İzmir Newrozu PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın özgürlüğü talep eden sloganlarla başladı. Kitle engellemelere rağmen "Bê Serok jiyan nabe etrafında seslerini yükselterek, coşku ve heyecanla Newroz'a durdu. 

 

İzmir'de “Dem, dema serkeftinê ye” (Şimdi, kazanma zamanı) şiarıyla düzenlenen Newroz kutlaması "Bijî Serok Apo" “Bê Serok ve "Direne direne kazanacağız" sloganıyla başladı. İzmirliler, sabahın erken saatlerinde giriş kapılarına gelerek, halaya durdu. Gündoğdu Meydan'ında saat 13.00'de  girişler yapılırken, kitle alana 2 koldan Cumhuriyet Meydanı ve Alsancak yönünde giriş yaptı. Kadınlar ve gençlerin yöresel kıyafetleriyle katılması alanda rengarenk görüntülere sahne oldu. 

 

Binlerce kişinin akın ettiği Gündoğdu Meydanı’nda kitle dakikalarca "Bê Serok jiyan nabe", "Bijî Serok Apo", "Direne direne kazanacağız", "Selam selam Öcalan'a bin selam", "Bijî tekoşina gelan" ve "Kürdistan faşizme mezar olacak", "Deniz Poyraz ölümsüzdür" sloganlarıyla sesini yükseltti. Tertip komitesinin belirlediği sloganları atmasını istemesine rağmen kitle hep birlikte "Bijî Serok Apo" sloganıyla karşılık verdi. 

 

Alanda Kürtçe Türkçe yazılı "Şimdi kazanma zamanı", "Newroz pîroz be" pankartları açılırken, HDP İzmir il binasına yönelik gerçekleştirilen silahlı saldırıda katledilen Deniz Poyraz'ın fotoğrafları taşındı. 

 

İzmir Newrozu’nda gençlerin ve kadınların yoğun katılımı dikkat çekerken, halk coşku ile Newroz'u kutluyor. Kitle yerel sanatçı Roşkar'ın seslendirdiği şarkılar eşliğinde halaya durdu. Kutlama programı yapılan saygı duruşunun ardından başladı. 

 

Siyasi parti ve sendikaların kendi pankart ve dövizleri ile kortej şeklinde alana giriş yaptı. 

 

Newroz ateşini Deniz’in ailesi yaktı

 

Daha sonra Deniz Poyraz’ın ailesi ateşi yaktı. Kitle bu esnada sık sık "Deniz Poyraz ölümsüzdür" "Şehit namirin" sloganları attı. Ateşin yakılmasının ardından Ege ve Karadeniz bölgesine ait şarkılar çalındı. Atılan sloganlarla  Deniz Poyraz'ın  katledilmesi bir kez daha kınandı.  

 

Faşizme korku, dostlara umut

 

Ateşin yakılması ve çekilen halaylar sonrasında konuşan  HDP İzmir Milletvekili Murat Çepni, Gündoğdu Meydan'ın Kürt halkı ve ezilen halkların özgürlük taleplerini yükselttiği alan olduğunu belirterek, "Bu meydanlar faşizme korku, dosta umut olan meydanlardır. Kürt halkı özgür olmadan emekçi milyonlar, emekçi Türk halkı da özgür olamaz. Yalan imparatorluğunu hakikatin gücüyle yerle bir edeceğiz. Yeni yaşamı kurmak için yürüyoruz. Demokrasi, özgürlük ve sosyalizm diyerek yürüyoruz, örgütleniyoruz. Newroz isyandır, özgürlüktür. Karadeniz’de doğasına sahip çıkan köylüyle, vardım, varım, var olacağım diyen Kürdün buluşmasıdır" dedi.

 

 Newroz ateşi yeni bir toplumun habercisi

 

Ardından konuşan Toplumsal Özgürlük Partisi (TÖP) Dönem Sözcüsü Juliana Gözen ise 2022 Newrozu'nun baskıyı, sömürüyü şiddeti halklara dayatan egemenlere karşı verilen en büyük cevap olduğunu söyledi. Gözen, "Bugün yakılan Newroz ateşi yeni bir toplumun habercisi. Halklarımıza hiçbirşey vermeyecek olan bu sisteme ne razıyız ne de mecburuz. Koltuğu uğruna ülkeyi uçuruma sürükleyen AKP MHP iktidarı yaşamımızı cehenneme çeviriyor. Ekonomik krizin bütün faturasını bizlere ödetmek istiyor. Bu ülkenin esas sahiplerini sindirmek korkutmak istiyor. Kendi iktidarı sürsün diye bu memleketin esas sahiplerini zorla sindirmeye çalışıyor. Diğer tarafta 6'lı masayı kuranların da aynı yolun yolcusu olduğunu biliyoruz. Roboski katliamının, faili meçhullerin üstünün örtülmesinden biliyoruz. Bizler bugün buradaki iradeyle o masayı da dağıtacağız. Bizden çaldıkları hakları, hayatları geri alacağız" diye konuştu.

 

Demokratik Cumhuriyeti inşa edeceğiz

 

Daha sonra konuşan Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eşsözcüsü Cengiz Çiçek de, bir avuç bezirganın Türkiye halklarına dünyayı dar etmeye çalıştığını belirterek, "Bu dünya sizin değil, bu dünya halkların, alevilerin, sünnilerin, doğanın, emeği ile dünyayı var edenlerin, kadınların, gençlerin dünyası. Selam olsun sizlere. Savaş, zulüm dönemlerinden geçiyoruz. Halen bugün Ortadoğu'yu savaş cehennenmine çevirmek isteyenler var" dedi. 

