İSTANBUL - Özgür Genç Kadın, yarın 4’üncü Konferanslarını “Özgürlük için isyanı yükselt” şiarıyla gerçekleştirecek. Konferansları hakkında bilgi veren Özgür Genç Kadın üyesi Merve Havalı, “AKP-MHP faşizminin bütün baskılarına karşı hayatlarımızı ve özgürlüğümüzü ancak birlikte, örgütlü bir şekilde geri kazanabiliriz” dedi.

 

Özgür Genç Kadın, bu yıl 4’üncü konferansını gerçekleştiriyor. “Özgürlük için isyanı yükselt” şiarı ile 2 Nisan'da İstanbul’un Fatih İlçesinde bulunan Balat İnşa Kültür Merkezi'nde gerçekleştirecek olan konferansın hazırlıkları da tamamlandı. İlk olarak 2004 yılında 20’den fazla şehirden katılım ile Ankara’da gerçekleşen Özgür Genç Kadın Konferansı, 2012 ve 2016 yıllarında da İstanbul’da gerçekleşti.

 

Genç kadınların yaşadığı sorunlar

 

Konferansları hakkında bilgi veren Özgür Genç Kadın üyesi Merve Havalı, genç kadınların yüksek bir eylemlilik iradesi olduğunu vurguladı. Liselerden üniversitelere kadın mücadelesinin önemli bir aşamaya geldiğini paylaşan Merve, genç kadınlar olarak yaşadıkları sorunları ise şöyle sıraladı: “Pandemi ve ekonomik krizle birlikte ilk olarak gözden çıkarılanlar genç işçi kadınlar oluyor. Öte yandan üniversiteli genç kadınlar çok ciddi barınma sorunları ile karşı karşıya kalırken 850 TL’lik burs-kredi ile yaşamlarını idame ettiriyorlar. Bunun karşısında aylık geçimini sağlayabilmesi için bu ücretin sadece yüzde 10’unu hijyenik pede ayırmak zorunda kalıyor. Ayrıca akademi epeyce cinsiyetçi ve neopolitik bir kurum. Kampüslerde genç kadınlar kendilerini güvende hissetmiyorlar. Buna karşılık cinsel taciz önleme kurumları üniversitelerde ya işlevsizleştiriliyor ya da tamamen kapatılıyor.  Kayyum rektörler ve darbeci YÖK işbirliği ile aslında kampüslerin sterilize edilmek istendiği, genç kadınların kampüslerde kendilerini rahatça var edemediklerini görebiliyoruz.”

 

Konferansın amacı: Kadın örgütlülüğü

 

Bütün bu sorunlar karşısında genç kadınların sorunları değiştirme iradesinin olduğunun altını çizen Merve, konferansın amacına dair ise şunları aktardı: “Gördüklerimiz aslında epey örgütsüz kendiliğinden ortaya çıkan hareketler. Genç kadınlar sorunları görüyorlar sorunları değiştirmek için bir irade değişim gücü ortaya koyuyorlar fakat bu dağınık ve bu soruna özgül oluyor. Biz de bu konferansla genç kadınları değiştirme gücünü enerjilerini örgütlü bir düzeye kanalize etmek ve sorunları örgütlü çözümle ortaya koymaya çalışıyoruz. Çünkü kadın hareketinin büyük bir sloganı var ‘Kadınlar birlikte güçlü’ diye. Biz bunu genç kadınlar için de düşünüyoruz. AKP-MHP faşizminin bütün baskılarına, erkek egemenliğine, ekonomik krizin hayatımızda yarattığı sorunlara karşı hayatlarımızı ve özgürlüğümüzü ancak birlikte, örgütlü bir şekilde geri kazanabileceğimizi düşünüyoruz. Bu sebeple farklı bir düzeyde sorunlarımızı ve çözümlerimizi tartışabilmek için bu konferansı örgütlüyoruz.”

