HDP Gençlik Meclisi üyesi yaşadığı baskılardan kaynaklı İHD’ye başvurdu

  • 09:03 16 Aralık 2021
  • Güncel
 
VAN - HDP Van Gençlik Meclisi üyesi Rojîn Varhan, tutuklu kaldığı süre boyunca çok sayıda ihlale maruz kaldığını, cezaevinden çıktıktan sonra da polisin baskısının devam ettiğini belirterek, İHD Van Şubesi’ne hukuki yardım talebinde bulundu. 
 
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Gençlik Meclisi üyelerine dönük tutuklama, gözaltı ve baskı politikaları devam ediyor. HDP Van Gençlik Meclisi üyesi Rojîn Varhan da bu baskılara uğrayan gençlerden biri. Rojîn çalışma yürüttüğü süre boyunca gözaltı, darp ve tutuklama ile karşı karşıya kalırken, cezaevinden tahliye edildikten sonrada söz konusu baskıların sürdüğünü aktardı.  Kendisine yönelik baskı ve sindirme politikalarının devam ettiğini belirten Rojin, İnsan Hakları Derneği (İHD) Van Şubesi’ne hukuki yardım talebinde bulundu.
 
HDP Gençlik Meclisi’nin 2020 yılı raporuna göre 2015-2019 yılları arasında 3 bin 102 öğrenci ifade, toplantı, gösteri ve örgütlenme özgürlüklerini kullanırken hak ihlaline maruz kaldı. Bu yıllar arasında 2 bin 77 öğrenci katıldığı etkinlikler gerekçesiyle gözaltına alınırken, öğrencilerden 203’ü tutuklandı. 152 öğrenciye toplam 506 yıl 1 ay hapis cezası verilirken, 720 öğrenci polis şiddeti ve sivil saldırılar sonucu yaralandı. 23 öğrenci ise katıldıkları toplantı ve gösteriler sırasında katledildi. 
 
2020 de 160 kişi kaçırıldı 
 
Rapora göre 2020 yılı içerisinde 160’tan fazla kişi polis veya kendilerini istihbaratçı olarak tanıtan kişiler tarafından kaçırılırken,  kaçırılan söz konusu kişilerin çoğunluğunu gençler oluşuyor. Kaçırılan gençlerin ya öğrenci ya da siyasi partilerin gençlik çalışanları olması da dikkat çekiyor. 
 
HDP Gençlik Meclisi üyesi Rojin Varhan maruz kaldığı baskıları anlattı. 
 
"Bağımlılığı kıralım, yeni yaşamı kuralım" şiarıyla yürüttükleri kampanya çalışmaları sırasında 3 kere gözaltına alınan Rojîn, en son 16 Ağustos’ta gözaltına alındığında fuhuş ve uyuşturucuya dönük yürüttükleri çalışmaların suç olduğu iddiası ile tutuklanarak Van T Tipi Kapalı Cezaevi’ne gönderildi. Rojîn, bu süreç içerisinde sivil polisler tarafından takip edildi, kaçırılmaya çalışıldı ve psikolojik baskıya maruz kaldı. 13 Kasım tarihinde görülen ara mahkeme ile tahliye olan Rojîn, cezaevinden çıktıktan sonra da polis baskısıyla karşı karşıya kaldı. 
 
Darp, tehdit, ajanlık dayatması..
 
Her gözaltına alındığında “sizi yok edeceğiz”, “sizi bitireceğiz”, “devlete kafamı tutuyorsunuz” şeklinde tehditlere maruz kaldığını anlatan Rojîn, yerde sürüklenerek darp edildiğini, çıplak aramaya maruz bırakıldığını ve “avukatın geldi” denilerek sohbet adı altında ajanlık dayatmasıyla karşı karşıya kaldığını söyledi. Sohbet etmeyi kabul etmediğinde polisler tarafından tehdit edildiğini ifade eden Rojin, bu uygulamaların yasal olmadığını söyledi. Rojîn, “Buna maruz kalan birçok arkadaşımız kaçırıldı. Hatta kafasına silah dayatılan arkadaşlarımız var. Ajanlık dayatmalarına karşı hiçbir şekilde duruşundan taviz vermeyerek baş edebilirsin. Çünkü uygulamaların tamamı yasa dışı. Bizler Meclis’in üçüncü partisinin üyeleri olarak faaliyet yürütüyoruz. Demokrasi ve eşit bir yaşam mücadelesi yürütüyoruz” ifadelerini kullandı.
 
