Hatay’dan seslendiler: Bu kenti de yaşamı da biz kuracağız 2023-03-08 15:01:02   HATAY - Hatay Affet Kadınlar Birlikte Güçlü, yıkımın en yoğun yaşandığı Hatay’da oluşturdukları yaşam zinciri ile 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü karşıladı. Hatay’dan iktidara seslenen kadınlar bir kez daha, “Bu kenti yaşamı, yeniden kuracağız” mesajını verdi.    Hatay Affet Kadınlar Birlikte Güçlü, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kapsamında depremde en fazla etkilenen yerlerden biri olan Hatay’da yaptıkları basın açıklaması ve yaşam zinciri ile  8 Mart’ı karşıladı. Çakmak Mahallesi’nde toplanan kadınlar, Demokrasi Meydanı’na doğru yaşam zinciri oluşturarak yürüyüşe geçti. Sık sık, “Jin Jiyan azadî”, “Bu kenti birlikte kuracağız” sloganlarının atıldığı yürüyüşte, “Bu kenti yaşamı, yeniden kuracağız” pankartı açıldı.   Demokrasi Meydan’ında bir araya gelen kadınlar sık sık “Deprem değil bu bir katliam”, “Kadın, yaşam, özgürlük” ve “AKP halka hesap verecek” sloganları attı. “Mara  savra hurriya”, “Ölenler ve kalanlar seni bağışlamayacak”, “Bu enkazı biz kaldıracağız”, “Jin jiyan azadî” dövizlerinin taşındığı açıklamaya, Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul Milletvekili Züleyha Gülüm katıldı. Kitle adına basın metnini, Hatay Affet Kadınlar Birlikte Güçlü üyesi Fatma Ardal okudu.   ‘Birbirimizden vazgeçmedik’   6 Şubat Mereş merkezli meydana gelen depremin ardından iktidarın, yıkımın üstünü kadercilikle örtmeye çalıştığını söyleyen Fatma, iktidar ve sermayenin yıkılan şehirleri kendine yeni rant alanları olarak gördüğünü belirtti. Fatma, “Depremin ilk gününden beri açlığa, yoksulluğa ve soğuğa terk ettiğiniz binlerce kadın olarak yaşadıklarımızın sorumlusunun kim olduğunu biliyoruz. Bizler bu yıkıntıların ardından mücadelemizden aldığımız güçle birbirimize söz verdik; bu şehri yeniden kuracağız. Bu yıl 8 Mart’a kaybettiğimiz binlerce kız kardeşimizin, dostumuzun öfkesi ve bizlerde yarattığı mücadele ruhuyla giriyoruz. Defne’den, Samandağ’dan, Serinyol ve Antakya’dan kadınlar olarak buradayız. Sorulacak hesabımız, kurulacak yeni yaşamlarımız için buradayız, yitirdiğimiz bütün kız kardeşlerimiz, dostlarımız için buradayız, şehrimizin her bir sokağını tekrar inşa etmek, birbirimize yurt olmak için buradayız. Yaşamlarımızdan ve birbirimizden vaz geçmedik, vazgeçmiyoruz” dedi.    ‘Bu saldırıları İstanbul Sözleşmesi’nden tanıyoruz’   Depremin ilk gününden bu yana iktidarın adım atmadığına dikkat çeken Fatma, devletin kurulan dayanışma ağının önüne geçmeye çalıştığını dile getirdi. Fatma, “Biz bu saldırıları bir gecede İstanbul Sözleşmesi’nin feshedilmesinden, kadın kurumlarına ve iradesine atanan kayyımlardan, 25 Kasımlarda, 8 Martlarda, 1 Mayıslarda sokağa çıkan kadınların işkence edilerek gözaltına alınmasından tanıyoruz. Fakat siz de bizi günlerdir kız kardeşlerimizle kurduğumuz dayanışma ağlarından, her kadın cinayetinde doldurduğumuz mahkeme salonlarından, yasaklı dediğiniz her sokakta ki yürüyüşümüzden iyi bilirsiniz.  Yaşamlarımızdan ve birbirimizden vazgeçmedik, vazgeçmiyoruz” diye belirtti.   ‘Tek güvencemiz mücadelemiz’     İktidarın savaş politikalarını, göçmen düşmanlığı ve Kürt halkına yönelik saldırılarına karşı duruş sergileyen herkesin polis şiddetiyle susturulmaya çalışıldığını vurgulayan Fatma şu sözleri kullandı: “Patriarkal kapitalizmin yol açtığı yıkım saymakla bitmez. Bizler bu yıkıntıların ardından mücadelemizden aldığımız güçle birbirimize söz verdik; bu ülkeyi yeniden kuracağız. Biliyoruz, 8 Mart 1857’de New York’ta dokuma işçisi kadınları fabrikaya kilitleyerek katledenler ile bugün depremde halkı göçük altlarında ölüme terk edenler, bankaların para kasalarını çıkarmak için vinç yollayanlar, halkın emeğinden çalarak halka çadır satanlar aynı sermaye egemenliğidir. Hayatlarımızı yok sayan erkek egemen devlete karşı tek güvencemiz mücadelemiz, tek güvencemiz birlikteliğimizdir.”   Zincirin halkası olma çağrısı   Her yıl olduğu gibi bu yıl da 8 Mart ‘ta sokakların, meydanların kadınların dayanışmasıyla kuşatıldığını ifade eden Fatma, “Bugün kadın ve trans cinayetlerine, nefret yürüyüşlerine, doğa talanına, savaşa, afeti katliama dönüştüren rant politikalarına karşı bir yaşam zinciri kurduk. Bu zincirin halkaları Hatay’daki kadın dayanışmasını büyüttükçe, deprem bölgelerindeki kadınların ihtiyaçlarını toplumsal talepler haline getirdikçe artacak. Birimizin daha kirpiği düşmeyene kadar mücadele etmeye devam edeceğiz. Buradan sesimizi duyan her kadının deprem bölgesine gelerek ya da olduğu yerden bu zincirin bir halkası olmaya davet ediyoruz” sözlerini kullandı.