Ardılları Apê Mûsa’ya rapor verdi 2022-09-20 11:31:46     DİYARBAKIR - Musa Anter için yapılan anmada konuşan DFG Eşbaşkanı Dicle Müftüoğlu, “Apê Musa’nın ardılları olan Cengiz Altun’lar, Gurbetelli’ler, Ferhat Tepe’ler, Deniz Fırat’lar, Nujiyan Erhan’lar o kalemi devraldı ve bizlere bıraktı” diye belirtti.    Diyarbakır’da 30 yıl önce katledilen Musa Anter (Apê Musa), Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG) ve Mezopotamya Kadın Gazeteciler Platformu (MKGP) öncülüğünde gazetecilerin katılımıyla katledildiği yerde anıldı.  Anmaya gazeteciler, Musa Anter’in oğlu Dicle Anter, Tevgera Jinên Azad (TJA) Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) il ve ilçe yöneticileri, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Milletvekilleri ile çok sayıda sivil toplum örgütü temsilcisi katıldı.    ‘Ardılları kalemi aldı’   İlk olarak konuşan DFG Eşbaşkanı Dicle Müftüoğlu, Musa Anter’in Kürt halkının bilgesi, Kürt gazetecilerinin öğretmeni olduğunu belirterek, 30 yıl önce bu sokakta katledildiğine dikkat çekti. Ona sıkılan kurşunun bir halkın diline ve hakikat arayışına sıkıldığını ifade eden Dicle, “Apê Musa katledilerek bu halk susturulmak, dilsiz ve kalemsiz bırakılmak istendi. Kürt basınının çınarı katledilirse bu halk susar diye düşünüldü. Bu çınara vurulan her balta bu halkın diline kültürüne yönelikti. Bu çınarın dalları kırılarak bu halk dilsiz, kör, sağır bırakılmak istendi. Evet, öğretmenimiz, Apê Musa’mız bu sokakta katledildi, kalemi kanlar içinde kaldı ama ardılları o kalemi aldı,  gerçekleri yazmaya devam ettiler. Cengiz Altunlar, Gurbetelliler, Ferhat Tepe’ler, Deniz Fıratlar, Nujiyan Erhanlar o kalemi alıp devraldı ve bizlere bıraktı” sözlerine yer verdi.   ‘Katillere sahip çıkılıyor’   Dicle, ardından şu ifadelere yer verdi: “Bugün Apê Musa’nın katledilmesinin 30’uncu yılı. Yarın Ankara’da onun katledilmesine ilişkin görülecek davada bir kez daha Apê Musa katledilmek isteniyor. 90’larda JİTEM eliyle katledildi Musa Anter. Dün bu katliamlarla yüzleşmek isteyenler, bunu yargılayacaklarını söyleyenler bugün bu davayı sonuçsuz bırakarak katillere sahip çıkıyor. Yarın o davadan ne sonuç çıkarsa çıksın biz onun ardılları olarak faillerinin yargılanması için mücadele etmeye devam edeceğiz. Apê Musa’yı katletmekle de yetinmediler, Apê Musa’nın yazdığı gazetenin binaları bombalandı, gazetenin dağıtımcıları katledildi, öğrencileri çeşitli isimler verilen operasyonlarla tutuklandı ama özgür basın geleneği ondan aldığı güçle bir adım dahi geriye gitmedi, hep ilerledi.   16 basın emekçisi tutuklandı   Apê Musa’nın ardılı olan 16 özgür basın emekçisi gerçekleri halka ulaştırdıkları için 8 Haziran’da gözaltına alınıp tutuklandı. Arkadaşlarımızın dosyasına koyacak delil bulamayan polis, kameralarımızı, fotoğraf makinelerimizi ve bugün elimizde onurumuz olarak tuttuğumuz bu fotoğrafları delil olarak sergiledi. Bugün buradan bir kez daha söylüyoruz; hakikati halka ulaştırmaya çalışırken katledilen bu isimler bizim onurumuzdur. Operasyonlarla, tutuklamalarla bizi vazgeçireceklerini düşünenlere bir kez de Apê Musa’nın katledildiği yerden sesleniyoruz. Biz Apê Musa’nın kalemiyiz, onun küçük generalleriyiz onun ardıllarıyız, bu hakikat mücadelesinden vazgeçmeyeceğiz.”   ‘Apê Musa’ya rapor vermeye geldim’   Ardından konuşan Gazeteci Hüseyin Aykol, “30 yıl önce burada katlettiler. Katlettikten sonra bizim bırakıp gideceğimizi dağılacağımızı sandılar” diyerek korkmadıklarını ve geri adım atmadıklarını söyledi. Hüseyin, bombalandıklarını, cezaevlerine atıldıklarını, fakat durmadan devam ettiklerini belirtti. Hüseyin, “30’uncu yılında Apê Musa’ya rapor vermeye geldim. Bak Apê Musa eskisi gibi değiliz, gazete çıkardık, ajanslar kurduk, dünya çapında yayın yapan televizyonlarımız oldu. Bugün bunları görseydin gözlerin yaşarırdı. Ajanslarımız tıpkı gazetelerimiz gibi kapatıldı ama arkadaşlarımız çalışmaya devam ediyor. Şu an onlarca, yüzlerce ve binlerce Apê Musa var. Biz var oldukça Kürt halkının mücadelesini duyurmaya devam edeceğiz. Büyüyerek devam edeceğiz yeter ki siz bizi izleyin” dedi.   ‘Apê Musa yaşananları kabul etmedi’   Son olarak konuşan HDP Diyarbakır Milletvekili İmam Taşçıer de, Musa Anter’in Kürt halkının uğradığı zulümleri yazdığını ve bunun bedelini canıyla ödediğini ifade etti. İmam, “Kürtler yok edilmek ve asimile edilmek istendi. Dersim, Zilan katliamında Kürt halkı yok sayıldı ve bitirilmek istendi. Kendi toprakları üzerinde kalmasın, gitsin istendi ama Apê Musa bunu kabul etmedi. Bu yüzden bu sokakta katledildi. Bu sistem devam ettikçe gerçekler yazılmaya devam edilecek” şeklinde konuştu.    Yapılan konuşmaların ardından kitle Musa Anter’in katledildiği yere kadar yürüyüp karanfil bırakarak açıklamayı sonlandırdı.