Baskılara sandıkta cevap verecekler 2023-05-12 09:10:16   Elfazi Toral   İSTANBUL - İktidarın seçim yaklaştıkça gerçekleştirdiği baskı, gözaltı ve tutuklamalara dikkat çeken kadınlar, 14 Mayıs günü sandıkta hesap soracaklarını ve iktidarı göndereceklerini söyledi.    14 Mayıs seçimleri için geri sayım başlarken, siyasi partilerin de son hazırlıkları aralıksız sürüyor. Seçimlere az bir zaman kala AKP-MHP de iktidarda kalmak için gazeteci, siyasetçi, sanatçı, hukukçu ve toplumun tüm kesimlerine karşı baskı, gözaltı ve tutuklamalarını sürdürüyor. İktidarın bu politikalarına karşı tepkiler sürerken İstanbul’da yaşayan kadınlar da baskılara yönelik değerlendirmede bulundu.    Jin jiyan azadî    Seçimlere günler kaldığına işaret eden Handan Özcan, 14 Mayıs seçimlerinin çok önemli ve kritik olduğunu kaydetti.  Yeni ve güzel yarınlar için mücadele ettiklerine değinen Handan,  “Yeni yarınları görmek için çalışacağız. Bunun için hepimiz sandıklarımıza sahip çıkmalıyız. 14 Mayıs seçimleri  hepimiz için önemli bir gün, o gün aydınlık bir gün olsun. Bu güne kadar çok bedeller ödendi.  Büyük mücadeleler verdik. Bunun için de yeni bir sabaha uyanmak için jin jiyan azadî” dedi.   ‘Türkiye’de eşit muamele yok’   Son zamanlarda gazetecilere dönük baskıları hatırlatan Ferda Önem, seçimin yaklaşmasıyla artan şiddetin hukuksuzluğuna değindi. Ferda, “Bu seçim sürecinde çok baskılar yaşanıyor. Arkadaşlarımız gözaltına alınıyor o da yetmezmiş gibi bir de tutuklanıyorlar. Gazeteciler, hukukçular ve sanatçılar  tutuklanıyor. Sanatçılar sokak ortasında katlediliyor. Kürt gençlere işkence ediliyor. Sadece anadilleriyle sanatlarını yaptıkları için katlediliyor. Türkiye’de eşit muamele yok” diyerek iktidarın Kürtlere yönelik saldırılarına tepki gösterdi.     ‘Sokaklardaki sesimizden korkuyorlar’   “İktidar seçimlerde kaybedeceğini bildiği için saldırıyor. Saldırmakla kalmayıp katlediyor” diyen Ferda,  iktidarın halkların birbirine sahiplenmesinden ve dayanışmasından kortuğunu ifade etti. Ferda, “Sokaklardaki sesimizden kokuyorlar. Kadınlardan korkuyorlar. Ancak örgütlü mücadele ile üstesinden geliriz. Bu seçimlerde bütün bu olanların hesabını soracağız. Bütün halkların kimliklerini ve haklarını savunacağız ve bu zihniyetten kurtulacağız. Yıllardır içinde olduğumuz bu karanlık sistemin, baskılarla şiddetle terbiye etmek istediği zihniyetten hep birlikte kurtulacağız. Haklarımızın savunucusu olamaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.    ‘Kendi rantlarıyla bizim karşımızda duramayacaklar’   Yeşil Sol Parti’nin iktidarı göndereceğine işaret eden Güler Karagöz de, gazeteci, siyasetçi ve sanatçılara yönelik saldırıları kınadığını aktararak baskılara boyun eğmeyeceklerini söyledi. Güler, “Biz kadınlar onu buradan göndereceğiz. İktidarın yaratmak istediği korku politikalarından korkmuyoruz. Kendi rantlarıyla bizim karşımızda devam edemeyecekler. Bizi yıldıramayacaklar. Tek adam rejimini kıracağız ve ondan kurtulacağız. Bizler bu iktidarı kabul etmiyoruz. Gazetecilere ve sanatçılara karşı büyük bir baskı var. Gazeteciler ağızlarını açtıkları gibi tutuklanıyorlar. Bu iktidar bizi kabul etmiyorsa bizler onu hiç kabul etmiyoruz. En son geçen gün Kadıköy’de Cihan Aymaz isimli sanatçıyı katlettiler. Çünkü onların istediği şeyi yapmadığı için katlediyorlar. Bu adalet mi? Bu eşitlik mi? Bu tamamen hukuksuzluktur” sözleriyle  tepkisini dile getirdi. İktidarın yaptığı tek şeyin katliam olduğunu vurgulayan Güler, saldırılara karşı mücadele edeceklerini söyledi.    ‘Biz bu ülkenin sahibiyiz’   Kamile Koç ise, “Kürt olduğumuz için zulüm altındayız. Gazetecilerimize ve barış isteyen herkese saldırıyorlar. Tüm halka sesleniyorum. Bunu kabul etmeyip kalkmamız gerekiyor. Biz dışardan gelen bir halk değiliz. Biz buranın halkıyız. Biz bu ülkenin sahibiyiz. Biz bu zulmün altından kalkacağız. Kürt halkını terörist ilan eden bir iktidar o zaman niye bizim üzerimizden kendi iktidarını  var ediyor? Gelin hep birlikte olalım, el birliğiyle bu seçimikazanalım, birlik olalım ki gazetecilerimize  cezaevlerinde olan tutsaklara ve barış haykıran bütün insanlarımıza ses olalım” ifadeleriyle herkesi birlik olmaya çağırdı.