 

Cengiz, savaş siyasetini Türkiye ve Kürdistan halklarının engelleyeceğini belirterek, "Biz savaştan değil barıştan tarafız. Dışarda barış masası kurmaya çalışanlar ülke halklarına savaşı dayatmaktalar. Savaşı dayatanlar İmralı'da tecridi derinleştirenlerdir. Onlara şunu söylüyoruz. İmralı'da Sayın Öcalan savaş karşıtıdır, barış yanlısıdır. Her devreye girdiğinde gördük ki Türkiye ve Kürdistan halkları barış içinde oluyor. Bundan rahatsız oluyorlar. O nedenle AKP MHP iktidarı tecridi dayatıyor" dedi. 

 

Savaşın göç dalgasına da neden olduğunu söyleyen Cengiz, "Türkiye'de savaş gerçeği ile yüzleşmeyen Kürt meselesiyle yüzleşmeyen hiçbir güç emek, kadın, gençlik mücadelesiyle yüzleşemez. Bugüne kadar direnerek geldik. Direnişimizin yanına bir başka şey daha koyuyoruz. Şimdi kazanma zamanı. Bize birileri elbise dikmeye çalışıyor. Diyorlar ki siz hangi ittifaktan yanasınız? Biz egemenlikçi, iktidarcı, milliyetçi bir ittifaktan yana değiliz. Biz emekçilerin ezilenlerin tarihi ittifakını kurduk. Ne Millet ne de Cumhur ittifakının sofrasında gözümüz var. Bizim soframız güneşin sofrasıdır. Hrant Dinklerin, Kemal Kurkut'un, Tahir Elçi'nin, Deniz Poyraz'ın sofrasıdır. Asla diz çökmeyeceğiz. Demokratik  Cumhuriyeti birlikte inşa edeceğiz. Üçüncü Yol’a inanıyoruz. Üçüncü Yol sizlersiniz. Yolumuz Demokratik Cumhuriyet’in yoludur. Kutlu olsun" dedi. 

 

 Newroz ruhunu 1 Mayıs’a taşıyacağız

 

Demokratik Toplum Kongresi Eşbaşkanı Saliha Aydeniz, Sur’dan, Kato’dan Kürt halkının selamlarını getirdiğini dile getirdiğini söyledi. Saliha, “Rahşanları, Semaları, Newroz şehitlerini saygıyla selamlıyorum. Yüz yıldır Kürtlere karşı soykırım politikaları uygulanıyor. Yüz yıldır Kürtleri kendi topraklarında yok etmek istediler. Kürtleri yok etmek isteyenler, dilinden, kültüründen koparmak isteyenler, bu meydana baksın. Kürtler her yerde, biz buradayız, hiçbir yere gitmiyoruz” dedi. 

 

Kürt halkının, Türkiye halklarının ve kadınların Türkiye’nin geleceği için, Kürdistan’ın özgürlüğü için 8 Mart meydanlarını özgürlük meydanlarına dönüştürdüğünü ifade eden Saliha, “O ruhu Newroz meydanlarına taşıdık. Bu ruhu 1 Mayıs meydanlarına da taşıyacağız” şeklinde konuştu. 

 

Saliha, kadınların ve halkların baskılara karşı alanlarda olmaya devam ettiğini söyleyerek, “Newroz meydanları dolup taşıyor. İzmir Newroz meydanından Batman’a, Van’a, İstanbul’a bin selam olsun. Bu meydanlar iktidarı bitirme noktasına getirdi. İktidarın bitişinin temel nedeni, tecrit politikalarıdır. Tecrit İmralı’dan başlıyor ancak hayatın her alanına sirayet ediyor. Tecridi derinleştirdikçe krizler de derinleşiyor. Sayın Öcalan konuştukça demokrasi gelişiyor, özgürlükler sağlanıyor, halkların birlikteliği sağlanıyor. Bu nedenle tecride karşı ortak mücadele şart. Sayın Öcalan özgürleşmeden, halkların özgürlüğünden de söz edilemez” ifadelerini kullandı. 

 

Kürt halkının tecride karşı meydanlarda olduğunu vurgulayan Saliha, “Sayın Öcalan’ın özgürlüğü bizlerin özgürlüğüdür. Sayın Öcalan Türkiye’nin ve Ortadoğu’nun demokrasisi ve özgürlüğü için en büyük şanstır. Bunun için tecride karşı sonuna kadar mücadeleyi sürdüreceğiz. Newroz meydanlarından Sayın Öcalan’ın özgürlüğü talebi haykırılıyor” dedi. 

 

Tutsaklara yönelik baskılara değinen Saliha, “Hasta tutuklular ölüme terk ediliyor. Hasta tutuklulara karşı insanlık suçu işleniyor. İzmir meydanından sesleniyoruz; Aysel Tuğluk şahsında tüm tutuklular bir an önce serbest bırakılmalıdır. Bu meydandan direnen tutsaklara bin selam olsun. Tutsakların Newrozu kutlu olsun. Cezaevlerinde direnenlerin sesi olmaya devam edeceğiz” diye konuştu.

 

Konuşmaların ardından sanatçı Mervan Tan’ın şarkıları ile halaylar çekildi.