 

Konferans iki başlıktan oluşuyor

 

Konferansın iki ana başlıktan oluşacağını paylaşan Merve, ilk başlıkta “Yaşanan kadın devrimidir” başlığıyla dünyadaki kadın devrimini tartışacakları bilgisini verdi. “Polonya’dan Rojava’ya, Hindistan’dan Arjantin’e yaşanan kadın hareketinin küresel bir kadın devrimine işaret ettiğini düşünüyoruz” diyen Merve, konferansta bu deneyimleri tartışacaklarını belirtti. Türkiye’deki kadın hareketinin genel durumunu da tartışacaklarını söyleyen Merve, “AKP-MHP faşizminin karşısında kadın imkanlarını ve sınırlılıklarını konuşacağız. Sonrasında ikinci bölümde ise bu konunun öznesi olan genç kadınlara eğileceğiz. Ve ‘Genç kadınlar ve faşizm’ adlı bir başlıkta bugün faşist şeflik iktidarında özellikle genç kadınların yaşadıklarını tartışacağız Konferansın sonucunda bütün genç kadınların sorunlara nasıl cevap verebileceğini, buradan nasıl bir örgütlülük düzeyi ile ayrılabileceklerini de tartışacağız” dedi.

 

‘Genç kadınlar en dinamik örgütlü grup’

 

Merve, kadın hareketinin belirli bir aşama yakaladığını, tutsak devrimci kadınlardan işçi genç kadınlara, tüm siyasi başlıklarda yükselen bir kadın hareketinin olduğunu ifade etti. Merve, “Türkiye'de şu anda gerçekten en dinamik en örgütlü gruplardan biri genç kadınlar, kadınlardır. Bunu 25 Kasım'da, 8 Mart'ta ve Newroz’da görebiliyoruz. Yine aynı şekilde ulusal mücadelelerinde, inanç özgürlüğü mücadelelerinde hep en ön saflarında genç kadınları görüyoruz. Karşılık bulduğunu görüyoruz. Kadınlar AKP-MHP faşizmine inkârcı sömürgeciliğe direnmek istiyor. Biraz bu istekleri bu arzuları aslında derleyip toparlamak gerektiğini düşünüyoruz”  ifadelerini kullandı.

 

Özel savaş politikalarına karşı dayanışma

 

Kürt illerinde özel savaş politikaları ile kadın kırımı yaşandığını kaydeden Merve, özellikle bunun yansımasını daha fazla genç kadınlar üzerinde gördüklerini dile getirdi. Gülistan Doku ve İpek Er örneklerini veren Merve, “Kürdistan’daki özel savaş politikalarının tespit edilmesi mühim. Çünkü orada inkarcı faşist Türk Devleti'nin erkek egemen baskılarıyla ve sermayenin özel sömürü politikaları ile aslında farklı bir düzleme taşınıyor. Kürdistan'daki kadınlar, kadın özgürlük mücadelesinin yanında aynı zamanda bir ulusal özgürlük mücadelesi de yürütüyorlar ve o yüzden çifte bir baskı ile karşı karşıyalar. Türkiye'deki kadınların orayla dayanışma içinde olması gerekiyor. Yalnızca dayanışmak değil, orada bir özne konumunda kendini var edebilmesi de çok önemli. Örneğin biz ‘Özgür Genç Kadınlar’ olarak hem Türkiye'de hem Kürdistan'da örgütlüyoruz ve Kürdistan'da çalışmalar yürüten ‘Özgür Genç Kadın Kürdistan’ diye bir örgütümüz var. Bu anlamda Türkiyeli kadın örgütlerinin Türkiyeli genç kadınların da dayanışmada bulunması ve Kürt kadınlarına ve oradaki örgütlü kurumlara yapılan saldırılar karşısında sesini daha gür çıkarması gerektiğini biliyoruz.  Burada iyi bir düzey yakalandığını ve bunun daha da büyütülerek devam etmesi gerektiğini düşünüyoruz” şeklinde konuştu.

 

Konferansa çağrı

 

Konferanslarının genç kadınlar için yeni bir yol haritasının çizilebilmesi açısından önemli olduğunu söyleyen Merve, kadınların isyanlarını daha çok yükseltmeleri gerektiğini belirterek “Özgür Genç Kadın olarak erkek egemenliğine, ekonomik krizlere ve AKP-MHP faşizminin tüm baskılarına karşı genç kadınları 2 Nisan'da Balat İnşa Kültür Merkezi'nde yapacağımız 4'ncü Genç Kadın Konferansı'nda özgürlüğümüzü kazanmak için isyan yükseltmeye davet ediyoruz” çağrısı yaptı.