3 gün yurtta alıkonulan Ceren Ağaç: Çocuklara işkence var

  • 09:04 26 Şubat 2022
  • Güncel
Melike Aydın
 
İZMİR - 8 Mart çalışması esnasında işkenceyle gözaltına alındıktan sonra Sevgi Kız Yetiştirme Yurdu’na yerleştirilen Ceren Ağaç yaşadıklarını anlattı. Ceren yurtta fuhşa sürüklenen çocukların bulunduğunu ve işkenceye varan uygulamalar yapıldığını söyledi.
 
İzmir Konak’ta bulunan Hükümet Konağı önünde 8 Mart duyurusu yapan Yeni Demokrat Kadın (YDK) üyesi Yudum Sude Kılıç, Zilan Tayboğa ve Ceren Ağaç, 21 Şubat günü ters kelepçe ile gözaltına alındı. Gözaltına alınan kadınlar serbest bırakılırken vasisi gelmediği için Ceren Ağaç Sevgi Kız Yetiştirme Yurdu’na yerleştirildi. Burada 2 gün kalan Ceren, 23 Şubat günü ailesi tarafından çıkarıldı. Yurtta çıplak arama işkencesine maruz kaldığını, aç bırakıldığını söyleyerek, burada fuhşa sürüklenen kadınların bulunduğunu, yurt görevlilerinin işkenceye varan uygulamalarda bulunduğunu dile getirdi.
 
Ters kelepçe işkencesi
 
8 Mart için çağrıda bulunmanın yasadışı olmadığı halde gözaltına alındıklarını belirten Ceren, TEM Şube’ye götürülürken ters kelepçe işkencesine maruz kaldıklarını kaydetti. Bu nedenle bir arkadaşlarının kolunun morardığını söyleyen Ceren, “Arkadaşımızın kolu morardığı için onun ve benim kelepçelerimizi açtılar ama Zilan’ı açmadılar. Ben buradan Çocuk Şube’ye götürüldüm. Burada kötü muamelede bulundular. Oradan da beni ailem almaya gelmediği için Çocuk Esirgeme Yurdu’na (Sevgi Kız Yetiştirme Yurdu) götürdüler. Burada iki gün kaldım. Arkadaşlarım beni çıkarmak istediler ama yasal mevzuat buna engeldi” dedi.
 
Yurtta çıplak arama
 
Yurtta iki gün açlık grevi yaptığını dile getiren Ceren, “Sistemin bana dayattıklarını ve sistemi reddettim. Burada iç çamaşırlarım kalacak şekilde çıplak aramaya maruz kaldım ve taciz edildim. Kadınlar beni bu halde zorla aradılar. Bunun prosedür olduğunu herkese yapıldığını söylediler ama sadece bana yaptıklarını öğrendim. Fakat bunun hiçbir şekilde doğruluğu yok. Ben karakoldan geldiğim için suç işlediğim söylenerek yapıldı” şeklinde konuştu.
 
‘Odalar hücre gibi’
 
Yurtta üç kişilik odada tek kişi kalmaya mecbur bırakıldığını paylaşan Ceren, açlık grevine başladıktan sonra kendisine su dahi verilmediğine değindi. Yurtta kaldığı odanın hücre gibi olduğunu sözlerine ekleyen Ceren, “Sabah kahvaltıdan önce bir sigara akşam yemekten sonra bir sigara. O da odan düzgün olursa veriyorlar. Sigara içmememe rağmen isyan çıkardım. Oradaki genç kadınlarla isyan çıkardık. Sonra benim dışımdaki herkese verdiler. Ben çıkardım isyanı diyerek. Diğer genç kadınlar karşı odadaydı. Odada kapıdaki küçük dar bir camdan görebiliyordum. Bir kız vardı o bana annesinin getirdiği kurabiyeyi verdi. Sadece onu yiyebildim. Benim danışmanım bana çay, su verdi ama diğer anne diye adlandırılan görevliler vermedi” ifadelerini kullandı.
 
‘Yurttan kaçan çocuklar döndüğünde hücreye atılıyor’
 
Ceren, direncini kaybetmediğini vurgulayarak, yurttaki çocukların “kötünün iyisi” durumunda olduğunu dile getirdi. Yemeklerin çocukların açlığını geçiştirecek miktarda verildiğine dikkat çeken Ceren, “İki kaşık pilav, yarım somun ekmek, iki sarma iki dolma veriliyor. Kimse doymuyordu. Servisle okula gidip geliyorlardı. Dışarı çıkılmıyor. Kaçıp geri gelenlere çok sert davranılıyordu. Küçük odalara alıyorlar, benim kaldığım gibi. Bir gün ‘aklı başına gelene kadar’ yemek vermiyorlardı. Bunun adı işkence. Hafta sonları ailesi olan gidiyordu. Giden de gelmiyordu, kaçıyordu. Bana anlatılan bu yemek dağıtıldıktan sonra karşılaştığım kızlarla konuşmuştuk. Kaçanlar gelmiyor zorla polisler getiriyormuş. Başka gidecek yerleri de yok zaten” sözlerine yer verdi.
 
Ceren yurtta tanık olduğu kimi çocucuk hikayaelerine de değinerek kendisinde yarattığı duygudan şu ifadelerle bahsetti: "Babasının tecavüzü sonucu bebeği olan bir çocuk yurtta kaldıyordu. Çocuğunu görüyordu ama yanında değildi. Çocuk da yasal koruma altında. Süt sağıyordu onun için ama ortam da steril değildi. Ailesi tarafından şiddet görmüş, cinsel istismara maruz kalmış çocuklar vardı. Kolları façalı çocuklar vardı. Oradan çıkan birçok kızın pavyona girdiğini söylediler.” 
 
Çocuklara tuvalet temizleme ‘cezası’!
 
Yurtta herkesin lise sonrası eğitime devam etmediğini ya da memur olamadığını söyleyen Ceren, “A tutanağı ve C tutanağı varmış. A tutanağı yiyenin oradan çıkması daha kolay. C tutanağı yaralama, kavga etme gibi durumlarda tutuluyor. A tutanağında ise daha küçük konularda tuvalet temizleme gibi cezalar veriliyor. Bu da küçük bir ceza değil bence. Orada temizlik görevlileri oturuyor. Asla temizlemiyor” dedi.
 
'Fuhşa sürüklenen kızlar vardı'
 
Yurtta fuhşa sürüklenen çocukların da bulunduğuna işaret eden Ceren, “İdare bunun nasıl farkında olmasın? Kız genelevden geliyor. Bir kız vardı çok konuşamadım izin vermediler. Dışarıya aktarım yaparım diye anlatmadı kızlar. İzin de vermediler. Böyle şeyler vardı. 3 gün benim hayatımda yok. Eğer kız çocuğunuz varsa çocuğunuza sahip çıkın. Bunun adı işkence” şeklinde konuştu.