiş, dünya sorunu haline gelmiş olan Kürt sorunu ve çözümün ne olacağına dair yaptıkları oturum olduğunu vurguladı. Bu konunun, konuşulmadan geçilebilecek bir mesele olmadığını belirten Esengül, “Bütün bu bahsettiğimiz başlıkların alt başlıklarının her birinin ayrı bir sempozyum, panel konusu olduğunu da biliyoruz” dedi. 
 
Son haftadaki oturumda ise “Göç ve Mülteciler” konusu üzerine tartıştıklarını aktaran Esengül, “Sınırlar ve sınırlar ötesi dünya meselesi, savaşlar ve göç. Bu bir start oldu. Her dört oturumun üst başlıkları dışında alt başlıkları ayrıca üzerinde düşünülecek, tartışılacak, açılacak başlıklardı. Zaman açısından da bir güne sığdırılmış oturumlardı bunlar. Ama tam günlük oturum ve yaz sezonu olmasına rağmen katılımlar oldukça iyiydi. HDK bileşenleri, HDK Meclisleri’nde bir boşluğun ve eksikliğin olduğunu söyleyen genç arkadaşlar, genç kadınlar oldukça iyiydi” ifadeleriyle katılımın yoğun olduğunu dile getirdi.
 
Ekim ayında ‘Kadın Tartışmaları’ yapılacak
 
Ekim ayının ilk haftasında da Kadın Meclisi’nin yapacağı iki oturumluk “Kadın Tartışmaları” olacağının bilgisini veren Esengül, “Yine orada da kadın mücadele hareketi, ortaklaşmaları, dünyada yürütülen mücadeleler ve oradan esinlenmeler, Türkiye’de yürütülen mücadele, Kürt kadın hareketinin mücadelesi ve Türkiye’deki kadın hareketinin kesişim noktaları gibi pek çok başlık tartışılacak” dedi. 
 
Tartışmaların başlangıç açısından oldukça iyi bir adım olduğunu belirten Esengül, “Olumlu, pozitif dönüşleri oldu ve tabii ki HDK’nin de böyle bir planlama almış olması misyonu açısından, siyaset kuran ve bunun inşasını hedefleyen kongre itibariyle yeni dönemi de okuması ve bu okumalara uygun siyasi okumalar yolunda örgütsel altyapısını kuracak olan bir yapı açısından önemliydi” cümlelerini kullandı.
 
‘Başka yapıların da tartışmalara dâhil olması gerek’
 
Etkinliğin genel olarak pozitif bir etki yarattığını paylaşan Esengül, “Ama yetmez. Bütün bu başlıkları ayrıca uzun uzun bizim dışımızdaki yapıların da tartışması gerekiyor. Sadece HDK-HDP bileşenlerinin değil, başka yapıların da bu tartışmalara dâhil olması, zenginleştirmesi, büyütmesi ve tabii yeni döneme ilişkin de Türkiye ve Ortadoğu’ya dair siyasette öngörülen görüşler, mücadele, yol, yöntem ve araçlarını oluşturmada bize öncülük edecek tartışmaların olması da hedefimiz, arzumuz ve isteğimiz” şeklinde konuştu.