‘Alanlara akıp Deniz, Garibe ve Aysel Tuğluk için sesimizi yükselteceğiz’

  • 09:06 4 Mart 2022
  • Güncel
 
DİYARBAKIR - Erkek egemen zihniyete karşı bu yılda 8 Mart’ı alanlarda karşılayacak olan kadınlar, Diyarbakır’da yapılacak mitinge katılım çağrısında bulundu. Kadınlar, “Anlara akıp sesimizi, Deniz, Garibe ve Aysel Tuğluk için yükselteceğiz” dedi. 
 
8 Mart Dünya Kadınlar Günü’ne sayılı günler kala kadınlar alanlara çıkmaya başladı. Kazanılmış hakları için ve erkek zihniyetine karşı renkleri ve sloganlarıyla alanları dolduran kadınlar, birlikte mücadele mesajını vermeye devam ediyor. 
 
Birçok kentte olduğu gibi Diyarbakır’da da kadınlar 8 Mart günü alanlara çıkmaya hazırlanıyor. “Zaman Kadın Özgürlük Zamanı” şiarıyla gerçekleşecek mitinge katılım için kadınlar çağrıda bulundu. 
 
‘Kazanımlarımızdan asla vazgeçmeyeceğiz’
 
8 Mart’ın kadınlar için önemli bir kazanım olduğunu söyleyen Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) yönetiminde yer alan Hasibe Yazdık, 8 Mart’ın sadece erkek egemen sisteme karşı yürütülen bir mücadele günü olmadığını, aynı zamanda eril devlet zihniyetine karşı bir mücadele günü olduğunu belirtti. Hasibe, “Bunun için kadınların birlik ve beraberliği, kadınlara inanç ve güç veriyor. Aynı zamanda kazanımlarına yönelik şiddet ve katliamlar gün geçtikçe artıyor. Bu saldırılara karşı bizler de mücadelemizi büyüterek 8 Mart’ta alanlara akacağız. 8 Mart bizim için sadece erkek egemenliğine karşı yürütülen bir mücadele değil, eşit özgürlükçü yaşam kurmak adına yürütülen bir mücadele günüdür. Biz de bu zihniyete karşı ‘Dem Dema Azadiya Jineye’ şiarımızla alanlarda olacağız. Bu şekilde kazanımlarımızı savunup asla geri adım atmayacağız” dedi. 
 
‘Deniz, Garibe ve Aysel Tuğluk için sesimizi yükselteceğiz’
 
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Yenişehir İlçe Eşbaşkanı Remziye Sızıcı ise 8 Mart’ın önemini şu sözlerle dile getirdi: “8 Mart, kadınların mücadele günüdür. Biz Kürt kadınları için 8 Mart bu anlamdadır. Biz kadın özgür olmadığı sürece toplum da özgürleşemez diyoruz. Bu cümlenin anlamı bizim için çok değerlidir. Çünkü kadının özgürleşmesiyle toplumun köleleştirilmesi de son bulur. Bunun için bütün kadınların birlik olması gerekiyor. Renk, dil ve ulus ayrımına karşı kadınlar birlik olmalı ve kadın tarihi üzerinde kurulu olan eril zihniyeti yıkmalıdır. Faşist erkek egemen zihniyetine karşı birlik olmalı ve ortak bir mücadele yürütülmeli. Her gün olduğu gibi bu 8 Mart’ta da Garibe’nin ve Deniz’in katillerini arayacağız. Bu şekilde katledilen bütün kadınların katillerini cezalandıracağız. Bunun için alanlara çıkıp  Deniz, Garibe ve Aysel Tuğluk için sesimizi yükselteceğiz.”
 
‘Kadınlar kirli politikaların farkında’
 
8 Mart’ın “kadın özgürlüğünü tanımlayan” bir gün olduğunu söyleyen Tevgera Jinên Azad (TJA) aktivisti Meliha Gürlük, kadınların yıllardır özgür yaşam için mücadele verdiğini ve bunun karşılığında büyük bedeller ödediğini ifade etti. Meliha, “Kadınlar bunlara karşı sessiz kalmamalı. Bugün baktığımızda sistem yarattığı politikalarıyla erkekleri savunuyor. Çünkü erkeklere baktığımızda onlar siteme bağlı. Sistem de bu yüzden kadınlara karşı özel savaş politikalarını yürütüyor. Bunu da fuhuş, uyuşturucu ve ajanlık politikalarını yürüterek, kadını düşürerek yapmaya çalışıyor. Bunu erkek eliyle yapmaya çalışıyor. Bu politikalarını en çok yurtsever ailelere yönelik yürüterek, kadının tarihini ve varlığını zedelemek istiyor. Ama kadınlar bu yürütülen kirli politikaların karşısında ve farkında” diye belirtti. 
 
‘Yeter artık diyeceğiz’
 
Kadına yönelik her türlü saldırı karşısında mücadelelerini sürdüreceklerini vurgulayan Meliha, son olarak şöyle dedi: “Gün be gün kadınlar özgürlüğünü var ederek mücadelesini sürdürüyor. Aynı zamanda kadınlar maruz kaldıkları saldırılar karşısında yaşamlarından endişeliler. Bunun için kadınlar 8 Martta alanlara inip bunlara karşı yeter artık diyerek sesini yükseltmeliler. Aynı şekilde yürütülen özel savaş politikalarına karşı kadınlar alanlara akacak.”