‘Kadınların korunması gereken 6284’le kayyımı koruyorlar’

  • 09:02 2 Kasım 2021
  • Güncel
 
İSTANBUL - Boğaziçi Üniversitesi’nin kayyım rektörü Naci İnci’nin kendileri hakkında 6284 sayılı kanuna dayalı olarak "ısrarlı takip mağduru" sıfatıyla koruma tedbiri kararı aldırmasına ilişkin konuşan Elif Bayburt, “Şiddet gören, tehdit edilen kadınlar için kritik olan 6284 kanunu bile kendi iktidarlarının uzantısı olan kayyım rektörleri korumak için kullanıyorlar” sözleri ile karara tepki gösterdi.
 
Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerinin kayyım rektör atamalarına dair direnişleri 11’inci ayına girerken, öğrencilerin bu direnişine tahammül edemeyen kayyım Naci İnci bir ilke imza atarak kadınların can simidi olarak adlandırdıkları 6284 sayılı kanunu kendisi için kullandı. Kayyım rektör Naci İnci, “Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun” olarak bilinen 6284 sayılı kanun kapsamında, "ısrarlı takip mağduru" sıfatıyla, kendisini protesto eden 14 öğrenci hakkında, "şiddet tehdidi, hakaret, aşağılama, küçük düşürme içeren söz ve davranışlarda bulunulması"nı içeren 5/1a maddesi yönünden koruma tedbiri kararı aldırdı. Tedbir kararı bir ay boyunca geçerli olacak ve öğrenciler kuralı çiğnedikleri takdirde hapis cezası alacak.
 
Uzaklaştırılma kararı verilen Boğaziçi Üniversitesi öğrencisi Elif Bayburt, kadınlar için uygulanması gereken kanunun kayyıma karşı kullanılmasına ilişkin konuştu. 
 
‘Kadınlar için kullanılmayan yasa kayyım için kullanıldı’
 
6284 kanunu kapsamında uzaklaştırma kararı verilmesinin siyasi iktidarın kanunları kendi çıkarları için kullandığının bir göstergesi olduğunu ifade eden Elif, “Kadınlar için bu kanunu uygulamayarak kadın özgürlük mücadelesinin önünde durmaya çalışıyorlar ancak söz konusu kendi destekledikleri kayyım rektör olduğunda tereddüt etmeden kanunu uygulamaya sokabiliyorlar. Şiddet gören, tehdit edilen kadınlar için kritik olan 6284 kanunu bile kendi iktidarlarının uzantısı olan kayyım rektörleri korumak için kullanıyorlar” diyerek tepki gösterdi.
 
‘İktidar bize gözdağı vermeye çalışıyor’
 
Bu uzaklaştırma kararının öğrencilere karşı yapılan ilk müdahale olmadığını, direnişin başından beri öğrencilerin gözaltına alındığını, hapis cezası verildiğini, birçok öğrencinin de polisten şiddet gördüğünü söyleyen Elif, bunlardan birinin de kendisi olduğunu belirtti. Elif, “Bu durum iktidarın gelişen gençlik hareketinden, üniversite hareketinden nasıl korktuğunu ve bunu nasıl engellemeye çalıştığı gösteriyor. Çünkü gençlik mücadelesi çok uzun zamandır, faşizme, iktidarın baskı politikalarına karşı en güçlü şekilde hareket eden kesim. Bunun için iktidar bize gözdağı vermeye çalışıyor. Farklı farklı hakları için mücadele eden pek çok öğrenci hareketi bu süreç içerisinde hedef gösterildi. Gençlik, kolay pes edebilen bir kesim değil, gözdağı verme politikalarının farkındayız. Bu yüzden mücadelemiz bilenerek, güçlenerek devam edecek” diye ekledi.
 
‘Siyasal iktidarın kadına karşı ayrı bir baskısı var’
 
Elif, Boğaziçi direnişinin içinde yer alan kadınların mücadelenin özneleri olduğunu ve her alanda kadınlar olarak mücadele ettiklerini dile getirdi. Elif, “1Temmuz’da da 8 Mart’ta Boğaziçi Dayanışması olarak pankart açtık. 6284’ün böyle kullanımı bir yanıyla kadın mücadelesini gençlik mücadelesi ile bağını kesmek yönünde. Direniş içinde pek çok kadın ön plana çıktı. Hapis cezasına rağmen kadınlar olarak yine en önde sokaklarda eylemlerin en başlarındaydık. Kadını koruyan kanun kadına karşı kullanma durumu var. Kadınlar bunun farkında olmalı. Siyasal iktidarın kadınlara karşı ayrı bir müdahalesi, baskısı var bunu görmeliyiz” şeklinde konuştu.
 
‘Kadınlar bu karara karşı ses çıkarmalı’
 
6284 sayılı yasanın keyfi olarak kullanılması ile siyasal iktidarın kamuoyu yoklaması yaptığını ve gelecek olan tepkileri ölçtüğünü kaydeden Elif, “Ses gelecek mi gelmezse devam edeceğim demenin yoludur. Bu sebeple bu karara karşı hem kadınlar olarak hem öğrenciler olarak ve özellikle kadın öğrenciler olarak çok güçlü ses çıkarmamız gerekiyor ve bu kararı tanımadığımızı söylememiz gerekiyor. Hiçbir zaman verilen cezalar mücadelemizin önüne geçmedi. Mücadelemiz her daim sürecek” diyerek sözlerini noktaladı.