Kadın Zamanı: Amasız, lakinsiz kadınlar birlikte 2021-11-19 09:01:15     Nişmiye Güler   İSTANBUL - Kadın Zamanı Derneği 25 Kasım öncesi yayınladıkları podcastler ile şiddete dikkat çekerken, 3 gün sürecek olan “Kadın Hafızası” sergisinde de öfkelerini sanatla örgütleyen kadınlara yer verecek.   25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele Günü haftasında, kadın örgütleri taleplerini dile getirmek için hazırlıklarına hız verdi. İstanbul Sözleşmesi’nin bir gece yarısı Cumhurbaşkanı tarafından çıkarılan Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile feshedilmesinin öfkesini taşıyan kadınlar, bu 25 Kasım’da erkek-devlet ortaklığını daha gür bir sesle alanlarda dillendirecek.      Dernekten podcast çalışması   İstanbul’da 2020 yılından bu yana faaliyet gösteren Kadın Zamanı Derneği de 25 Kasım kapsamında podcastler hazırladı. Kürtçe hazırlanan podcastlerde kadın anatomisi, kadınlara ait  olan haklar ve 25 Kasım’ın önemi üzerine sunumlar yapıldı. Podcastlerin Kürtçe seçilmesinin nedeni ise hem saha çalışmalarında taleplerin bu yönde olması hem de son dönemde yasaklamalar ile karşılaşan Kürtçe’ye dönük dil şiddetine dikkat çekmek.     ‘Kadın Hafızası’ sergisi   Dernek aynı zamanda “Kadın Zamanı’nda Kadın Hafızası” isimli üç gün sürecek olan bir sergi de hazırlıyor. 20 Kasım’da açılışı yapılacak olan sergi 22 Kasım’a dek sürecek. Dernek binasında yapılacak olan sergide, Kürt kadınların maruz kaldığı şiddet, cezaevlerindeki hukuksuzluklara karşı tutsak kadınların verdikleri mücadele, OHAL dönemi boyunca yaşanan olaylara olan öfke, tüm delillere ve iddialara rağmen 600 günü aşkın bir süredir bulunamayan Gülistan Doku ve Deniz Poyraz’ın katledilmesine dair ressam Neşe Toprak ve Senan Doğan Dağdeviren’in resimleri yer alacak.   Dernek aynı zamanda 25 Kasım Kadın Platformu öncülüğünde 25 Kasım günü Taksim Tünel’de yapılacak olan eyleme de güçlü bir katılım göstermeyi planlıyor.   Kadın Zamanı Derneği Başkanı Dilek Başalan ve Yönetim Kurulu üyesi Zerya Sabahat Erdoğan ile artan kadın katliamları ve 25 Kasım için planlamalarını konuştuk.   ‘Özne sorunumuz intihara sürüklenen kadınlar da olmalı’   Dernek olarak kadına yönelik şiddet ile mücadele ettiklerini belirten Dernek Başkanı Dilek Başalan, toplumda daha fazla farkındalık yaratmak istediklerini söyledi. Dilek, “Her gün kadın cinayetleri ve intihar eden kadın haberleri ile karşılaşıyoruz. İntihar eden kadınlar var ve bunlar verilere yansıtılmıyor. Aslında intihara neden sürüklendiği de çok önemli. Sistematik bir şiddete maruz kalıyorlar. Aile şiddeti, aile içerisindeki erkekler ya da çalıştığı yerde mobinge maruz kalıyor ve toplumsal şiddete maruz kalıyorlar. Son çare olarak da yaşamından vazgeçiyor. Bunu da derinlikli değerlendirmek gerekiyor. Sadece verilere giren kadın cinayetleri değil bizim özne sorunumuz intihar eden kadınlar da olmalı” sözleri ile son dönemde artan şüpheli kadın ölümleri ve intihara sürüklenmelere işaret etti.   ‘Şiddet doğru tanımlanmalı’   Kadınların maruz kaldıkları şiddetin farkında olmadıklarının altını çizen Dilek, şiddetin doğru tanımlanması gerektiğini ve bunu yaptıkları atölye ile mahalle çalışmalarında kadınlarla paylaştıklarını aktardı. Dilek kadınların kendilerini özne olarak görmeleri gerektiğinin de altını çizerek, şiddet ile güç inşa ederek mücadele edilebileceğini ifade etti. Son bir haftada 8 kadının katledilmesine de dikkat çeken Dilek, daha önce de kadın katliamlarının yaşandığını fakat son dönemde kadın mücadelesinin evrildiği nokta ve dijital medyanın da hayatın büyük bir alanına girmesi ile yaşanan bu tür olayların daha hızlı kamuoyuna ulaştığını belirtti.   Özsavunma   Dilek, bu 25 Kasım’da da kadın katliamları ve intiharlarına karşı öfkeleriyle alanlara çıkacaklarını söyleyerek, “25 Kasım’a doğru giderken daha ısrarlı İstanbul Sözleşmesi'nden çekildi, 6284’e göz dikildi.  6284 kadınlar için bu kadar tıkanık hale gelmişken erkekler için kullanılır hale geldi ve bu bizim için çok önemli ve çok da tehlikeli bir durum. Kadını tanımayan, kadın düşmanı politikalar her gün önümüze çıkan erkek devlet bu defa diyor ki sizin kazanımlarınız. O yüzden 25 Kasım bizim için çok önemli ama önündeki ve arkasında ki gün de çok önemli yani her gün çok önemli bizim için. Kadınların özsavunmayı hayatlarının en temel öznesi olarak görmesi gerekiyor. Özsavunma uygulayan kadınların da ağır cezalar aldığını biliyoruz. Büyük bir şey var burada erkekler kadını güçsüz görüyor güçlenen kadın, özsavunma uygulayan kadınlar da ağır cezalar alıyor. Biz sokağa çıktığımızda kadınlara saldıran erkek devlet sokaktaki erkeğe cesaret veriyor. O yüzden özsavunma da, kadının kendini bilmesi de, kadın dayanışmasında, kadın güçlenmesinde” değerlendirmesinde bulundu.   25 Kasım mesajı   Dilek son olarak da 25 Kasım için kadınlara şu mesajı verdi: “Her şeye rağmen gerçekten çok güzel bir dayanışmamız var, çok güçlüyüz. Yıllardır da hep söylüyoruz kadın dayanışması diye ama son dönemde özellikle pandemi döneminde kadınların bir arada olması en zor şartlarda bile üreten olması mücadeleyi asla bırakmıyor olması çok güzel bir mesajdı. Umarım kazanımlarımıza ve yeni kazanımlarımız için mücadeleye hep beraber devam edeceğiz.”   Podcast serileri devam edecek   Derneğin Yönetim Kurulu üyesi Zerya Sabahat Erdoğan da 25 Kasım’a giderken dernek olarak podcast serisi hazırladıklarını aktardı. Podcast serilerini derneklerinin dijital medya hesaplarından paylaştıklarını dile getiren Zerya, “Podcastlere başlamadan önce kısa bir Google form anketi yaptık. Hangi dilde podcast yapalım diye. Açık ara Kürtçe istendi. Daha önce Kürtçe çok yapılmamıştı. İyi ilgi de gördü. Konular belirlenip Kürtçe podcast serimiz devam edecek” dedi.   ‘Kadınlar öfkelerini sanatla örgütledi’   “Kadın Hafızası” sergilerine de dikkat çeken Zerya, sanatla öfkelerini örgütleyen kadınların resimlerini sergileyeceklerinin altını çizdi. Zerya, “OHAL sürecinde yaşanan, günlerce dışarıda kalan cenazeler, cezaevlerinde yaşanan işkenceye varan davranış biçimlerini fotoğraf ve resimle ifade etmişler. Kadın Hafızası sergimiz 20 Kasım’dan başlayıp 22 Kasım’a kadar devam edecek. Sergimiz saat 09.00 ile 20.00 arası açık olacak. 20 Kasım’da sivil toplum kurumlarının katıldığı küçük bir açılışla sergimizi açacağız”   Zerya, 25 Kasım’da Taksim Tünel’e de çağrıda bulunarak, “Kadının olduğu her yerde amasız lakinsiz kadınlar ile birlikte hareket edip 25 Kasım’da da olması gerektiği yerde Taksim Tünel’de saat 19.30 duracağız. Her zamanki gibi sahada, sokakta, kamusal alanda kadının dayanıştığı her yerde olacağız” diye konuştu.