‘Firdevs’i katledenler devlete bağlı güçlerdir’

  • 09:50 23 Ağustos 2022
  • Güncel
Sema Çağlak 
 
ŞIRNAK - Uludere'de işkence ile katledilen Firdevs Babat’a ilişkin konuşan kadınlar, “Firdevs'i katledenler devlete bağlı güçlerdir. Olay aydınlatılana kadar sessiz kalmayacağız” dedi.
 
Şırnak’ın Uludere ilçesinde 2 gün boyunca kayıp olan 18 yaşındaki Firdevs Babat, 2 günün sonunda Hêzil Çayı'nda katledilmiş bir şekilde bulundu. Bedeninde darp izleri olduğu tespit edilen Firdevs'in katledilmesine ilişkin soruşturma başlatıldı. Olayla ilgili Sadi Babat, Ramazan Babat ve Ahmet Babat gözaltına alındı. Sadi ve Ramazan Babat ifadelerinin ardından serbest bırakılırken, katliamı gerçekleştirdiğini itiraf eden Ahmet Babat ise tutuklandı.
 
Şırnak’lı kadınlar yaşanan katliama dair tepkilerini dile getirdi. 
 
‘Firdevs’in katilleri devlete bağlı güçlerdir’
 
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Cizre İlçe Eşbaşkanı Zilan Ecevit, kadın katliamlarının özel savaş politikalarıyla bağlantılı olduğunu belirterek, “Kadın katliamlarını gördükçe öfkeleniyoruz. Kadınlar işkence edilerek katledilmenin yanı sıra, günümüzde özel savaş politikalarıyla da hedef alınıp katlediliyorlar. Firdevs Babat da işkence edilerek katledildi. Cenazesi Hêzil Çayı'nda bulundu. Firdevs’i katledenler devlete ve sisteme yakın güçlerle bağlantılıdır. Bundan dolayı gücünü de bu sistemden alıyor. Cesaretlerini de cezasızlık politikasından alıyorlar. Katiller bu yüzden çok rahat hareket ediyor ve kadınları hedef alıyorlar” dedi.  
 
‘Cezasızlık politikası kadın katliamlarının önünü açıyor’
 
Firdevs’i katleden failin gücünü devletin cezasızlık politikalarından aldığını vurgulayan Zilan, “Failin kardeşi Ramazan Babat, 1 yıl önce bir çocuğa tecavüz etti ve bu olayın üstünü para ile örttü. Şimdi ceza almadan rahatça ortalıkta dolaşıyor. Fail de gücünü abisinden alıyor, kadınları hedefleyen sistemden alıyor, cezasızlık politikalarından alıyor. Botan’da özel savaş politikaları zirveye ulaştı. En küçük yerlerde bile kendini yaşatıyor. Özellikle Uludere ilçesinde kadınlar üzerinden yürütülen bir özel savaş politikası var. Son süreçlerde Uludere’de birçok taciz, kaçırma ve tecavüz olayları gündeme geliyor. Uludere’nin yüzde 90’ı korucu ve devlete hizmet ediyor. Devlete bağlı bu güçler özellikle kadını hedef alıyor. Onlara her şey reva görülüyor. Kadınları katlediyorlar ceza almıyorlar, doğayı katlediyorlar ceza almıyorlar, toplumu bozuyorlar yine ceza almıyorlar. O yüzden bu katliam tek bir kişinin şahsında yapılmamıştır. Bu katliam sistematik olarak gerçekleştirilmiştir” şeklinde konuştu.
 
‘Toplumu ahlaksızlaştırmak istiyorlar’
 
Zilan, kadınların iktidarın hedefinde olduğuna dikkat çekerek, şöyle devam etti: “Bir toplumu yok etmek istiyorsan önce onun ahlaki değerlerini yok edersin. Bölgede yürütülen politika da budur. Cizre’de gençler üzerinde, Uludere’de ise kadınlar üzerinde özel savaş politikaları yürütülüyor. Son süreçlerde de toplumun ahlaki değerleriyle oynayarak toplumu ahlaksız bırakmaya çalışıyorlar. İşkence ve katliamlarla bu halkı bitiremediklerini gördüler, bu yüzden de ahlaki yozlaştırmaya dönük politikalara sarıldılar. Kürt kadın ve gençlerine dönük fuhuş ve uyuşturucu araçlarıyla saldırı gerçekleştiriyorlar. Bu araçlar Şırnak’ta yaygınlaştırılmak isteniyor. Kadın hakları savunucuları bu olay karşısında sessiz kalmamalılar. İpek Er olayında olduğu gibi bu da cezasız kalmamalı.”
 
‘Kadın katliamları politiktir’
 
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Silopi İlçe Eşbaşkanı Asuman Külter ise, katliamı kınadığını belirterek, “Bölgede Kürt kadınlarının katledilmesi bir politikaya dönüşmüş durumda. Kadın bedeni üzerinde her seferinde faklı yol ve yöntemlerle çeşitli kırım politikaları uygulanıyor. Kürt gençleri fuhuş ve uyuşturucu batağına sürüklenmek isteniyor. Bu politikaları asla kabul etmeyeceğiz. Biz TJA aktivistleri ve HDP Kadın Meclisi olarak bu politikalar ile mücadele ediyoruz. Kadın katliamları ve özel savaş politikaları bitmeyene kadar Kürt kadınları durmayacak” ifadelerini kullandı.
 
‘Mücadelemizi büyüteceğiz’
 
"İktidar özgür kadın görmek istemiyor" diyen Asuman, sözlerini şöyle sonlandırdı: “Kadınlar artık kendilerini tanıyorlar ve kimliklerini biliyorlar. Eril zihniyete karşı çıkıyorlar. Kadınlar eril sistemi kabul etmediği için onları rahatsız ediyor. Bu yüzden kadınları hedef alıyorlar. Katliamların önünü almak için mücadelemizi büyütmeliyiz. Direnmeliyiz ki, Firdevs, Sakine ve Berivanlar bir daha yaşanmasın.”