WAN- ÖHD Wan Şubesi, Miks’e atanan kayyımın iptali için idari mahkemeye başvurdu. Sürecin takipçisi olacaklarını belirten ÖHD, “Barışçıl ve hukuki çözüm arayışından asla vazgeçilmemeli, toplumun geleceğe dair barış ve demokrasi umutları korunmalıdır” açıklamasında bulundu.  

 

Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD) Wan Şubesi, Wan’ın Miks (Bahçesaray) Belediyesine atanan kayyım kararının iptali talebiyle Van Adliyesi’nde idari dava açarak adliye önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamaya yerine kayyım atanan Miks Belediye Eşbaşkanları, siyasi parti temsilcileri ve demokratik kitle örgütleri katıldı.

 

Açıklama metnini ÖHD Wan Şube Eşbaşkanı Murat Özçiçek okudu.

 

 Kürt sorunu vurgusu

 

Miks’e hukuksuz bir şekilde kayyım atandığının belirtildiği açıklamada, “Üç seçim dönemidir belirli aralıklarla çeşitli gerekçelerle seçilmiş belediye eşbaşkanlarına kayyum atanması, kayyum uygulamasının artık yerleşmiş, kökleşmiş ve halkın iradesini hedef alan bir politika haline geldiğini ortaya koymaktadır. Kürt sorununa yıllardır güvenlikçi bir yaklaşımla uygulanan politikalar, hukuksuzlukla pekiştirilmiş ve kayyum uygulamaları ile süreklilik kazanmıştır. Bu antidemokratik yaklaşım, yalnızca bölgesel bir soruna değil, tüm Türkiye’nin demokratikleşmesine ve toplumsal barış umutlarına yönelik bir tehdide dönüşmüştür” denildi.

 

 ‘Barışçıl ve hukuki çözüm arayışından asla vazgeçilmemeli’

 

Kayyum uygulamalarının yalnızca Kürt illerine yönelik bir politika olmaktan çıktığının vurgulandığı açıklamada, “Artık tüm Türkiye’nin demokratik değerlerine ve özgürlükler rejimine karşı bir tehdit halini almıştır. Kürt sorununa demokratik çözümler yerine güvenlikçi önlemlerle yaklaşan bu anlayış, ülkenin demokratikleşme hedefinin önünde büyük bir engel teşkil etmektedir. Bu nedenle, halk iradesini yok sayan, anayasaya aykırı ve antidemokratik olan kayyum rejiminden derhal vazgeçilmelidir. Demokrasiye müdahale niteliğindeki bu uygulamaların son bulması, halkın seçtiği temsilcilerin görevlerine iade edilmesi ve Kürt meselesi dahil olmak üzere tüm sorunların barışçıl ve demokratik yöntemlerle çözülmesi, Türkiye’nin demokrasisini ve toplumsal barışı güçlendirmek adına kaçınılmaz bir gerekliliktir. Barışçıl ve hukuki çözüm arayışından asla vazgeçilmemeli, toplumun geleceğe dair barış ve demokrasi umutları korunmalıdır. Bahçesaray Belediyesi’ne kayyum atanmasıyla ilgili kayyum uygulamasının hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle Tarafımızca bugün dava açılmış olup kayyum politikalarını kabul etmeyeceğimizi ve bu politikaların karşısında duracağımızı, halkın iradesini savunmaya devam edeceğimizi kamuoyuna duyuruyoruz” ifadeleri kullanıldı.

 

‘Sürecin takipçisi olacağız’

 

Ardından söz alan Wan Barosu Başkanı Sinan Özaras ise “Van Barosu olarak yıllardan beri Kürt halkının iradesini hedef alan seçme ve seçilme hakkını ortadan kaldıran kayyım politikalarına karşı her zaman sözümüzü söyledik. Anayasal düzenin ciddi anlamda zedelendiği bir aşamaya geçmiş bulunmaktayız. Bu uygulamalardan vazgeçmek için herkesin tepki vermesi bir sorumluluktur. Kayyım uygulaması hukuksuzluktur. Van Barosu olarak üstümüze düşeni yapacağız. Yargı bağımsızlığı ülkedeki her bir yurttaşın teminatıdır. Yargıya da tarafsız ve bağımsız kararlar vermek düşer. Anayasal düzeni korumak mahkemelerin yükümlülüğüdür. Adil bir kararın verilmesi gerektiğini umarak sürecin takipçisi olacağımızı belirtiyoruz” dedi.