‘Sayın Öcalan tutsak olduğu sürece hiçbir sorun çözülemez’

  • 09:04 8 Şubat 2022
  • Güncel
 
DİYARBAKIR/MARDİN - PKK Lideri Abdullah Öcalan ve tutsaklara yönelik uygulanan tecridin kaldırılması için direnişin “şart” olduğunu söyleyen kadınlar, “Sayın Öcalan özgür kalmadığı sürece hiç kimse özgür olmayacaktır. O tutsak olduğu sürece hiçbir sorun çözülemez” mesajı verdi.
 
PKK Lideri Abdullah Öcalan’a dönük ağırlaştırılmış tecrit sürerken, Abdullah Öcalan bu politikalar kapsamında ne ailesiyle ne de avukatlarıyla görüştürülüyor. İmralı ile görüşmek ve haber alabilmek için yapılan tüm başvurular ise yanıtsız bırakılıyor ya da reddediliyor. Ağırlaştırılan tecrit politikalarından en fazla etkilenen yerlerin başında ise cezaevleri geliyor. Türkiye ve bölge cezaevlerinde tutsaklara yönelik ihlallere de her gün yenisi ekleniyor. Tutsaklar yaşadıklarını aileleri ve avukatları aracılığıyla kamuoyuna yansıtmaya çalışsa da tecrit, ihlaller ve işkence karşısında yetkililer sessizliğini koruyor.
 
Diyarbakır’dan tutsak Melik Akın’ın annesi Ayşe Akın ile Mardin’den Halkların Demokratik Partisi (HDP) Artuklu İlçe Yöneticisi Makbule Ökmen, tecrit politikaları ve tutsakların durumuna dikkat çekti.
 
‘Bir olursak başarıya ulaşırız’
 
8 yıldır cezaevinde tutulan Melik’in annesi Ayşe Akın, cezaevlerinde yaşananlara işaret etti. Oğlu için 8 yıldır cezaevine gidip geldiğini söyleyen Ayşe, tutsaklara götürdükleri eşyaların, içeri verilmediğini dile getirdi. Ayşe, “En az 7 defa eşyaları aramadan geçiriyorlar. Israrlarımızla zar zor eşyaların verilmesini sağlıyoruz.  Aynı şekilde en az 10 defa üzerimizi arıyorlar. Onlara verdikleri yemeklerde böcekler ve camlar çıktıklarını söylüyorlar. Resmen bu şekilde yaparak onları öldürmek istiyorlar. Tutsaklara bunu yapanlar her şeyi yapar. Bunlar artık insanlığa sığan hareketler değil. Bugün başımıza gelenler başkalarının da başına gelebilir. Bunun için kimse kendini geri tutmasın ama el ele verdiğimiz zaman ve biz Kürtler bir olduğumuzda muhakkak başarıya ulaşırız” dedi.
 
‘Tutsaklara zulmediyorlar’
 
Cezaevindeki tutsakların ifadeye çağırıldığını ve ifadeler sırasında “pişmanlığın” dayatıldığını kaydeden Ayşe, tutsakların buna karşı çıkması üzerine infazlarının yakıldığını belirtti. Cezaevlerinde yaşanan sürgünlere de vurgu yapan Ayşe, “Tutsakları sürgün ederken onları çıplak bir şekilde dövüp o şekilde sürgün ediyorlar. Sürekli onlara zulmediyorlar. Onlar bize her ne kadar yaşadıklarını anlatmasa da neler yaşadıklarını biliyoruz” şeklinde konuştu.
 
‘O tutsak olduğu sürece hiçbir sorun çözülemez’
 
PKK Lideri Abdullah Öcalan ve tutsaklara yönelik uygulanan tecride işaret eden Ayşe, şu ifadeleri kullandı: “Sayın Öcalan’ın tecrit altından çıkarılmasını istiyoruz. Sayın Öcalan’a uygulanan tecrit son bulmadıkça halklara uygulanan tecrit de son bulmayacaktır. Çünkü bize ve ona uygulanan tecrit birbiriyle bağlantılıdır. Sayın Öcalan özgür kalmadığı sürece hiç kimse özgür olmayacaktır. Sayın Öcalan ne yaptıysa halkı için yaptı. O tutsak olduğu sürece hiçbir sorun çözülemez. Bunun için Önderimizin bir an önce serbest bırakılmasını ve sorunların çözülmesini istiyoruz.”
 
‘Savaş politikaları ve tecrit eş değerdir’
 
HDP Yöneticisi Makbule Ökmen de, PKK Lideri Abdullah Öcalan ve tutsaklara yönelik tecridin “insanlık suçu” olduğunun altını çizerek, sorunların çözülebilmesi için İmralı kapısının bir an önce açılması gerektiğini söyledi. 15 Şubat komplosu ve tecridin birbiriyle bağlantılı olduğunu belirten Makbule, “Türkiye’de uygulanan savaş politikaları tecritle eş değerdir. Bizim için birlik ve direniş önemlidir. Bu kaosun son bulması için tecridin kaldırılması, İmralı kapısının açılması gerekiyor. Tecridin kırılması için mücadele etmeye devam etmeliyiz. Bunun için de bu direnişte yer alacak kadınların rolü büyük olacak” sözlerine dikkat çekti.
 
‘Direnmeye devam edeceğiz’
 
Cezaevinde tutulan ve durumu ağır olan hasta tutsakların bir an önce serbest bırakılması talebinde bulunan Makbule, “Gün geçtikçe cezaevinde yaşanan ölümler artıyor. Daha fazla ölüm yaşanmaması için annelerin el ele verip bu savaşa ‘dur’ demeleri gerekiyor. Hiçbir sorun savaşla çözülemez. Artık insanların kanı dökülmesin. Bizler anneler olarak bu topraklara barış getirinceye kadar direnmeye devam edeceğiz” dedi.