Çadırda enfeksiyon kapan kanser hastası yoğun bakımda 2023-03-15 09:08:02     Nişmiye Güler    MEREŞ - Bağ doku kanseri depremzede Hasan Ökten, 8 kişilik ailesi ile beraber tek bir çadırda kalmak zorunda bırakıldığı için enfeksiyon kaparak yoğun bakıma kaldırıldı. Babasının kemoterapi görmesi için ilaca ihtiyacı olduğunu söyleyen Pınar Ökten, çevre illerde gittikleri hastanelerin hasta dosyası istediğini fakat depremden dolayı doktorlarına ulaşamadıklarını kaydediyor.    Mereş merkezli depremlerden dolayı yıkımın olduğu ve ölümlerin yaşandığı 11 kentte etkilenen kesimlerden biri de ağır hastalıkları olan yurttaşlar.  Depremden dolayı birçok yerde hastaneler de ağır hasar alırken, bu yerlerde sağlık sistemi de neredeyse çökme noktasına geldi. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın he fırsatta övündüğü şehir hastaneleri de depremde sınıfta kaldı. Kilitlenen sistemler, morgların dolması, salgın hastalıklar, hastanelerdeki envanterler ve personel eksikliği gibi birçok sorunun yaşandığı deprem bölgelerindeki şehir hastanelerinde, kanser hastaları da tedavi hakkına erişemiyor. Depremden önce Kahramanmaraş Necip Fazıl Şehir Hastanesi’nde bağ doku (sarkom) kanser tedavisi gören 61 yaşındaki Hasan Ökten, tedavi hakkına ulaşamadığı gibi 8 kişilik ailesi ile birlikte tek bir çadırda kalıyor.    Ailesi ile tek çadırda kalıyor   Altı yıldır kanser tedavisi gören ve 3 kez de ameliyat olan Hasan Ökten’in Mereş’in Bazarcix (Pazarcık) ilçesine bağlı Narlı beldesinde bulunan evi de deprem nedeniyle zarar gördü. Kemoterapi gören Hasan, deprem sonrası ailesi ile birlikte Afet ve Acil Durum Başkanlığı’ndan (AFAD) zar zor temin ettikleri tek bir çadırda kalıyor. 8 kişi olarak kalınan çadırda Hasan, hijyen ve sağlıklı beslenme hakkına ise erişemiyor.    ‘Devletten beklentimiz yok’   Yıllardır hastalık ile mücadele ettiğini söyleyen Hasan, ilaçlarının devlet tarafından karşılanmadığını belirtiyor. Kendi imkanları ile ilaçlarını aldığını ifade eden Hasan, “Depremden sonra birçok hastane gezdik. Oradan oraya attılar. Zaten devletten bir beklentimiz yok. Vermezler de yani. Kaç sefer çocuğum Pazarcık Kaymakanlığı’na başvurdu çadır için. Sadece TC.’mizi alıyorlar sonrasında ise arkasına bakan yok. En son bir çadır verdiler. Parmağını tutuyorsun dışarıdan görünüyor. O kadar ince bir çadır. İçinde soba deliği yok. Onu da askeriye verdi” diyor. Hasan, tedavi hakkına erişmek istediğini ve bu konuda gönüllü doktorlardan duyarlılık beklediğini de sözlerine ekliyor.     İlaç bulamıyorlar   Pınar Ökten de deprem öncesi babasının kemoterapi alması gerektiğini, fakat depremden dolayı alamadığını dile getirdi. Pınar, “İki hafta önce kendi imkanlarımız ile bir hastaneye gittik orada alabildi. İlaç sorunumuz var. Bu durumda en çok etkileyen de ilaçların bulunamaması. Çünkü babamın hastalığı ilerlemiş durumda. Kanserin dördüncü evresinde. İlaçlara ne kadar erken ulaşabilirsek o kadar daha iyi olacak. Vücudunda kan eksikliği var. Doktor vitamin yazdı. Normalde bir ay kullanması gerekiyordu ama biz ikinci ayında da devam ettirdik doktora gidemediğimiz için. Bu ne kadar sağlıklı bilemiyoruz” sözleri ile içinde bulundukları duruma dikkat çekiyor.    Hastaneler dosya istiyor   Yurtdışından gönüllü doktorların geldiğini fakat branşları olmadığı için babasının sağlık durumuna bakamadıklarını kaydeden Pınar, deprem sonrası gittikleri hastanelerin kendilerinden hasta dosyası istediğini fakat dosyalarının ise Mereş’teki doktorda olduğunu ve ona ulaşamadıklarını vurguluyor. Pınar, e-Nabız sisteminde görünmesi gereken dosyaya ulaşma durumunun kendilerini zorladığının altını çizerken, “Ricamız babam için bir an önce ilaçlarının bulunması. Götürüp getirmesini bizler zor da olsa kendi imkanlarımız ile karşılayabiliriz ama ilaç sorunumuz var” diyerek babası için ilaç bulunması çağrısı yapıyor.    Kanser hastası ve ailesine tek çadır!     Çadır alırken AFAD’ın “tek kişiye veremiyoruz” cevabı ile karşılaştıklarını söyleyen Pınar, “Durumu muhtarlara da söyledik. Babamın hastalığını da biliyorlar. ‘Ailecek kalabiliyorsanız kalın. Çadır sıkıntımız var. Az sayı iseniz sizi başka aileler ile birleştirelim’ dediler çadır sayısı az diye. Biz de başkaları ile değil de biz bize yaşayalım dedik artık. Çadır soğuk, babam için gece gündüz soba yakıyoruz. Isıtamıyoruz. Bize bir çuval kömür verdiler. Islak olduğu için yanmadı. Evimizdeki odunu çıkarıp getirmek zorunda kaldık. Yine kömürü de gönüllüler bize getirdi. Böyle yaşamımızı sürdürmeye çalışıyoruz” diyor.    Kızılay’ın yemekleri rahatsızlıklara neden oldu   Babasının sağlıklı beslenemediğine de dikkat çeken Pınar, Kızılay tarafından çıkarılan yemeklerin yenilemeyecek durumda olduğunu ve hastalara uygun çıkarılmadığını vurguluyor. Son günlerde Kızılay tarafından yapılan yemeklerin depremzedelerde rahatsızlanmalara neden olduğu bilgisini de veren Pınar, “Babama ekmek arası bir şeyler yapıp vermeye çalışıyoruz. Küçük bir piknik tüpü verildi. Onda yemekler yapmaya çalışıyoruz. Tuvalet ihtiyacı için de babam yürüyemez durumda olduğu için burada oluşturulan tuvaletin merdivenleri de çok yüksek bu yüzden kullanamıyor. Tuvalet ve banyo ihtiyacı için de evimize gidip geliyoruz”  ifadelerini kullanıyor.    Enfeksiyondan dolayı yoğun bakıma alındı    Bir ayı aşkın süredir çadırda yaşayan Hasan, önceki gün rahatsızlanarak hastaneye kaldırıldı. Çadırda enfeksiyon kaptığı öğrenilen Hasan’ın tedavisi ise diğer hastanelerde yer olmadığı için Gaziantep Medical Park Hastanesi Yoğun Bakım Servisi’nde devam ediyor.