Darp edilen tutsakların aileleri: Tutsakların yaşamı tehlikede 2021-10-27 09:04:13   Rojda Aydın   ŞIRNAK - Şırnak T Tipi Kapalı Cezaevi’nde müdür ve gardiyanlar tarafından darp edilen tutsakların aileleri, tutsakların yaşamının tehlikede olduğuna dikkat çekerek, “Cezaevi yönetimi hakkında soruşturma başlatılsın ve adalet yerini bulsun" çağrısında bulundu.   Son yıllarda Türkiye ve bölge kentlerinde bulunan cezaevlerinde artan hak ihlallerine her geçen gün yenisi ekleniyor. Hak ihlallerinin yaşandığı cezaevlerinden biri de Şırnak T Tipi Kapalı Cezaevi. Söz konusu cezaevinde 24 ve 25 Ekim tarihlerinde cezaevi müdürü ve gardiyanların 16 kişinin kaldığı koğuşu basarak, tutsakları darp ettiği öğrenildi. Darp edilen tutsaklardan birinin burnu,  birinin kolunun kırıldığı ve bir tutsağın ise iç kanama geçirerek hastaneye kaldırıldığı belirtildi.    Cezaevinde işkenceye maruz kalan yakınları ile dün kapalı görüş yapan tutsak yakınları,  yaralı tutsakların durumlarının iyi olmadığını belirterek, tüm kamuoyuna tutsakları sahiplenme noktasında çağrıda bulundu.    ‘Bir tutsak yoğun bakımda’   Tutsak yakını HDP Şırnak Eşbaşkanı Sabuha Akdağ, 2 yıl 4 aydır tutuklu bulunan ve 6 yıl 3 ay ceza alan babası Ali Akdağ’ın durumundan endişeli olduğunu belirtti. Babasının da gardiyanlar tarafından işkenceye maruz kaldığını aktaran  Sabuha, yaşananları şu sözlerle aktardı:"Cezaevi müdürü ve gardiyanlar iki gündür koğuşları basarak tutukluları darp ediyor. Cezaevinde 16 siyasi tutuklu bulunmakta. Siyasi tutukluların kaldığı koğuş iki bölüm. Gardiyanlar ayakkabıları ile koğuşun üst kısmını aramak istemiş ve tutsaklar namaz kıldığı için ayakkabılarla arama yapmalarına izin vermemiş. Gardiyanlar daha sonra tutsaklardan ayakta sayım yapmalarını istemiş. Tutsaklarının bunu kabul etmemesi üzerine gardiyanlar ve cezaevi müdürü tutsaklara saldırarak darp etmiş. Birçok tutuklu yaralanmış. Koğuşta 60-80 yaşlarında iki tutuklu var. Diğer tutsaklar onların darbe almasını engellemek için üstlerine atlamışlar, etten duvar olmuşlar. Aldıkları darbelerden dolayı bir tutuklunun burnu, bir tutuklunun kolu kırılmış. Yine bir tutuklu ise iç kanama geçirmiş. Yaralı olanlar hastaneye kaldırılmış. Mehmet Ali Çevik isimli tutuklu şuan yoğun bakıma alınmış. Tutuklular vahşi bir şekilde darp edilmiş."   ‘Cezaevlerinde işkence bitmiyor’   Cezaevlerinde yaşanan ihlallerin sistematikleştiğini neredeyse her gün bir cezaevinden ihlal haberi geldiğini vurgulayan Sabuha, “Cezaevlerinde işkence bitmiyor. Her gün yeni bir hak ihlalini duyuyoruz. Ama hak ihlalleri son süreçte giderek arttı. Keyfi bir şekilde cezaevinde koğuşlar basılıyor.Bu adaletsiz ve kanunsuz bir durum. Tutuklulara işkence yapmak kimsenin hakkı değil. Bugün cezaevinde yaşanan bu durum insanlık dışı. Tutsaklara uygulanan bu işkenceyi kabul etmiyoruz. Cezaevinde bilinçli bir şekilde siyasi tutuklulara saldırılıyor. Tutuklular sürekli hukuk dışı bir şekilde sürgün ediliyorlar. Babam diğer tutukluların durumunun iyi olmadığını söyledi” diye anlattı.    ‘Sessiz kalmayacağız’   Tutsak yakınlarının yaşanan durum karşısında sessiz kalmamaları ve direnmeleri gerektiğini ifade eden Sabuha, “Tutuklular içeride bir şey yapamıyor ama biz bir şeyler yapabiliriz. Tutukluların sesi olmalıyız. Onların hakları için bizim direnmemiz gerekiyor. Tüm tutuklu aileleri ile bir araya gelmemiz gerekiyor. Bizler sessiz kalmayacağız. Tutukluları darp edenler hakkında soruşturma başlatılana kadar sessiz kalmayacağız ve durmayacağız” ifadelerini kullandı.   ‘Yaralı tutukluların durumu iyi değil’   12 yıl ceza alan ve 3 yıldır tutsak olan Celal İnedi'nin annesi Bedriye İnedi, oğlunun yaşamından endişe duyduğunu söyledi. En son geçtiğimiz cuma günü kapalı görüşe gittiğini söyleyen Bedriye, oğlunun dün telefon görüşmesinde cezaevinde gardiyanlar ve cezaevi müdürü tarafından maruz kaldıkları işkenceyi aktardığını belirtti.  Bedriye, “Yaralı olan tutukluların olduğunu ve durumlarının iyi olmadığını söyledi. Tutuklular milletvekilleri ve avukatların bir an önce görüşlerine gelmelerini istedi. Oğlum her sabah işkenceye maruz kaldıklarını belirtti. Çocuklarımızın durumu iyi değil ve tehlikedeler. Tutuklular halkın arkalarında durmalarını ve sesleri olmalarını istediler. Keyfi bir şekilde saldırıyorlar. Biz yaşanan bu durumu kabul etmiyoruz. Tüm ailelerin ve annelerin cezaevinin önünde toplanması gerekiyor. Yaşanan bu zulme karşı sesimizi yükseltelim. Tutuklulara sahip çıkalım. Oğlum koğuşlarında iki yaralının olduğunu söyledi. Ama isimlerini bilmiyorum. Çocuklarımızı yok etmek istiyorlar. Tutsaklara yönelik ağır bir işkence yapılıyor. Çocuklarımızdan ne istiyorlar? Neden bu işkenceyi yapıyorlar” diye konuştu.   ‘İşkenceyi kabul etmiyoruz’   Yaşanan bu işkencenin bir an önce son bulmasını isteyen Bedriye, son olarak şunları söyledi: “Çocuklarımıza işkence yapılsın diye büyütmedik. Yaşanan bu işkenceye son verilsin. Bu işkenceyi kabul etmiyoruz. Biz tutuklu ailelerinin cezaevi önüne akması gerekiyor. Cezaları bitmesine rağmen tahliye edilmiyorlar. Bizden ne istiyorlar? Yaşanan bu duruma bir an önce bir çözüm bulunsun. Herkesin tutukluların sesi olması gerekiyor. Çocuklarımıza yönelik yapılan bu zulme son versinler."   ‘Adaletin yerini bulmasını istiyoruz’   4 yıldır tutuklu olan ve 10 yıl ceza alan Mesut Ölmez’in kardeşi Fadile Ölmez ise yaşananlara tepki göstererek,  tutsakların zulüm ve işkenceye maruz kaldığına dikkat çekti.”Hiç kimsenin yaşananlar karşısında sessiz kalmaması gerekiyor” diyen Fadile, tutsakların dışarıda kendilerine ses olunması çağrısında bulunduklarını söyledi. Tutsaklardan birinin yoğun bakıma alındığını bir tutsağın ise ameliyat olacağını  aktaran Fadile, “Kardeşimi de darp etmişler. Belden aşağı ayakları tutmuyordu, her yerleri ağrıyordu. Ayakta duracak hali yoktu. Biz bu zulmü kabul etmiyoruz. Tüm Kürt halkının ve tutsak yakınlarının ayağa kalkması gerekiyor” şeklinde konuştu.