Sema Çağlak

 

DİYARBAKIR - HDP Milletvekili Dersim Dağ, PKK Lideri Abdullah Öcalan’a yönelik tecridin özel savaş politikalarının zirvesi olduğunu söyledi. Gençlere ve kadınlara yönelik, uyuşturucu kullanımı ve fuhuşa sürüklemenin de Kürtlere yönelik bir özel savaş yöntemi olduğunu değerlendiren Dersim, buna karşı mücadeleye sahip çıkmanın öneminin altını çizdi. 

 

Bölge kentlerinde ve Türkiye metropollerinde son zamanlarda gençlere ve özel savaş politikaları kadınlara yönelik ajanlık dayatması, uyuşturucu ve fuhşa sürükleme giderek yaygınlaştırıldı. Her kentte farklı uygulamalarla devreye konulan bu politikalara karşı başta kadın ve gençlik örgütleri olmak üzere toplumda tepkiler yükseliyor. Konuya ilişkin Halkların Demokratik Partisi (HDP) Diyarbakır Milletvekili Dersim Dağ JINNEWS’e değerlendirmelerde bulundu. 

 

Bölgede özel savaş politikası devrede

 

Dersim, özel savaş politikaları bölgede ahlaksızca devreye konulduğunu belirtti. 2015 yılından sonra bu politikaların bölgede Kürt halkına karşı üst en üst boyuta çıkarılarak yaygınlaştırıldığını söyleyen Dersim, şöyle dedi: “Osmanlı’dan Türkiye Cumhuriyeti’ne kadar özel savaş politikaları Kürt halkına karşı devreye konuldu. Kürdistan kentlerine baktığımızda, devletle ilişkisi olan kişiler ya da bizzat devlet görevlileri eliyle Kürt halkının değerlerine karşı kirli politikaların yürütüldüğünü görüyoruz.  Diyarbakır’da, Hakkari’de, Wan’da böyle. Son zamanlarda da devletle ilişkili olan kişilerin Kürt toplumu içinde ahlaksızlığı nasıl yaydıklarını ve fuhuş çeteleri oluşturduklarını gördük.  Hakkari’de ortaya çıkan durum buna açık bir örnektir.”

 

‘Gençler ve aileler kampanyadan etkilendi’

 

Bölgede, uyuşturucu madde kullanımının yaygınlaştırıldığını ifade eden Dersim, mahalle ve sokaklarda satıldığını belirtti. Dersim şöyle devam etti: “Hakkari’deki fuhuş çetesi meselesine baktığımızda, uyuşturucu kullanımı ile başladığını görüyoruz. Biz de HDP Gençlik Meclisi olarak fuhuş ve uyuşturucuya karşı bir kampanya başlattık. Kampanya kapsamında madde kullanan ve bu politikalara bulaşmış kişilere ulaşıyoruz. Aileleri ile görüşmeler yapıyoruz. Köy ve mahallelerde binlerce gence ulaştık. Aileler ve gençler kampanyamızdan çok etkilendi:”

 

‘Tecrit özel savaş politikasıdır’

 

Dersim, tecridin de özel savaş politikalarının zirvesi olduğunu belirterek, “Kürt halkının Sayın Abdullah Öcalan’ın paradigması ve perspektifinden uzaklaşması için tecrit ağırlaştırılarak sürdürülüyor. Özel savaş politikalarının sınırı ve ilkesi yoktur. Tecritle Sayın Öcalan’ın paradigması ile Kürt halkı arasına mesafe konulmak isteniyor. Böylelikle mücadeleyi tasfiye etmek amaçlanıyor. Silahlı savaşın yanı sıra bir de özel politikalarla halka karşı bir savaş yürütülüyor.  Tecrit bu savaşın bir ayağı. O yüzden de fuhuş, uyuşturucu ve kadın katliamlarının tecritle alakası yok diyemeyiz. Bunların hepsi birer yöntem ve birlikte kullanılıyor. Türk devleti tüm yol ve yöntemlerini Kürt halkının mücadelesine karşı kullanıyor. Kültürel olarak, topluma karşı, kadına karşı tüm gücü ile yöneliyor. Tecrit Kürt halkının iradesini tanımamadır. Bugün milyonlarca Kürt ‘O bizim önderimizdir’ ‘İrademizdir’ diyor” şeklinde konuştu. 

 

‘Varlığınızı ve kendinizi bilin’

 

Mücadele yol ve yöntemlerine dikkat çeken Dersim, “Eğer özel savaş politikalarının sınırı yoksa o saman bizim sınırlarımız olmalı. Bizim kendi sınırlarımızı belirlememiz gerek. Doğru ilişkilenmeliyiz. İlişkilenmede ölçülerimiz olmalı. Kendimizi, tarih ve kültürümüzü bilmeliyiz. Varlığımızı ve kendimizi bilmeliyiz. Her şeyden önce kadınlar ve gençler kendi özüne dönmeli, kendi olabilmeli. Ancak bu şekilde özel savaş politikalarına karşı kendimizi koruyabiliriz ve mücadelemize sahip çıkabiliriz” ifadelerini kullandı. 

 

‘Mücadelemize sahip çıkalım’

 

“Nasıl ki tecridin anlamı daraltılamayacaksa, özel savaş politikalarının anlamı da daraltılamaz” diyen Dersim, “Dikkatli, duyarlı olmalıyız. Tarihe bakmalıyız ve 90 yıllarda özel savaş politikaları nasıl sistematik bir şekilde yürütüldü hatırlamalıyız. Bu yüzden de bu gün mücadelemize sahip çıkmalıyız” şeklinde konuştu.