‘HÜDA PAR’ın yaptıklarını biliyoruz mücadele büyüyecek’ mesajı 2023-06-07 09:04:53     Sema Çağlak    ŞIRNEX - AKP-MHP iktidarının HÜDA PAR ve Yeniden Refah Partisi ile kurduğu ittifakın kadın düşmanı bir ittifak olduğunu belirten Sîlopiya Belediye Eşbaşkanı Adalet Fidan, HÜDA PAR’ın geçmişte yaptıklarını bildiklerini, kadın kazanımları için tehlike olan bu ittifaka karşı kadın mücadelesinin büyüyeceği mesajını verdi.    14 Mayıs’ta yapılan seçimlerin ardından sonuçların kesinleşmesi ile kadınlar, Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) dışında eşit temsiliyetin gerçekleşmemiş olmasını değerlendirmeye devam ediyor. Cumhur İttifakı ile Meclis’e giren AKP, MHP, HÜDA PAR, BBP ve Yeniden Refah Partisi’nin başta kadın ve Kürt düşmanı politikalarına da tepkiler sürüyor.    Kadın kazanımları hedef alındı   AKP-MHP’nin yanı sıra HÜDA PAR seçim sürecine giderken kadın kazanımlarını hedef aldı. 6284 sayılı yasa, nafaka hakkı, “kimsesiz kadınların sahiplenilmesi”, karma eğitim gibi konuların tartışmaya açılması kadın örgütlerinin tepkisini de beraberinde getirdi.    ‘Faili meçhul’ cinayetlerle tanındı   HÜDA PAR ya da Kürtlerin tarihsel süreç içerisinde bildiği adı ile Hizbullah, 80’li yılların sonunda, 90’lı yılların başında Amed ve Êlih (Batman) gibi kentlerde ortaya çıktı. O dönemde Hizbullah Kurdistan’da “faili meçhul” cinayetlerle gündeme geldi ve tanındı. Halkın Emek Partisi (HEP) yöneticileri, parlamenterleri katledildi. HEP Milletvekili Mehmet Sincar, feminist yazar Konca Kuriş Hizbullah tarafından katledilen isimlerden.    Gazeteciler hedef alındı   90’lı yıllarda Hizbullah, Özgür Basın çalışanı gazetecileri de hedef aldı. Kürt basının bilgesi Musa Anter (Apê Mûsa), Cengiz, Altun, Yayha Orhan, Çetim Abayay, Hafız Akdemir ve onlarca Özgür Basın çalışanı gazeteci Hizbullah tarafından katledildi.    ‘Devlet aklı’ ile Hizbullah Meclis’te   2000 yılında “tasfiye” edilen Hizbullah 2012 yılında HÜDA PAR adıyla partileşerek yeniden canlandı. 14 Mayıs seçimleri ile birlikte “devlet aklı” ile Meclis’e girerek Kürtlerin kazanımlarını ve kadınları hedef alacağının mesajını vermeye devam etti.    Halkların Demokratik Partisi (HDP) Sîlopiya (Silopi) Belediye Eşbaşkanı Adalet Fidan, konuya ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Öncelikle seçim sonuçlarına dikkat çeken Adalet, seçimlerin önemli olduğunu ve olağanüstü koşullarda gerçekleştirildiğini söyledi. “Seçimler demokratik olmayan koşullarda gerçekleştirildi” diyen Adalet, şunları belirtti: “İktidar tüm gücü ile oyun ve hırsızlık peşindeydi. Halk seçimlerin öneminin farkındaydı. Ancak AKP-MHP iktidarını kaybetmemek için halka yönelik baskı uyguladı. Bizim çalışmalarımıza yönelik birçok provokasyon gerçekleştirildi ve halkın kafası karıştırılmaya çalışıldı. Bizler sınırlı imkanlar ve baskılar altında seçimlere girdik ve elimizden geldiğince çalışma yürütmeye çalıştık. Seçim sonucunda en çok kadın parlamenteri bizim partimiz çıkardı. Her alanda kadın temsiliyetinin olması, kadın renginin ve sesinin yansıması için çabalıyoruz ve yöntemimizde bunu esas alıyoruz. Erkek egemen zihniyete karşı kadın mücadelemiz kendini parlamentoya taşıdı. Bu önemli.”   ‘HÜDA PAR pratiği tarihten belli’   Mevcut iktidarın 21 yıldan bu yana kadın karşıtı politikaları ile tanımlandığını belirten Adalet, “Kadına yönelik katliamlar giderek artıyor. Yine kadına yönelik şiddet, taciz ve tecavüz arttı. Bunun yanı sıra çocuklara yönelik istismar da gündemdeki yerini koruyor. AKP hükümeti bugüne kadar bu kadın ve çocuk karşıtı politikalarını sürdürdü. Şimdi de AKP ile aynı zihniyete sahip olan HÜDA PAR ve yeniden Refah Partisi  Meclis’e girdi. Bunların politikalarında kadınlar bir birey olarak görülmüyor. Onlara göre de kadınlar dört duvar arasında olmalı. Ancak toplumu kucaklayan kadın. Kadınlar sürekli olarak kendi hakları için mücadele etti. Ancak şimdi kazanımları tehlike altında. HÜDA PAR’ı kadına karşı pratiğini geçmiş yıllardan biliyoruz. Şimdi de Meclis’e girer girmez ilk pratiklerini kadına karşı ortaya koydular. ‘Kadınların çalışmasına gerek yok’ söylemi kadını sınırlandırmayı amaçlıyor. Ya da ‘kadını sahiplendirme’ söylemi kadını bir nesne, araç olarak görmedir. Bu yüzden de önümüzde yoğun bir süreç var. Kuşkusuz bu sadece kadınlar için değil tüm toplum için böyle. Çünkü kadına yönelik saldırılar ile toplum hedefleniyor” değerlendirmesi yaptı.    ‘Kadın şahsında toplum tehlikede’   İktidarın önüne koyduğu hedefin toplumu düşüncesiz ve amaçsız bırakmak olduğunu dile getiren Adalet, “Yani taleplerini ve düşüncelerini dile getiremeyen köle bir toplum yaratılmak isteniyor. Bu politikalara biat etmeyen kadınlardır. Bu yüzden de ilk hedef alınanlar kadınlar oluyor. Bu tehlikeli zihniyet yine çocuk evlilikleri meşrulaştırıyor. Ya da tarikatlarda kalan çocuklarla evlilikler yapmak istiyorlar. En son okullara imamları yerleştirmek istediler. Bununla da çocuklara yönelik politikalarını gerçekleştirmek istiyorlar. Yine kız ve erkek çocuklarının okullarını ayırmak istiyorlar. Çocuklar bizim gelecek nesillerimiz. Çocuk nasıl büyüyorsa toplum da öyle şekilleniyor. Bu yüzden bu kadar kadın ve çocuklar üzerinde duruyorlar. Ahlaki olmayan bir yaşam dayatıyorlar. Yine birçok istismar olayları yaşanıyor. Karşımızdaki ittifak kadın ve topluma düşman. Bu tehlikeye karşı tüm kadınlar ve toplum harekete geçmeli” dedi.    Kadınlar geri adım atmadı   Kadınların bu politikalara karşı asla geri adım atmadıklarını söyleyen Adalet, son olarak şunları belirtti: “Onların korkusu kadın mücadelesi. İttifaklarını genişleterek kadın mücadelesini zayıflatmak istediler. HÜDA PAR’ın uygulamaları halkta büyük kaygı uyandırıyor. Kadınlar şahsında tüm toplum tehlike altında. Buna karşı mücadele etmenin dışında yol yok. Kadın mücadelesi büyük bir mirasa sahip. Büyük bedeller ile bir mücadele verilmiş. Bu mücadele ile kadın kazanımları elde edildi. Mücadele ve bedellerle ortaya çıkan miras tüm dünya tarafından da biliniyor. Bu da mücadele eden kadınlar sayesinde. Eğer kadınlar birlik olursa, doğa ve toplum düşmanı bu ittifaka karşı başarılı olurlar.”