Gözler Danıştay’da: Kaybedecek tek bir hayatımız yok artık 2022-04-29 09:10:59     Dilan Babat   ANKARA - TBB Başkan Yardımcısı Sibel Suiçmez İstanbul Sözleşmesi davasında verilen mütalaanın olumlu olduğunu belirterek, “ Danıştay’da hakimler var demek istiyoruz. Tüm beklentimiz, hukuka aykırı bu işlemin iptal edilmesi yönündedir” dedi.    İstanbul Sözleşmesi'nden AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın imzasıyla çekilmesi kararının iptali istemiyle açılan 10 davaya ilişkin görülen duruşma dün Danıştay 10’ncu Dairesinde görüldü. Onlarca kadının katıldığı duruşmada, savcı mütalaasında çekilme kararının iptal edilmesi talebinde bulunurken kararın bir ay içinde taraflara yazılı olarak tebliğ edilmesi bekleniliyor.  Duruşmayı takip eden ve davacı kurumları temsilen beyanda bulunan Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu Başkanı Canan Güllü,  Eşitlik İçin Kadın Platformu’ndan (EŞİK) feminist Avukat Hülya Gülbahar ile Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkan Yardımcısı ve Trabzon Baro Başkanı Avukat Sibel Suiçmez, görülen duruşmaya ve beklenen karara ilişkin değerlendirmelerde bulundu.   ‘Kapasitelerine göre savunma yaptık’   Kadın mücadelesiyle baş etmenin mümkün olmadığını vurgulayan Canan,  “Danıştay’a Türkiye’nin her yerinden kadınlar, barolar, meslek örgütleri, kadın sivil toplum örgütleriyle bir kadın gücü vardı. ‘Buradayız hakkımıza sahip çıkıyoruz’ dedik. Davalı savunmasından bize yönelik ‘savunmaları çok basitti’ şeklinde eleştiri aldık. Evet arkadaşlarımız çok fazla detaya girmeden, kapasitelerinin anlayacağı şekilde açıklama yaptı. Sabahtan itibaren davalının savunmasını bekledik ama savunmayı gördük ki hakikaten ne kadar boşa kürek salladıklarını, doldurmaya çalıştıkları kabın dolmadığını, alttan kaçırdığını gördük" dedi.   ‘Kaybedecek hayatlarımız yok artık’   Danıştay savcısının iptal isteminde bulunduğunu hatırlatan Canan, “Bundan önce 6 savcı da aynı şeyi söylemişti. Bu iş başından beri yanlıştı. Danıştay bu yanlışı durduracak. Danıştay’da savcılar, hakimler, adalet ve hukuk vardır. Buradan olumlu bir karar bekliyorum. Hayatları kurtulduğu için sevinecekler. Sevince bakın; başka bir mutluluk değil sadece hayatta kalmanın sevincini yaşayacağız. Bir şeyleri kaybettiğimiz için mücadele ediyoruz. Ama kaybedecek hayatımız yok artık, hayatlarımız için mücadele ediyoruz” ifadelerini kullandı.   ‘Hukuk açısından zor zamanlardan geçiyoruz’   Duruşmaya katılan savcının daha önce de İstanbul Sözleşmesi’nden çıkış işleminin iptali konusunda mütalaa verdiğini ifade eden feminist Avukat Hülya Gülbahar, “Savcı, duruşmada savunmaları çok dikkatle dinledi ve tekrar heyete, sözleşmeden çıkış işleminin iptal edilmesi gerektiğini düşündüğünü açıklamış oldu. Salonda alkışlarla karşılandı. Mutlu olduk. Cumhurbaşkanlığı’nın argümanlarını dinledikten sonra eski görüşünde ısrar etmesi çok önemli bir gelişmeydi. Hukuk açısından zor bir zamandan geçiyoruz. Gereksiz umuda kapılmak doğru değil ama umutsuz da olmak doğru değil. Çünkü çok hukuksuz ve haksız bir kararla karşı karşıyayız. Bu nedenle iptal edilme ihtimali olduğunu da düşünüyoruz. Boş umutlara kapılmıyoruz. Umutlarımız gerçekçi, iyimserliğimiz samimi ama temkinli olmaya devam edeceğiz” şeklinde konuştu.   Hülya son olarak, “Aslolan Türkiye’nin dört bir yerinde kadınların sahip çıkması ve onu bir yaşam kanunu gibi uygulatmaya çalışması. Biz bunu zaten yapıyorduk, yapmaya devam edeceğiz” dedi.   Sibel Suiçmez: Danıştay’da hakimler var demek istiyoruz   TBB Başkan Yardımcısı Sibel Suiçmez ise duruşmanın görüldüğü günün Türkiye’nin hukuku için önemli olduğunu vurgulayarak, “Sadece kadınlar için değil Anayasa’mızda belirtildiği üzere insan haklarına dayalı demokratik, laik, hukuk devleti ilkesi açısından baktığımızda herkesin hukuk güvenliği açısından da çok önemli bir dava. Dolayısıyla gelinen nokta itibariyle savcının görüşü büyük bir coşkuyla alkışlandı. ‘Danıştay’da savcı var’ dedik. Şimdi de ‘Danıştay’da hakimler var’ demek istiyoruz. Bizce yasa önünde her türlü argümanımızı en iyi şekilde savunduk. Artık buradan beklediğimiz, aslında hepimizin talebi olduğu gibi bir ay beklemeden kararın verilmesiydi. Tüm beklentimiz, hukuka aykırı bu işlemin iptal edilmesi yönündedir” diye aktardı.   ‘Davanın hukuki sürecini takip edeceğiz’   Sibel bundan sonra işleyecek sürece dair de şunları kaydetti: “Danıştay’dan olumsuz bir karar çıkmayacağını düşünüyoruz. Ama çıkması durumunda üst makamlara başvurma hakkı doğuyor. Dolayısıyla bu süreç takip edilecek, devamındaki hukuki süreci de takip edeceğiz. Muhtemelen açılan diğer davalara dair da duruşma günü bu süreçte verilecek. Birinde karar verilmesi durumunda diğer davaların ortadan kalkması mümkün gözükmüyor bu durumda.”