DİYARBAKIR - DTK, TJA, DBP, HDP ve MED TUHAD-FED, PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın fiziki özgürlüğü ve 73'üncü doğum günü  için yaptıkları açıklamada  8 Mart ve Newroz ruhu ile "Sayın Öcalan'ın fiziki özgürlüğü için yüzümüzü 4 Nisan'da Amara'ya verelim" dedi.

 

Demokratik Toplum Kongresi (DTK), Tevgera Jinên Azad (TJA), Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Halkların Demokratik Partisi (HDP) ve Med Tutuklu ve Hükümlü Aileleri Hukuki ve Dayanışma Dernekleri Federasyonu (MED TUHAD-FED) PKK Lideri Abdullah Öcalan’in fiziki özgürlüğü ve 73’üncü doğum günü  etkinliklerine dair MED TUHAD-FED binasında basın toplantısı düzenledi. Toplantıya DTK Eşbaşkanı Berdan Öztürk, DBP Eşbaşkanı Saliha Aydeniz, HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Feleknas Uca, TJA Aktivistleri ve MED TUHAD-FED Eşbaşkanı Zeki Baran katıldı.

 

Basın metnini MED TUHAD-FED Eşbaşkanı Zeki Baran okudu.

 

'Dolmabahçe Mutabakatı tarihi bir milattı'

 

Abdullah Öcalan'ın ağır tecrit koşulları altında tutulduğunu kaydeden Zeki, İmralı Cezaevi'nden başlayan tecridin Türkiye ve bölge cezaevlerine yayıldığını ifade etti. F Tipi cezaevlerinin bir sisteme dönüştürüldüğünü belirten Zeki, "Zindanlardaki tecrit ve izolasyon işkence sistemi, yürütülen savaş politikalarıyla siyasi, kültürel ve ekonomik kırım ile tüm Kürdistan ve Türkiye'de bir politikaya dönüşmüş durumda. Kürt sorununun demokratik müzakere yöntemiyle çözülmesi için başlatılan diyalog süreci 2013'te Dolmabahçe Mutabakatı'yla Kürt halkı ve Türkiye halkları açısından tarihi bir milat olarak değerlendirildi. 2013 Newroz'unda Sayın Öcalan'ın okunan mektubuyla milyonlar Newroz alanlarına akın ederek yol haritasının arkasında olduğunu bir halk referandumuyla ortaya koymuş oldu" dedi.

 

'Halk Sayın Öcalan'ı adres gösterdi'

 

"Kürdistan ve Türkiye halklarının Dolmabahçe Mütabakatı'na tam destek verdiği bir aşamada dönemin AKP Genel Başkanı Erdoğan tarafından devrilen mutabakat masasıyla Türkiye ve Kürdistan tarihinin en karanlık süreçlerinden biri başlamış oldu" diyen Zeki, AKP-MHP iktidarı döneminde darbe ve savaş politikalarının yeniden devreye konulduğunu söyledi. Son 6-7 yıldır Kürt halkının bu politikalara maruz kaldığını hatırlatan Zeki, "Kürt halkı ve bölge halkları bu saldırılar karşısında büyük bir direniş sergiledi. 2013 yılından bu yana Kürt halkı tarihinin en büyük Newroz'unu 2022 yılında gerçekleştirdi. Kürt halkının özgürlük referandumuna dönüşen 2022 Newrozu bir kere daha Kürt sorununun demokratik müzakere ve barışçıl yöntemlerle çözülmesi için Newroz alanlarında Sayın Öcalan'ı adres olarak gösterdi" ifadelerini kullandı.

 

'Tutsaklara özgürlük talebi'

 

Kürt halkı başta olmak üzere milyonlarca kişinin Newroz alanlarına aktığını belirten Zeki, konuşmasına şöyle devam etti: "Newroz kutlamalarında Kürt halkı bir kez daha Kürt meselesinin çözümünde demokratik müzakere yöntemi dışında hiçbir yol ve yöntemin sonuç alamayacağını göstermiş ve sorunun muhatabını işaret etmiştir. Newroz alanlarında başta Kürt Halk Önderi Sayın Abdullah Öcalan olmak üzere tüm siyasi tutsakların özgürlük talebi haykırılmıştır. Bu talep aynı zamanda Kürt meselesinin demokratik siyasal yöntemlerle çözülmesine dönük bir çağrı niteliğindedir."

 

‘Halklara uygulanan bir tehdittir’

 

Ardından konuşan DBP Eş Genel Başkanı Saliha Aydeniz, önemli bir süreçten geçtiklerini söyledi. Saliha, Türkiye'nin şuan savaş, kayyım ve kırım politikaları ile yönetildiğini kaydederek, "Barışın, huzurun, eşitliğin yerine getirilmesi için Sayın Öcalan'ın rolü büyüktür. Bizler bunu çözüm süreci döneminde gördük. Bundan kaynaklı Sayın Öcalan'ın önemi hala yerini koruyor. Newroz'da milyonlarca kişi Sayın Öcalan'ın özgürlüğü ve önemi için bir kez daha haykırdı. Şuan var olan tecrit durumu sadece bir kişiye değil, Kürt halkı başta olmak üzere tüm halklara uygulanan bir tehdittir" diye ekledi.

 

'Yüzünüzü Amara'ya dönün'

 

Saliha, yıllardan beridir Abdullah Öcalan'dan doğru haber alınmamasının tüm halklarda büyük bir kaygıya neden olduğunu belirterek, “Bu nedenle 8 Mart ve 21 Mart Newroz ruhuyla 4 Nisan'ın da karşılanması lazım. Çünkü 4 Nisan 'yeniden doğuş'tur. Kürtler, Sayın Öcalan sayesinde yok oluştan siyaseti belirleyen duruma geldi. Biz de 4 Nisan etkinlikleri kapsamında tüm halkımızın yüzünü Amara'ya dönmesini istiyoruz” dedi.

 

'Her yerde 4 Nisan'ı kutlamalıyız'

 

DTK Eşbaşkanı Berdan Öztürk ise, 21 Mart'ın yanı sıra 4 Nisan'ın da Kürt halkı için önemli olduğunu ifade ederek, "Sayın Öcalan'la birlikte Kürtler kendi küllerinden yeniden doğdu.  Kendi kimliklerini ve kültürlerini tanıdı. Bundan kaynaklı 4 Nisan bizim için tarihi ve önemli bir gün.  Sayın Öcalan şahsında Kürtlerin tasfiyesi ve yok edilmesi amaçlanıyor. 4 parça Kürdistan'da bu amaç zaten saklanmıyor. Bundan kaynaklı bu doğuş, Kürtlerin doğuşudur. Her alanda bu günü, kendi doğuş günümüz olarak görüp kutlamalıyız" sözlerine yer verdi.