Jineolojî yeni sayısı: ‘Bakur’ kadın hareketinin çıkış yeri 2023-11-11 09:10:32       AMED - Jineolojî dergisinin 29’uncu sayısı “Bakur” dosya konusuyla çıktı. Kurdistan’da mücadele eden kadınlara dikkat çekilen sayı hakkında konuşan Jineolojî Dergisi Editörü Rojda Yıldız, “Jineolojî dergisi Bakur’da mücadele eden tüm kadınlara armağandır” dedi.   8 Mart 2016 tarihinde ilk sayısı çıkan Jineolojî, 29’uncu “Bakur” dosya konusu ile okurlarının karşısına çıktı. Üç ayda bir yayınlanan bilim ve kuram dergisi Jineolojî’nin bu sayısında Kurdistan’daki kadınların mücadelesine dikkat çekildi. Jineolojî Dergisi Editörü Rojda Yıldız, derginin “Bakur” dosya konulu son sayısına dair konuştu.   ‘Jin jiyan azadî’nin çıkışı   Jineolojî dergisinin yıllık planlamasında bu sene gerçekleşen zaman diliminde Kurdistan’ın 4 parçasını, kadınların hakikatini ve mücadele tarihini konu edindiğini ifade eden Rojda, “Geçtiğimiz dosyamız ‘Rojhilat’ dosyasıydı. Aslında Rojhilat’taki kadın devrimini, kadın mücadelesini işlemiştik. Son dönemde özellikle dünyanın her yerinde yankılanan ‘Jin jiyan azadî’ devriminin kökenlerini araştırmaya çalışmıştık, oradaki kadınlarla konuşmuştuk ama baktığımız zaman ‘Jin jiyan azadî’nin ilk yankılandığı, ilk meydana çıktığı yer ‘Bakur’ sahasıydı. Rojhilat’tan hemen sonra dünyanın hala  dilinde olan ‘Jin jiyan azadî’ sloganı ilk olarak burada nasıl çıktı, nasıl örgütlendi, hangi mücadele dinamiklerinin üzerine inşa edildi. Biraz daha bunu araştırmak istedik. Biraz daha bunu konuşmak, tartışmak istedik” ifadelerine yer verdi.   Kadınlar değişimin öncüsü   Kurdistan dosyasının 2’nci sayısında Bakur’u seçtiklerini belirten Rojda, “Bakur her anlamıyla bir hafıza, bugün dünyaya örnek olan Kürt kadın hareketinin mücadelesinin çıkış yeri” değerlendirmesi yaptı. Rojda, Bakur’da on binlerce kadının ciddi mücadele yürüttüğüne işaret ederken, “Bu kadınlar çok ciddi değişme, dönüşme sebebi oldular. Birçok bedeller ödendi bu coğrafyada. Aynı zamanda kadınların öncülük ettiği ‘Bakur’ coğrafyasındaki kadın mücadelesi hem toplumsal olarak hem sistemsel olarak hem coğrafya içerisinde dünyada eşi benzeri olmayan değişimi, dönüşümü kendisiyle birlikte getirdi. Bugün yer yer sistemin de yapmak istediği, saldırmak istediği erkek egemenliğin temel noktalarından biri de bu. Sanki kadınlar bu coğrafyada bir şeyleri başarmadılar, sanki çok zorlu zamanlarda çok ciddi bir mücadele yürütmediler gibi davranılıyor. Sürekli kadın hareketlerine, kadın mücadelesine yönelik ciddi bir saldırı furyası var. Özellikle son dönemlerde de bu saldırıları devreye koydular” dedi.   Kürt kadınları mücadele içinde   Rojda, yüz yıllık süreç içerisinde Kürt kadınların hem ulus-devlet hem de erkek egemen sisteme karşı uzun süre direndiklerini vurgularken, şunları dile getirdi: “Bu direnişi sadece salt bir direniş üzerine değil, alternatifini örgütlemek üzerinden de yaptılar. Bizler de biraz bu hafızayı tazelemek için neler yaptığımızı, bu coğrafyada kadının neleri inşa ettiğini okuyucularla tekrardan buluşturmak istedik. Biz dergimizin bu sayısını Bakur’da mücadele eden her bir kadına tek tek armağan ettiğimizi söyledik. Bugün Kurdistan coğrafyasında kadınlar siyasette, ekolojide, ekonomide aslında yaşamın her alanında söz söyleyebiliyorlarsa, Orta Doğu çok fazla kanla, şiddetle özleşmiş bir toplumken, bugün bu toplumda kadınlar siyaset yapabiliyor, özgürce üretebiliyor ve kadın hakikatini yaşatabiliyorlarsa bu coğrafyada mücadele eden o kadınlar sayesinde. Bakur’da bir şekilde burada örgütlenen, burada kendi sözünü söylemeye çalışan her ne bedel pahasına olursa olsun bunu yapan kadınlar sayesinde bu oldu. Bu nedenle bu dosya okuyucular açısından her birinin kendi hikâyesini, kendi hakikatini yeniden bulacağı bir dosya olacak.”   Kurdistan’da savaşla direniş iç içe   Bakur’da kadın mücadelesine çok ciddi saldırıların olduğunu kaydeden Rojda, “Böyle bir dönemde kadınların yeniden bu hakikatle buluşması ve hafızayı yeniden tazelemesi bir yandan da mücadele azmini de geri getirecektir. Bu coğrafyanın kendisi savaşla, direnişin hep iç içe geçtiği bir coğrafya olmuş. Bu anlamıyla kadınları dosyamızı okumaya, önerilerini ve eleştirilerini bizlere iletmeyi ama en temelinde buradaki kadın mücadelesini büyütmeye, çoğaltmaya, alternatifini yeniden hep birlikte inşa etmeye çağırıyoruz” sözleriyle seslendi.