Tutsak annesi: Tüm hasta tutsaklar bırakılmalı

  • 09:01 7 Nisan 2022
  • Güncel
Rojda Aydın
 
ŞIRNAK - Hasta tutsak Tenzile Acar’ın annesi Rasmiye Acar, kızının ve tam hasta tutsakların bırakılarak dışarıda tedavi edilmelerini istedi. 
 
Cezaevlerinde hak ihlalleri ve baskılar devam ederken, tedavi edilmeyen hasta tutsakların durumu ise her geçen gün daha da ağırlaşıyor. Cezaevindeki hasta tutsaklardan biri de Tenzile Acar. Tenzile, 2 Şubat 1995’te Şırnak’ın İdil ilçesinde doğar. Çocuklarına “Rewşen” ismini vermek isteyen aile "Kürtçe yasağı" nedeniyle Tenzile adını verir. Çocukluğunu ilçede geçiren Tenzile, yaşamda karşılaştığı haksızlıkları kabul etmez. Daha 15 yaşında siyasi parti çalışmalarına katılan Tenzile, Şırnak ve farklı kentlerde çalışmalara dahil olur. 2017 yılında çalışmalar için gittiği İstanbul’da tutuklanan Tenzile, 5 yıldan bu yana Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi’nde tutuluyor.
 
İnsan Hakları Derneği’nin (İHD) hasta tutsaklar listesinde yer alan Tenzile Hepatit B, tüberküloz hastası ve nefes darlığı  çekiyor. Tenzile, hastaneye gittiklerinde kelepçeli muayene dayatıldığı için muayene ve tedaviyi kabul etmiyor. Tenzile’nin annesi Rasmiye Acar, kızının durumu ve cezaevlerinde yaşanan hak ihlallerine ilişkin konuştu. 
 
‘Zulme karşı çalışmalarda yer aldı’
 
Kızının yaşanan zulme karşı siyasi parti çalışmalarında yer aldığını söyleyen Rasmiye, “Ailesine ekonomik olarak katkı sunmak istiyordu, başka bir yere gitmek istemiyordu. Kendisine bir dükkan açtı, telefon alım satımı yapıyordu. Bir süre sonra mecbur kaldı dükkanı kapattı. Devletin baskısı ve zulmünden dolayı siyasi partinin çalışmalarına katıldı. Çalışmalara başladığında daha çocuktu. 15 yaşında olmasına rağmen canla başla çalışıyordu” şeklinde konuştu. 
 
Bebekken gördüğü zulme, büyüdüğünde başkaldırdı
 
Tenzile’nin kişiliğine dikkat çeken Rasmiye, şöyle devam etti: “Kızım çok çalışkan ve zeki. Herkese yardım ediyordu. Çocukluğundan bugüne çok güzel bir arkadaşlığı var. Çocukluğunda da öyleydi ve her zaman arkadaşlarını korurdu. Hiçbir zaman haksızlığı kabul etmezdi. Bu özelliği hala daha devam ediyor. Her zaman çocukların isminin Kürtçe olmasını isterdi. Onun ismini yasaktan dolayı Rewşen koyamamıştık ama hep o ismi kullandı, hala daha kullanıyor. Kimlikteki ismi Tenzile olsa da evde ve dışarıda ismi Rewşen’di. Kızım daha bebekken isminden dolayı zulme maruz kaldı ama şimdi büyüdü ve zulme başkaldırdı.”
 
10 gün işkence gördü
 
Kızının siyasi parti çalışmaları için İstanbul’a gittiğini söyleyen Rasmiye, “İstanbul’da gözaltına alındığında 10 gün işkence gördü. Kızım 2017’de tutuklandı. Gördüğü işkence cezaevinde de devam etti. İlk günden bu yana ona ve arkadaşlarına yönelik büyük baskılar var. Cezaevi idaresi ve gardiyanlar her gün koğuşlara baskın düzenliyor ve arama yapıyor. Aramalarda her şeyleri dağıtılıyor” dedi.
 
Kelepçeli muayene dayatması
 
Tenzile’nin uzun bir süredir hasta olduğunu kaydeden Rasmiye, “Hastaneye kelepçeli bir şekilde götürüyorlar. Bu yüzden kızım tedaviyi kabul etmiyor. Yine tüm gardiyanlar muayene yerine giriyor. Kelepçe ile nasıl tedavi edilir? Hastaneye götürdüklerinde de korona gerekçesi ile tek kişilik hücrede tutuluyor. Hasta bir insan nasıl ihtiyaçlarını karşılayabilir ve kendisine bakabilir” ifadelerini kullandı.
 
‘Hasta tutsaklar tedavi edilmiyor’
 
Ülkede adalet ve hukukun kalmadığını belirten Rasmiye, şöyle dedi: “Tüm hasta tutsaklar bırakılmalı ve tedavileri yapılmalı. Annelerin yüreğinin daha fazla yanmasını istemiyoruz. Çocuklarımız sürgün ediliyor. Hem ailelere hem de tutsaklara yönelik zulüm var. Kızım verem hastası ve tedavi edilmeli. Ancak kızım ve diğer hasta tutsaklar tedavi edilmiyor. Kızımın bırakılmasını ve dışarıda tedavi edilmesini istiyorum. Tek başına kendine bakamıyor. Hastalığından dolayı bulunduğu yerin temiz olması gerekiyor. Bu açıdan cezaevi koşulları uygun değil. Tedavi edilmediği için çok kaygılıyız.”