‘Çözümün anahtarı İmralı’ 2023-01-19 09:01:52   WAN - PKK Lideri Abdullah Öcalan’dan haber alınamamasının kaygılara neden olduğunu belirten kadınlar, “Sorunların çözüm anahtarı İmralı’dır” mesajı vererek mücadelenin önemine dikkat çekti.    PKK Lideri Abdullah Öcalan 15 Şubat 1999 tarihinden bu yana İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde, uluslararası hukuk ve uluslararası sözleşmelere rağmen ağır tecrit koşullar altında tutulmakta. Abdullah Öcalan’dan yaklaşık iki yıldır da hiçbir haber alınamıyor. Abdullah Öcalan’dan haber alınamaması toplumda kaygıları arttırırken, Wanlı kadınlar, 15 Şubat’a doğru giderken tecridin kırılması için mücadele çağrısı yaptı.    ‘Tecrit kalkmadığı sürece halk, hem mutsuz hem de huzursuzdur’   İmralı’da yaklaşık iki yılı aşkın bir süredir PKK Lideri üzerinde ağırlaştırılmış bir tecrit politikasının devrede olduğuna vurgu yapan Behice Abi, tecrit politikalarının bir an önce son bulması ve Abdullah Öcalan’dan bir haber alınması gerektiğini söyledi.  Tecrit kalmadığı sürece halkın mutsuz ve huzurssuz olduğunu belirten ve “Tecrit kalkmadığı sürece barış sağlanmaz” diyen Behice, “Çözüm” sürecine işaret etti. Behice, “Sayın Abdullah Öcalan ile görüşme sağlandığında ülke huzur içindeydi. Kimse cenazeleri karşılamıyordu. Anneler ağlamıyordu. İnsanlarda küçükte olsa bir umut geliştirdi. Barışın gerçekten sağlanabileceğine inandı” dedi.   ‘Biz sadece barışa hasretiz’   Kürt halkı olarak en temel haklarını istediklerini söyleyen Behice, sözlerini şöyle sürdürdü: “Devletten bir şey istemiyoruz. Temel hakkımız olan dilimizi, kültürümüzü, huzuru, barışı istiyoruz. Biz saraya hasret değiliz, biz mal mülke hasret değiliz, biz sadece barışa hasretiz. Bizler elimizi barışa uzattıkça onlar ellerini savaşa uzatıyorlar. Biz kardeşlik dedikçe onlar nefret ve kin deyip biz Kürt halkı üzerine geliyorlar. İktidar, saray, mal mülk hasretini çekerken, biz Kürt halkı olarak da barış hasretini çekiyoruz. Ben bir Kürt anne olarak kin, nefret, kan istemiyorum. Bu savaş bu şiddet durursa halk da rahatlar.”   ‘Tek çözüm İmralı’da’   Yaklaşık iki yıldır PKK Lideri ile ilgili herhangi bir haber alamadıklarını bunun “endişe verici” olduğunu belirten Behice, “22 aydır Sayın Abdullah Öcalan’dan haber alınamıyor. Tekrardan 3 ay daha bir disiplin cezası getirildi. Hiçbir haber alınamazken nasıl da oluyor disiplin cezası veriliyor anlamakta zorluk yaşıyorum. Gerek barışın kitlesi olsun gerekse yaşamımızdaki sorunlar ve işleyişler olsun bunun tek çözüm anahtarı İmralı’dır” sözlerine yer verdi.   ‘Kürt halkı geri adım atmayacak’   Abdullah Öcalan’a tecrit uygulanarak halkın sindirilmeye çalışıldığını ifade eden Behice, “Tecridin tek sebebi halkı bezdirmektir. Bunu sindirme politikalarıyla, baskılarla, gözaltılarla, ekonomik kriz, zam ve şiddetle yaparak Kürt halkını geri çekme politikaları uygulanıyor. Ama bunu da iyi bilsinler; Kürt halkı geri adım atmayacaktır. Kürt halkı kendi dilini, kendi ırkını, kendi kimliğini istiyor” şeklinde konuştu.   ‘Mücadelemiz Sayın Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğüdür’   Tutuklu ve Hükümlü Aileleri ile Dayanışma Derneği (TUHAY-DER) Eşbaşkanı Edibe Babur ise  Abdullah Öcalan’ın 24 yıldır ağır tecrit koşulları altında tutulduğuna dikkat çekerek, tecridin hem halk üzerine hem de cezaevlerinde tutulan bütün tutsaklara yansıdığını söyledi. Edibe, “En kısa zamanda Sayın Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünün gerçekleşmesini istiyoruz. En kısa süre zarfında kendi halkının arasında olmasını istiyoruz. Mücadelemiz bu yöndedir” dedi.   ‘Türkiye hukuk sistemini kendisi belirliyor’   PKK Lideri Abdullah Öcalan’ının uluslararası komplo ile Türkiye ‘ye teslim edildiğine vurgu yapan Edibe, “Bütün devletler bir oldular el birliği ile Sayın Abdullah Öcalan’ı Türkiye ‘ye teslim ettiler. O günden beridir ağır tecrit altında tutuluyor. En doğal hakkı olan aile ve avukat görüşü dahi elinden alındı. Bugün Türkiye hukuk sistemini kendisi belirliyor. Anayasa’yı kendi istedikleri şekliyle belirleyip uyguluyorlar” diye belirtti.   ‘İmralı’da hukuksuzluk devam ediyor’   Bütün cezaevlerinde tecrit politikaları olduğunu fakat İmralı’da tecridin en ağır şekilde uygulandığını söyleyen Edibe, “Tabi ki de bütün cezaevlerin hukuksuzluk sürüyor. Çok zor da olsa diğer tutsaklarla avukat ve aile görüşü sağlanıyor.  Ancak Sayın Abdullah Öcalan’dan hiçbir şekilde haber alınamıyor. Tecrit politikaları insanlık suçudur. Herkes bulunduğu alanda tecrit politikalarını reddetmeli, bunun için mücadele etmeli. Herkes gibi Sayın Abdullah Öcalan’da fiziki özgürlüğüne kavuşmalıdır” dedi.