‘Bölgedeki şiddet batıda yaşayan kadınları da tehdit ediyor’ 2022-05-31 09:03:38   İZMİR - Bölgede üniformalı erkeklerin kadınları hedef almasının özel bir strateji olduğunu söyleyen kadınlar, bölgedeki söz konusu şiddete karşı tüm Türkiye’yi içine alan politikalar geliştirilmesi gerektiğine işaret etti.    Kadına yönelik şiddet katliam ve tecavüz artarken bölgede “özel savaş” politikalarıyla kadın bedeni hedef alınıyor. Son süreçte asker, polis ve kolluk güçleri tarafından kadına yönelik şiddet suçlarında artış yaşanırken bunun son örneği Şırnak’ın Silopi ilçesinde yaşandı.  14 Mayıs’ta Sakine Kültür Özel Harekat Ocakları Şırnak İl Başkanı İbrahim Barkın isimli erkek tarafından işkence ile katledildi. Bölgede üniformalı erkek şiddetine ve uygulanan cezasızlık politikasına karşı kadınların kayıtsız kalmaması gerektiğini ifade eden kadınlar özel savaş politikalarına tepki gösterdi.    ‘Musa Orhan’dan biliyoruz’   Kürt kadınlarına uygulanan şiddetin bölgedeki savaşın bir parçası olduğunu ifade eden Yeni Demokrat Kadın aktivistlerinden Zilan Tayboğa “Bu politikayı Musa Orhan’dan biliyoruz. Failler üniformalı olduğu zaman cezasızlık iki kat artıyor. Özellikle bu konuda Kürt kadınları yalnız bırakılmak isteniyor. Bu cezasızlık politikasına ses çıkaran kadınlara ceza kesiliyor. Ceza kesilenlerden biri Ezgi Mola idi. Bizler hem Ezgi Mola’nın ve Kürt kadınların yanında durulmasını talep ediyoruz” dedi.      ‘Bölgede kadınların alanı daraltılmak isteniyor’   Mor Dayanışma İzmir Sözcüsü Cansu Ekmen de iktidarın faşizmi kurumsallaştırdığını ve bu süreçte hem bölge hem Türkiye genelinde kadınların şiddet sarmalı ile çevrelendiğini belirtti. Bekçi sayılarının arttırılmasının ve üniformalıların keyfiliğinin de bu kapsamda değerlendirilmesi gerektiğinin altını çizen Cansu “Bu erillikleriyle kadınların alanlarını daha da daraltmaya çalışıyorlar. Bölgede çok daha fazla baskının olduğunu söyleyebiliriz. Özellikle bölgenin bastırılmaya ve kontrol altına alınmaya çalışıldığı bir durum söz konusu ve bu etkiyi en fazla kadınlar yaşıyor” diye ifade etti.    ‘Bölgedeki şiddet batıda yaşayan kadınları da tehdit ediyor’   Bölgedeki kadınların yaşadığı bu sorunun tüm ülke kadınlarını ilgilendirdiğini ifade eden Cansu “Genel olarak Türkiye’deki demokrat kesimlerin bu konuyla ilgilenmesi gerekiyor. Büyük bir kriz içindeyiz ve bu kriz giderek derinleşiyor. Bütün bu şiddet aygıtları zaman içinde burada da gösterecek diye düşünüyorum. Bizim kız kardeşlik bağımız var. Kadın mücadelesi yürüten kadınlar olarak kız kardeşlerimizi sahiplenmeli ve bu konuda ses çıkarmalıyız” şeklinde belirtti.    ‘Bölgeye ilişkin politika üretilmesi gerekiyor’   Halkların Demokratik Partisi (HDP) Foça ilçe yönetiminden Suna Kılıç devletin kadına yönelik şiddet politikasında da diğer bölgelerden daha sert politikalar uyguladığını ifade etti. Hem bölgedeki hem de Federe Kürdistan’daki savaşın kadınlar ve çocuklar üzerinden yürütüldüğünü dile getiren Suna “Türkiye’deki muhalefetin bölgedeki durum için proje üretmesi gerekiyor. Güncel çekişmeleri bir kenara bırakıp yeni bir siyasetin  örgütlemesi gerekiyor.  Bu duruma sadece HDP ve bileşenlerini ya da duyarlı vatandaşları karşı çıkması yetmez. Herkesin kendi bölgesinde olmasını istemedikleri şeyin bölgede de olmaması için çalışması gerekiyor” şeklinde dile getirdi.   ‘Erkek yönetim şeklinden kurtulmak gerekir’   Savaşların dünyadaki adaletsizlikten beslendiğini, yönetenlerin kendi hegemonyalarını arttırdığını ve kişisel çıkarlarını düşündüğünü ifade eden İzmir Alevi Kültür Derneği Yamalar Şubesi Kadın Kolları Başkanı Elif Tepe ise her savaşta kadınların hedef alındığını ifade etti.  Elif, “Savaşı istemiyoruz.  Milyonlarca can katledildi. Savaşı çıkaran aklı kınıyoruz. Diyalog öncelikli olmalı. Erkek yönetim şeklinden kurtulsak savaş olmaz” ifadelerini kullandı.