2022 Newroz’una çağrı: Özgürlük ateşini birlikte yakalım! 2022-03-13 09:08:04     Marta Sömek-Rozerin Gültekin   İSTANBUL - “Şimdi Kazanma Zamanı” şiarıyla tüm halkları 2022 Newrozu’na çağıran siyasetçi ve sivil toplum örgütü temsilcileri, “Halklar Öcalan üzerindeki ağır tecridi reddediyor. Demokrasi güçleriyle, kadınlarla, gençlerle, demokrasiye inanan bütün halklarla birlikte Newroz’u coşkuyla kutlamayı önümüze hedef koyduk” dedi.   Halkların Demokratik Kongresi (HDK) öncülüğünde, “Dem dema serkeftinê ye” (Şimdi kazanma zamanı) şiarıyla kutlanacak olan 2022 İstanbul Newrozu deklarasyonu, 11 Mart’ta Taksim’de bulunan bir otelde açıklandı. 20 Mart günü Yenikapı Meydanı’nda kutlamanın yapılacağı duyurulan deklarasyonda, “2022 Newrozu’nu özgürlük ve zafer Newroz’u olarak kutlayacağız. Tüm halkımızı Newroz ateşi etrafında kenetlenmeye, coşkumuzu, öfkemizi, isyanımızı büyüterek özgürlük taleplerimizi haykırmaya ve bulundukları her yerde Newroz’u kutlamaya davet ediyoruz” ifadeleri kullanıldı.   Öte yandan açıklamaya katılan çok sayıda siyasi parti, sendika ve sivil toplum örgütü temsilcisi, 2022 Newrozu’na Demokrasi İttifakı’nın damga vuracağının mesajını verdi. Birçok temsilcinin yan yana gelerek dayanışma ve özgürlük vurgusu ile Newroz ateşinin yakılacağını ve halayların çekileceğini paylaştığı açıklamada, temel konu başlıklarından biri 23 yıldır İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde tutulan PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki ağırlaştırılmış tecridin son bulmasıydı.   Tüm halkları “Şimdi Kazanma Zamanı” şiarıyla 2022 Newrozu’na davet eden siyasetçi ve sivil toplum örgütü temsilcileri, PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki ağırlaştırılmış tecridin son bulması ve özgürlük ateşini birlikte yakma çağrısında bulundu.   ‘Newroz yoldaşlık ve güvenin işaretidir’   Devrimci Parti Genel Başkan Yardımcısı Burcugül Çubuk, 2022 Newrozu’na erkek-devlet şiddetinin 8 Mart’ta tüm şehirlerdeki saldırısıyla girdiklerini aktardı. Burcugül Newroz’un yalnızca Demirci Kawa’nın Dehak’a karşı mücadelesiyle özdeşleşmiş halkların bayramıyla değil, Ortadoğu’daki tüm halkların, emekçilerin, kadınların mücadele günü olarak da yer ettiğini vurguladı. “Biz hem bir bayram kutluyoruz, hem de mücadelenin yükselişini, dosta güven düşmana korku verecek şekilde ortaya koyuyoruz” diyen Burcugül, “Yasaklanan Newrozlar, 8 Martlar, 1 Mayıslar bu korkunun gerçekliğini ve bu yasaklara rağmen özellikle Newroz’da milyonlarca insanın alanlara akıyor olması yoldaşlık ve güvenin işaretidir” değerlendirmesi yaptı.   ‘2022 Newrozu mücadelede atlayacağımız bariyeri gösterecek’   2022 Newrozu egemenlerle ezilenler arasında aşılacak çizgiyi gösterdiğine değinen Burcugül sözlerini şöyle sürdürdü: “2022 Newrozu’na hem bölgede, hem de Kafkaslarda savaşla giriyoruz ve bunun sonucu olarak da yoğun bir yoksulluk, kıtlık tehlikesiyle karşı karşıyayız. Isınmadan barınmaya bütün hakların artık gündemden çıktığı, başımızı sokacak evler bulamadığımız, şartların giderek ağırlaştığı bir süreçteyiz. 2022 Newrozu bu anlamıyla mücadelede atlayacağımız bir bariyeri gösterecek. Ya birlikte, birleşik mücadeleyle kazanacağız ya da hayat şartları her zamankinden daha kötü hale gelecek. 2022 Newrozu egemenlerle ezilenler arasında aşılacak çizgiyi gösteriyor.”   ‘Halklar Öcalan üzerindeki ağır tecridi reddediyor!’   2022 Newrozu’nun konu başlıklarından birinin de PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması talebi olduğunun altını çizen Burcugül, “Halklar açısından durum çok net, Öcalan üzerindeki ağır tecridi reddediyor. Bununla ilgili on yıllardır süren ciddi eylemlilikler oldu, hapishanelerde hem S tiplerine sürgünlere karşı, hem pandemi bahanesiyle dayatılan tecrit koşullarına hem de İmralı’daki tecride karşı ciddi bir mücadele ve açlık grevi var. Hapishanelere dair bütün gündemlere ağır saldırı var, Tutsaklarla Dayanışma İnisiyatifi’nin bütün eylemlerine saldırılıyor, bütün faaliyetleri engellenmeye çalışılıyor. Hapishanelerdeki bütün tutsaklara çok ağır bir saldırı var. Bunu her zaman söylüyoruz, tecrit halkası kırılmak zorundadır. Çünkü bir yerdeki tecridi kabul ettiğinizde döner dolaşır size de gelir. Bir yanda halkların kurtuluşu için, tecride karşı mücadele edenler, sınıf için mücadele edenler, bir yanda da iktidar ortakları var” sözlerini kullandı.   ‘Öcalan üzerindeki tecrit kabul edilebilir değil!’   İmralı tecridi kırılmadan cezaevlerindeki tecridin de kırılmayacağına işaret eden Burcugül, “İmralı’daki Öcalan’ın tecridine dair de bu noktada düşünüyoruz. İki saf var, egemenler ve ezilenler. Biz sınıfın, halkların, kadınların, çocukların, gençlerin, lubunyaların safında olanlarız. Bu noktada ne Öcalan üzerindeki tecrit ne de siyasi tutsaklar üzerindeki tecrit kabul edilebilir değildir” aktarımını yaptı.   ‘Halkların özgürlük talebi asla susturulamadı!’   Sosyalist Dayanışma Platformu (SODAP) Sözcüsü Sevtap Akdağ, 2022 yılının dünya çapında emperyalist saldırganlığın her yeri savaş alanına çevirdiği bir dönem olarak yaşandığını dile getirdi. Sevtap, yıl boyunca sermayenin tüm emekçilere büyük bir saldırganlık yürüttüğü, patriarkanın kadınlara hayatı yaşanmaz kıldığını ifade ederken, “faşizan diktatörlüklerin halklara, inançlara her türlü baskı, yok sayma ve yok etme iddiasıyla saldırdığı koşulların gerçekleştiğini de vurguladı. Halkların özgürlük talebinin susturulamadığına dikkat çeken Sevtap, “Ama aynı zamanda Devrimci Kawalardan beri dünyanın her yerinde, bütün bu zulümler karşısında direnişlerin boy verdiği bir coğrafyadayız. Bu isyan, bu umut, bu barış talebi ve bütün bunları ortaklaştırarak halkların iktidarını, eşit ve özgür günleri kurma talebi asla bastırılamadı, durdurulamadı, susturulamadı” diye konuştu.   ‘2022 Newrozu bir kazanma zamanı!’   Halklarla birlikte özgürlük ateşini yakan bir zeminde bulunduklarını vurgulayan Sevtap, şunları kaydetti: “Ne mutlu ki bizlere, 8 Mart’larda ‘Asla vazgeçmeyeceğiz’ diyerek bütün barikatları yıkan kadınların, yıllardır dört coğrafyada saldırganlığa karşı eşitlik, özgürlük umudunu, taleplerini büyüten Kürt halkının, sermayenin saldırıları karşısında ve hayatın bir eşitsiz buhrana dönüştüğü koşullarda çoban ateşlerini yakma iradesi gösteren emekçilerin ortak zemininde yer alıyoruz. 2022 Newrozu tam da bunların kesişme alanı olacak. Demokrasi, halk güçlerinin ezenlere, sömürenlere, sermayeye, patriarkaya karşı halkların, inançların, cinsiyetçilerin, emekçilerin birlikte yaşayabilecekleri bir ülke inşa edebilecekleri bir zaman olacak. 2022 Newrozu umudun büyütüleceği, direnişin el ele verileceği zaman olacak. Bunun halaylarla büyüdüğü, her rengin sahada el ele verdiği bir büyük direnişin, bir kazanma zamanı olacak 2022 Newrozu.”    ‘Özgürlük ateşini birlikte yakalım’   “Tüm kadınları, emekçileri, halkları, inançları bir arada bu umudu, direnişi büyütmeye davet ediyoruz” diyen Sevtap, “Savaşa karşı barışı, sermayenin saldırganlığına karşı emekçilerin yaşanabilir, güvenceli bir hayat kazanmasını, faşizmin baskıları karşısında başta Kürt halkı ve Alevi toplumu olmak üzere tüm halklara, inançlara eşitliğin ve özgürlüğün sağlandığı koşulların tam da zamanıdır, tam da yaşanacak bir ülkeyi kurma zamanıdır diyoruz. Bu şiarla 2022 Newrozu’na gideceğiz” sözlerini kullandı.   ‘Newroz’u coşkuyla kutlamayı önümüze hedef koyduk’   Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi (SYKP) İstanbul İl Eşbaşkanı Gürşenay Dalveren ise, 2021 yılının yoğun baskılarla geçtiğine değindi. Gürşenay, “Newroz’da alanlara gidemediğimiz, Kürt hareketine dönük saldırıların, İzmir’de Deniz Poyraz’ın katledilmesi, devamında Konya’da ırkçı saldırılarla beraber yoğun saldırılara maruz kaldığımız bir yıldı. Dolayısıyla 2022’ye gelindiği noktada bizim bu saldırılara karşı sesimizi yükseltmemiz gerekiyor” diye konuştu. 6 Mart’ta Kadıköy’de “Büyük Kadın Buluşması”, 8 Mart’ta da Taksim’de “Feminist Gece Yürüyüşü’nde” kadınlarla birlikte mücadelelerini yükselttiklerini paylaşan Gürşenay, “Şimdi de Newroz’a giderken üçüncü yol bileşenleriyle ‘Şimdi Newroz Zamanı’ diyerek 1 Mayıs’a kadar aynı mücadeleyi demokrasi güçleriyle, kadınlarla, gençlerle, demokrasiye inanan bütün halklarla birlikte Newroz’u coşkuyla kutlamayı önümüze hedef koyduk” dedi.