Eril zihniyete karşı alanlarda olacaklar 2024-03-07 09:11:46     Elfazi Toral   BEDLÎS - Bedlîs’te alanlara çıkmaya hazırlanan kadınlar eril zihniyete karşı “Jin jiyan azadî” ile alanlarda olacaklarını belirtti.    Tarih 1857 yılını gösterirken, ABD’nin New Yok kentinde tekstil fabrikasında çalışan emekçi kadınlar emeklerinin karşılığını almama ve bu sömürü çarkını kabul etmeyerek bir protesto gerçekleştirdi. Bu koşulları protesto etmek isteyen kadınlar, fabrikaya kitlenmesi sonucu çıkan yangında ise 120 kadın katledildi. 120 kadının direniş mücadelesi yüz yıllardır sembolleşti ve kadınların mücadelesi her alanda devam ediyor. Bu yıl da kadınlar 8 Mart için günlerdir alanlarda özgürlük taleplerini dile getiriyor. Kurdistan’da da  günlerdir alanlarda olan kadınlar “Jin jiyan azadî” sloganı ile özgürlük mücadelesindeki ısrarlarını dile getiriyor.    Yarın taleplerini daha gür bir şekilde dile getirecek olan Bedlîsli (Bitlis) kadınlar da alanlara çıkma çağrısı yaptı.    Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Kadın Meclisi’nden Dilek Ozan, 8 Mart dolayısıyla alanlarda mücadelelerini büyüteceklerini söyledi. Türkiye ve Kurdistan’da katledilen kadınların sesi olacaklarını ifade eden Dilek, “Her gün onlarca kadın katlediliyor. Yüzlerce kadın erkek şiddetiyle katlediliyor. Bu kadın katliamına dur diyebilmek için çalışmalar yapıyoruz. Bizim çalışmalarımız her alanda sürüyor. Sokaklarda eril zihniyete karşı ses çıkarıyoruz. Erkek zihniyetiyle mücadele etmek çok kolay olmuyor. Geçmişten bu güne binlerce bedel verildi ve halen de verilmeye devam ediyor. Bu yüzden kadınlar, dört duvar arasında değil alanlarda mücadele ederek bu zihniyete dur diyebilmeliler. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü vesilesiyle tüm kadınların gününü kutluyoruz. Bu yüzden diyoruz ki jin jiyan azadi ile kadın mücadelesini yaşatıyoruz her yerdeyiz” şeklinde konuştu   ‘Alanlarda ses çıkaralım’   “Benim için her gün 8 Mart’tır” diyerek sözlerine başlayan Safiye Denli ise, kadınların yaşamın her alanında yer alması gerektiğini söyledi. Kadınların eril zihniyet tarafından her gün yok edilmeye çalışıldığını kaydeden Safiye, “Toplumda kadının yeri varsa yaşam da vardır” dedi. “Kadınların zihniyeti toplumsallıktan yanadır” diyen Safiye, “Çünkü kadın eril zihniyet gibi düşünmüyor. Kadın erkek eşitliğini savunan bir noktada. Toplumsallığı savunuyor. Eşitsizliği değil insaniyeti savunuyor.  Kadınları katleden zihniyet,  türlü bahanelerle katlettiğini savunuyor. Kadınları katleden erkek zihniyeti katliamı meşrulaştırıyor. Bu katliamlara derhal bir çözüm üretilmeli. 8 Mart’a doğru giderken de tüm kadınların bir arada, alanlarda mücadele ederek ses çıkartmaları gerekiyor. Kadınsız bir toplum çürük bir toplumdur. Onun için bizler her daim alanlarda olalım” ifadelerini kullandı.    ‘Kendi sözümüzü her daim söyleyeceğiz’   Barış Anneleri’nden Gülbahar Erkılıç da, 8 Mart’a dair “Kadınlar günü bizim için farzdır” dedi. Tüm kadınların bir arada olup mücadeleyi yükseltmeleri gerektiğini vurgulayan Gülbahar, “Kadınlara yönelik tüm saldırı ve baskılara rağmen bizler kendi bildiğimizden şaşmayacağız. Kimin ne dediğini umursamıyoruz. Herkes istediği şeyleri söylesin bizler kendi sözümü her daim söyleyeceğiz” sözleri ile mücadelede kararlı olduklarının altını çizdi. 1857 yılında ABD’nin New Yok kentinde bir tekstil fabrikasında çalışma koşullarını protesto ettikleri sırada fabrikanın kapılarının kilitlenmesi sonucunda çıkan yangında katledilen 120 kadının direnişine dikkat çeken Gülbahar, “Bugünkü katliam ve baskı bunun bir devamıdır aslında. Ama bizler bu davanın takipçisiyiz. Kadınların davasını bırakmayacağız. Bu mücadelenin bitmesine izin vermeyeceğiz. Direnişimiz kazanacak. Bizi bitirmek istiyorlar ama bitiremezler. İlk başta bu mücadele de yaşamını yitiren tüm şehit kadınların 8 Mart’ını kutluyorum” dedi.    ‘Kadınlar özgür olmadan toplum özgür olmaz’   Devletin eril zihniyeti başta kadınlar olmak üzere tüm topluma sirayet ettiğini ve eril zihniyetin kadınları etkisi altına almaya çalıştığını vurgulayan Emine Dilber Irgat da “Bu zihniyete karşı topyekun bir direniş gerekiyor” vurgusu yaptı. Kadınlar özgür olmadan toplumun da özgür olmayacağını paylaşan  Emine, şunları belirtti: “Bütün kadınlar özgür olunca hepimiz özgür oluruz. Erkek zihniyeti kadınlara, ‘dört duvar arasında kal ve çocuk büyüt, eğer bir mücadele yürütüyorsanız da bize sorun öyle mücadele edin’ diyor. Erkekler de sistemin etkisinde kalıyor. Sistem erkeklere ne yapıyorsa onlar da bize yapıyor. Bu köleliktir. Biz bu köleliği kabul etmiyoruz. Bunun için mücadelemiz de her daim sürecek.”    ‘Sisteme karşı kadınlar her şeyi yapabilir’   8 Mart’a işaret eden Emine, şu sözlere yer verdi: “Sadece 8 Mart değil her gün bizim günümüz olmalı. Yaşamımızın büyük bir bölümünü kadınlarla dayanışarak ve birbirimize çözüm olacak şekilde bir arada olmamız gerekiyor. Alanlar her zaman dolup taşmalı. Erkeklerin etkisinden çıkmamız gerekiyor. Çünkü bizim eşimiz dahil olmak üzere hiçbir erkek de özgür değildir. Onun için özgürlüğün ne olduğunu da bilmiyorlar. Bizler bunu iyi kavradığımızda hem kendimiz hem de kendi çocuklarımızı ve eşimizi de özgürleştirebiliriz. Sistem üzerimize çok düşüyor. Sistemin oyunları bitmiyor. Onun için hepimiz de kendimizi korumalıyız. Biz yapabiliriz. Ve hepimiz de alanlarda hep birlikte sesimizi yükseltmeliyiz.”