Fuhuş ve uyuşturucuya karşı mücadele
 
Bağımlılığa ve fuhuşa zorlanmaya karşı kapsamlı bir çalışma yürüttüklerini belirten Rojîn, “Bu kapsamda ‘Bağımlılığın ağlarını del’ şiarıyla düzenlediğimiz  ‘Ozan Yıldız’ futbol turnuvası özellikle genç kadınlar tarafından büyük bir katılım ile gerçekleşti. Ancak uyuşturucu ticareti yapanların fuhuşa zorlayanların cezasızlık politikasıyla serbest bırakıldığı bir süreçte bizler futbol turnuvası düzenlediğimiz için tutuklandık. Futbol turnuvasında çektiğimiz fotoğraflar suç sayılarak dosyamıza eklendi. Tutuklu bulunduğumuz 3 ay içerisinde ise ara mahkeme kararıyla serbest bırakıldık” dedi.
 
Çıplak arama dayatması
 
Tutuklu kaldığı 3 aylık süreçte cezaevinde birçok hak ihlaliyle karşı karşıya kaldığını dile getiren Rojîn, karantina süresinin 10 gün olmasına rağmen 25 gün karantinada kaldığını, ardından adli tutukluların bulunduğu bir koğuşa konulduğunu ifade etti. Koğuşta kapasiteden fazla tutuklu olduğu için birçok kişinin yerde yattığını aktaran Rojin,  en küçük itirazda erkek gardiyanların koğuşa gelerek kendilerini tehdit ettiklerini  belirtti. Rojin kendisi ile birlikte HDP eski il yöneticisi Herdem Acar’a da çıplak arama dayatıldığını ve izin vermediği için hakkında tutanak tutulduğunu sözlerine ekledi.
 
Cezaevlerinde hak ihlalleri
 
Cezaevinde kaldığı sürece sosyal aktivitelerin hiçbirinden yararlanamadıklarının altını çizen Rojin, maruz kaldıkları ihlalleri şu sözlerle aktardı: “Diğer taraftan verilen battaniye ve yataklar çok kirliydi.  Kirli olan yatak ve battaniyeleri yıkayarak güneş görmeyen yerde günlerce kurumasını bekliyorduk. Defalarca yazdığımız dilekçelere dönüş yapılmıyordu. Daha sonra 80 yaşındaki hasta tutsak Pavizik Demir’in  bulunduğu koğuşa alındım. Ciddi sağlık sorunları ile karşı karşıya fakat cezaevi yönetimi duyarsız kalıyor.”
 
‘Maruz bırakıldığımız baskı ailelerimizi de etkiliyor’
 
Öte yandan Gençlik Meclisi çalışmaları sırasında sivil polisler tarafından kaçırılmaya çalışıldığını belirten Rojîn, bu yöntemin bölgede son süreçte sistematikleştiğine dikkat çekti.  Rojîn, “Arkadaşlarımız kaçırıldı, darp edildik, işkenceye maruz kaldık. Gözaltında maruz kaldığım darp nedeniyle dişim kırıldı. Sürekli takip altındayız, sürekli takip ve maruz kaldığımız baskıdan dolayı ailelerimiz de etkileniyor” ifadelerini kullandı.
 
‘Fuhşa karşı mücadele etmemiz rahatsız ediyor’
 
Devletin özel savaş politikalarına karşı mücadele etmelerinin iktidarı rahatsız ettiğini kaydeden Rojîn, “Verdiğimiz mücadeleden rahatsızlar. Bundan dolayı da baskılara maruz kalıyoruz. Ama bizler ne olursa olsun; tüm çirkin ve özel savaş politikalarına karşı güzel bir yaşamı inşa etmekten asla ödün vermeyeceğiz. Bu kapsamda tüm genç arkadaşları, genç kadınları kampanyalarımıza, etkinliklerimize davet ediyor, meclisimize sahip çıkmak ve üye olmaları için çağrıda bulunuyoruz. Kendi yaşamımızı kendi güzelliğimizle kuralım” diye konuştu. 
 
İHD’ye başvurdu
 
Rojîn devam eden polis baskısına karşı İnsan Hakları Derneği (İHD) Van Şubesi’ne hukuki yardım talebinde bulunduğunu aktararak, “Sürekli baskı oluşturmaya çalışıyorlar. Onların hukuksuzluklarına karşı hukuk mücadelesi vermeye devam edeceğim” diye konuştu.