Savaş siyasetine karşı onurlu barış mücadelesine devam edecekler 2023-09-01 11:39:52   WAN - HDP, Yeşil Sol Parti, DBP ve TJA 1 Eylül Dünya Barış günü dolayısıyla basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamada İmralı tecridinin tüm toplumsal yaşam alanlarına yayıldığı belirtilirken savaş siyasetine karşı mücadele edileceğinin mesajı verildi.    Halkların Demokratik Partisi (HDP) Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti), Tevgera Jinên Azad (TJA) ve Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Wan il örgütleri 1 Eylül Dünya Barış Günü kapsamında HDP il binası önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamaya Yeşil Sol Parti Wan milletvekilleri, HDP ve Yeşil Sol Parti ilçe örgütleri ve çok sayıda yurttaş katıldı.   “Aştî jiyane” pankartının açıldığı açıklamada, basın metnini DBP Wan İl Eş Başkanı Harun Okay okudu.    ‘Savaş siyaseti daha çok Roboski demektir’    Savaş siyasetinin dünya genelinde halkların mültecileşmesine yol açtığına dikkat çeken Harun, ulus devletlerin sınırlarında yükselen duvarların dibinde insanların sürüldüğünü, yaralandığını ve öldürüldüğünü belirterek, “Bölge özelinde İran-Türkiye sınırında yükselen duvar, bir halkın bölünmesidir. Duvarın iki yakasında aynı dil ve kültürün sahibi olan Kürtler yaşamaktadır. Mültecileri durdurmak iddiası ile yükselen bu duvar Siyonizmin İsrail sınırında inşa ettiği duvarı örnek almaktadır. Totaliterizmin Berlin’de iki halkı ayırdığı duvarın inşaatı devam etmektedir. Bizler halkları birbirinden ayıran bu duvarların dünya barışına, ülke barışına ve genel olarak toplumsal barışa hizmet etmediğini bir kere daha ifade ediyoruz. Bölgemizde zamana yayılmış bir savaşın devam ettiğini ifade etmek zorundayız. Bugün Efrin’den Rojhilat’a, Şengal’den Mexmûr’a, bir bütün olarak coğrafyamızın da etkilendiği, milyonlarca insanın yerinden edildiği bir savaş yaşanmaktadır. Savaş siyaseti daha çok Roboski demektir” şeklinde konuştu.   ‘Bu sürecin karşısındayız’    SİHA’lar ile sivillerin yargısız infaz edildiğinin altını çizen Harun, mülteci kamplarının bombalandığı, güvenlik gerekçesi ile ormanların yakıldığı bu sürecin toplumsal yaşamı ve barışı kalıcı bir şekilde tehdit ettiğini vurguladı. Harun, “Uluslararası güçlerin güdümündeki bölge devletleri bölgede yaşayan halkların birlikte yaşama kültürünü savaş siyaseti ile yok etmektedir. Gerçekleri, hakikatleri ve doğruları yok eden ve bunları savunan herkesi düşman ilan eden bu sürecin karşısındayız” dedi.    ‘İmralı’daki tecrit tüm yaşam alanlarına yayıldı’    Ortadoğu’nun en önemli sorunu olan Kürt meselesinin savaş ve tecrit siyasetine havale edildiğini belirten Harun, bölgede yaşayan tüm halklar gibi Kürtlerin de uzun bir dönemdir onurlu bir barışın mücadelesini verdiğini kaydederek İmralı’da sürdürülen tecrit politikasının da tüm toplumsal yaşam alanlarına yayıldığını ifade etti. Harun son olarak şu ifadelere yer verdi: “Halkımız bu toplumsal barış inşa edilene kadar, tecrit karanlığı dağıtılana kadar mücadelesine devam edecektir. Savaş ve tecrit siyasetinin ülkedeki eşitsizlikleri, krizi, eko-kırımı ve her türlü yıkımı derinleştirdiği görülmelidir. Bölgemizde halkları birbirinden uzaklaştıran ırkçı, faşist, IŞİD’çi ve milliyetçi tutumların beslendiği savaş siyasetine karşı barışı savunmak zorundayız. Tecrit, ölüm ve öldürme siyasetine karşı yaşamı savunmak; emek, barış ve demokrasi mücadelemizin temelidir. 1 Eylül Dünya Barış Günü’nde tüm halkımızı, sivil toplum kuruluşlarını, siyasi partileri, emek ve meslek örgütlerini ve demokratik kamuoyunu ülkemizde, bölgemizde ve dünya genelinde onurlu bir barışı savunmaya ve bunun için birlikte mücadele etmeye davet ediyoruz”